20 Temmuz 2022 23:43

Piknikten kampa geleceğin mücadelesi

Gelecekten çalınan bir hafta olarak tarif ettiğimiz Gençlik Yaz Kampı yaklaşırken, yaşadığımız sorunlara ve bunlara karşı gelişen mücadele yöntemlerine yönelik tartışmalarımız da giderek artıyor.

Kaynak: Kimson Dua/Unsplash

Paylaş

Damla AKKILIÇ

Deniz DALKIRAN

ODTÜ

 

Her geçen gün Türkiye gençliği olarak bilime, sanata ve kültürel birikime erişimimiz azalıyor. Bilimsel konuların popüler kültür nesnesi olarak ile bizi sıyırıp geçmesi ve tiyatro, konser gibi etkinliklere katılmanın maddi durumumuz sebebiyle zorlaşması gibi gerçekler bizler için kanıksanır hale gelmiş durumda. Hal böyleyken gelecekten çalınan bir hafta olarak tarif ettiğimiz Gençlik Yaz Kampı yaklaşırken yaşadığımız bu sorunlara ve bunlara karşı gelişen mücadele yöntemlerine yönelik tartışmalarımız da giderek artıyor. Çünkü gelecek, bizim kamp deneyimizde olduğu gibi kolektif yaşama dayalı, birlikte öğrenmeye ve birlikte yeni bilgiler üretmeye çabaladığımız, kültür-sanat aktivitelerini günlük yaşamımızın bir parçası haline getirdiğimiz, hayatımızda oluşan sorunlarla birlikte mücadele ettiğimiz bir düzene çıkmalı!

Biz de matematik öğrencileri olarak kamp öncesinde tanışmak, tartışmak ve kampa hazırlanmak için bir piknik yaptık. Sabah yapacağımız kahvaltının hazırlığından pikniğe nasıl gideceğimize kadar birçok farklı konuda iş bölümü yaparak organize ettiğimiz bu piknik de kampın kendisi gibi kolektif bir şekilde oluştu.

EN ÇOK İLGİ ÇEKEN EVRİM ATÖLYESİ

Arkadaşlarımız ile kampı tartıştığımız süreçte atölyelerin içeriği, özellikle de evrim atölyesinin içeriği bir merak konusuydu. Bu sebeple kampta evrim atölyesi yürütücülüğü yapacak bir arkadaşımız bir yandan bu merakımızı gidermek bir yandan da kamptaki atölyelerin kısa bir deneyimini bize yaşatmak adına bize katıldı. Tüm yaşam formlarının da aynı doğanın kendisi gibi bir akış ve değişim içerisinde olduğu ve evrimin temelinin burada yattığını konuşarak başladığımız tartışmalara, önce evrimsel süreçte etkili çeşitli seçilim mekanizmalarını sonra da çeşitli bilimsel kampların evrime ilişkin farklı bakış açılarını konuşarak devam ettik. Bu bize çeşitli kampların görüşlerinin altında yatan politik zemini inceleme ve evrimi “saf” bilimsel bir başlık olarak değil, sosyal ve politik yönlerini de içine alan daha geniş bir bakış açısıyla tartışmamızı sağladı. Evrimin ırkların veya sınıfların genetik üstünlüğünü kanıtlama iddiasıyla sömürüyü ve eşitsizliği meşrulaştırarak egemen ideolojiyi güçlendirecek konuma getirilmeye çalışılması bilimin bu politik yönüne ilişkin somut ve çarpıcı bir örnek olarak önümüze çıktı. Aynı şekilde suçun genetik etkenlere değil ama bireyin içerisinde bulunduğu toplumsal yapıya ve onu kuşatan çevresel koşullara bağlı olduğu tartışması da bilimi hayat ve politik koşullar ile ilişkili olarak ele almamızı sağlayan bir başka konu oldu.

ÜNİVERSİTE FORUMU ÖNCESİNDE MÜCADELİMİZİ TARTIŞTIK

Matematik öğrencileri olarak tüm dönem boyunca kendi hayatlarımızdaki sorunlar ve bunlarla birleşik bir biçimde nasıl mücadele ettiğimizi bir önceki sayıda yazmıştık ve tüm Türkiye gençliği olarak etrafında birleşeceğimiz mücadele zeminlerinin örülmesinin önemine değinmiştik. Kampta da çeşitli üniversitelerden öğrencilerin katılacağı, kendi hayatlarımızdaki sorunlar ve bunlarla nasıl mücadele edeceğimizin konuşulacağı bir üniversite öğrencileri forumu olacağı için hem forumun kendisini hem de “ODTÜ Matematik Öğrencileri” olarak bu foruma neler taşıyacağımızı bu piknikte tartışmak istedik. Yurtlara yapılan zamlar sebebiyle yaşadığımız mağduriyeti, yemekhanenin kalitesizliğini, yaşam alanlarımızda bulamadığımız hijyen malzemelerini tartıştık. Bu sorunlarımız ile mücadele ederken oluşturmaya çalıştığımız öğrenci temsilcilikleri, gelecek döneme bu mücadeleyi nasıl taşıyacağımız da tartışma konular arasındaydı. Mücadeleye katamadığımız arkadaşların da aslında her gün bu sorunlarla karşılaştığını ancak kurtuluşu göremediği için bu sorunları kanıksadığını, onlara beraber hareket etmeden bir kurtuluş elde edemeyeceğimiz için onları aramıza katarak mücadelemizi genişletmenin kritik olduğunu tartıştık. Bu tartışmalar sırasında birçoğumuzun daha bir dönem önceye kadar birbirini tanımadığı halde sorunlarımız ile mücadele ederken tanıştığımızı, birliktelik bilincini ve beraber hareket etmeyi öğrendiğimiz gerçeğiyle karşılaştık. Bütün bu sorunları tartışırken onları besleyen ve bir noktada bunların gelişme sebebi olan daha geniş ölçekli sorunları ve bunlara dair olası çözüm yöntemlerini de tartıştık. Bunlardan biri olarak, Türkiye gençliğini uzun zamandır yakıcı bir biçimde etkileyen ve ekonomik kriz konusu bu masada da bize eşlik etti. Bu tarz geniş ölçekli sorunlara karşı gelişmiş bir mücadele mekanizması olarak karşımıza çıkan 2019 Gençlik Yaz Kampı’ndaki üniversite forumundan çıkan “Eğitim hakkımız, burs ihtiyacımız” başlıklı Türkiye geneli imza kampanyası örneğini de konuştuk.

Kampın adeta fragmanı olarak geçirdiğimiz bu piknikte birlikte tartıştık, birlikte eğlendik. Böylece gelecekten bir gün daha çaldık.

ÖNCEKİ HABER

"Kayapa'da çöplük ve çöp yakma tesisi istemiyoruz!"

SONRAKİ HABER

Eyüp’te gençler neden ve nasıl bir arada?

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa