19 Temmuz 2022 19:30

Av. Ceren Kalay Eken: Danıştay’ın İstanbul Sözleşmesi kararı tarihe bir kara leke olarak geçecek

Ankara Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Ceren Kalay Eken, Danıştay'ın İstanbul Sözleşmesi’nin feshini onaylayan kararını değerlendirdi.

Fotoğraf: Sevda Karaca/Ekmek ve Gül

Paylaş

Damla KIRMIZITAŞ
Ankara

Danıştay 10. Dairesi, İstanbul Sözleşmesi’nin feshinin iptal edilmesi için açılan davalara ilişkin kararını verdi, karar sözleşmenin feshini onaylama anlamını taşıyor. Danıştay'da İstanbul Sözleşmesi'ne ilişkin görülen davalardan biri de Ankara Barosu'nun açtığı dava idi. Ankara Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Ceren Kalay Eken hukuki mücadelenin bitmediğini vurgulayarak, “Bir üst kurula itiraz edileceğiz. Dileriz ki orada hala hakimler vardır. Bürokrasiye takıldığımız her geçen gün maalesef geri dönüşsüz şekilde birçok canın kaybedilmesine neden oluyor. Biz gerçek eşitliğin gerçekten hayata geçmesi için mücadele veriyoruz. Karar ne olursa olsun mücadele veremeye devam edeceğiz. Ama bu kararın tarihe bir kara leke olarak geçeceğine inanıyorum” dedi.

KAMU YARARI NEREDE?

Eken'in değerlendirmeleri şöyle:

“Devletin görevi vatandaşın yaşam hakkını korumaktır. Her gün az bir kadın öldürülüyor. Şiddetin ağına düşmüş, cinayetlerin işendiği bir ülkede şiddet ile mücadeleye dair bu sözleşmeden ‘Canım istedi, çıktım’ diyerek çıkamazsınız. Cumhurbaşkanı temel hak ve özgürlükler ile ilgili bir düzenlemeyi kaldırmayı kendi kendine veremez, usulen böyle bir yetkisi yok. Ancak yasama eliyle olabilir. Duruşmalarda biz bunun bile olurluğu tartışmalıdır demiştik çünkü bir kamu yararı olmalı. Kararda kamu yararına dair neden çıkılması gerektiğine dair bir şey yazmıyor. ‘Kamu yararı gerektirirdi, çünkü aileyi parçalıyor’ bile dememişler. Bahane bile bulmamışlar. Son derece keyfi bir şekilde, vatandaş yararı gözetilmeden verilmiş bir karar. Dolayısıyla hem esas hem usul yönünden çok açık: Hukuka aykırılık vardır. Bunlar göz ardı edilmiş kararda.”

BUNDAN SONRA SÜREÇ NASIL İŞLEYECEK?

Hukuki mücadelenin bitmediğini ifade eden Eken, “Danıştay Dava Daireleri Kuruluna gidilecek. Bir üst kurula itiraz edilecek. Dileriz ki orada hakimler vardır hala. Oradan da bir şey çıkmazsa, Danıştay yolu kapandığı noktada Anayasa Mahkemesine götüreceğiz. AİHM’ye kadar götürmek muhtemelen gerekecektir. Bürokrasiye takıldığımız her geçen bir gün bile maalesef geri dönüşsüz şekilde birçok canın kaybedilmesine neden oluyor. Yolumuz tükenmiyor, devam edeceğiz ama ne sabır var ne yetecek insan hayatı var. Kitlesel bir şekilde tepki gösterilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu kadar şiddet, cinayet yaşanırken önlemek için ne yapabiliriz diye İstanbul Sözleşmesini her gün hatmetmek gerekirken, sözleşmeden çekilmenin doğru bir karar olduğu yönünde bir mahkeme kararı beni bir hukukçu olarak utandırıyor” dedi.

"KARAR TARİHE BİR KARA LEKE OLARAK GEÇECEK"

Kadınların mahkeme kararlarıyla haklarını elde etmediğini hatırlatan Eken, karar ne olursa olsun kadınların mücadeleye devam edeceğini söyledi:

“Yasada yazması önemli ama yasada yazması bir şeyi değiştirmiyor. Asla yeterli değil. Biz gerçek eşitliğin gerçekten hayata geçmesi için mücadele veriyoruz. Karar ne olursa olsun mücadele veremeye de devam edeceğiz. Bu ne İstanbul Sözleşmesinden çekilmesiyle elimizden alınılabilecek bir şey ne de Danıştay’ın kötü kararı nedeniyle sona erecek. Bu mücadele hep olduğu gibi devam edecek. Bu karardan sonra da çok daha güçlenecek bir mücadele. Bu bir ‘es’ noktası olur. Akıntıya karşı ters yönde yüzmeye çalışırız ama yüzmeye de devam ederiz. Bu kararın tarihe bir kara leke olarak geçeceğine inanıyorum.” 

ÖNCEKİ HABER

Koç Üniversitesi işçilerinin direnişi ikinci gününde 

SONRAKİ HABER

Soma'da maden işçileri yarın direniş çadırı kuracak

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa