Enerji nakil hatları işçileri: Bu işin riski ölüm
Türkiye’deki enerji nakil hatlarında çalışan Ordulu işçiler ölüm riskiyle çalışmak zorunda kaldıklarını anlattı.
Arşiv | Fotoğraf: Evrensel
Ordu’nun Gölköy ilçesinin Aydoğan, Alanyurt, Güzelyurt köylerinde/mahallelerinde yaşayanlardan, enerji nakil hattında çalışmayan neredeyse yok. İşçiler direk dikimi ve tel çekiminin yanı sıra baz istasyonlarında da çalışıyor. İşçiler son zamanlarda Gölköy’den enerji nakil hatları için yurt dışına da gidilmeye de başlandığını anlatıyor. Enerji nakil hatları, enerji üreten tesislerden enerji toplama merkezlerine ve illere dağıtım hatları olarak iki bölüme ayrılıyor. 50-60 metre yüksekte çalışmak zorunda kalan işçiler bu işin ekmek kapıları olduğunu söylüyor.
Adını vermek istemeyen bir işçi, “Riskli iş. Bu nedenle ücreti diğer iş kollarına göre daha fazla. İşin çabuk bitirilmesinin istenmesi nedeniyle ölümler çok oluyor. Sigortasız çalıştırma oluyor. Güvenlik alınmadan çalışma oluyor. Ölümden dönen sakat kalıyor. 50-60 metre yüksekte çalışıyoruz. Tehlikeyle burum burunayız” diyor.
“Benim bildiğim bölgemizden en az 70-80 kişi ölmüştür” diyen işçi şöyle devam ediyor: “Daha 15 gün önce Güzelyurt’tan bir arkadaşımız öldü. Gelişmiş ülkeler bu iş kolunda riskleri aza indirmişler. Sendikal haklar, hukuk sistemi, iş güvenliği sağlanmış. Bizim ülkemizde bu hakları kullanmak oldukça zor.”
‘DEDELERİMİZDEN MİRAS’
Bu işin dedelerinden miras olarak kaldığını belirten İşçi Aykut Güler de şunları söylüyor: “Dedelerimiz İtalyanlardan öğrenmişler. İlk başlarda şehirler arası hatlarda başlamışlar. Alçak, orta ve yüksek gerilim olarak olmak üzere üç grupta ele alınır. Okuyamayanların tek seçimi direk işidir. Bu işlerde masada kazanamayan taşeron, arazide işçinin sırtından kazanmaya çalışır parayı. İş grubu tehlike sıralamasında ikinci sırada ve yazı kışı olmayan bir meslek. Çok canlarımız gitti. Sadece benim tanıdığım onlarca insanı verdik hayatının baharında toprağa. Kimi babasını, kimi abisini, kimi evladını kaybetti. Her işin bir riski var mutlaka ama bizim işin riski ölüm. Tek beklentimiz asgari ücrete tabi tutulmamak. Bu iş çok tehlikeli ve zor. Emeğimizin karşılığını alamıyoruz.”
1 ay önce kuzenini iş cinayetinde kaybettiğini söyleyen Güler, “İlk önce kabini besleyen ana hat üzerinde çalışma yapıyorlar. Daha sonra yine kabinden çıkan iki tane hatta bakım onarım yapmak için kabinden elektriği kesip işe koyuluyorlar. Normal şartlarda elektrik dağıtım şirketinin, elektriği kesip hattı iki taraftan topraklayıp çalışan ekibe o şekilde teslim etmeleri gerekir. Ama uzun süre çalışmanın vermiş olduğu güven canına mal oluyor kuzenimin. Her zaman cebinde taşıdığı elektriği uzaktan algılayan kalemi o gün gidip kullandığı arabaya bırakıyor. Nasıl olsa hat boş, enerji yok diye, tele makası vurduğu anda akımın şiddeti ile bir patlama oluyor. Düştüğü ilk anda yanında bulunan kişiler müdahale ediyor ama hastaneye gidemeden yolda can veriyor” diyor. (Ordu/EVRENSEL)