Doç. Dr. Ayhan Dağ: Türkiye'de kronik ve gizli açlık yaşanıyor
Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, gıda ürünlerinin fahiş fiyatları ve halkın alım gücünün düşmesi sebebiyle Türkiye'de kronik ve gizli açlık yaşandığını söyledi.
Fotoğraf: Ekmek ve Gül
Türkiye’de giderek artan gıda enflasyonuyla birlikte kronik ve gizli açlık yaşandığını söyleyen Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, insanların yeterli gıdaya ulaşamıyor olmasının yaşam hakkını tehdit ettiğini ifade etti.
Gazete Duvar'dan Nur Kaplan'a konuşan Doç. Dr. Ayhan Dağ, temel besin ürünlerindeki fahiş fiyat artışlarının halk sağlığı sorununa dönüştüğünü belirtti. Dağ, resmi verilerle örtüşmeyen açlık ve yoksulluk sınırı düşünüldüğünde, insanların gıdadaki fahiş fiyat artışlarını karşılayabilecek durumda olmadığını vurgulayarak "Bitkisel ve hayvansal proteine ulaşmak gün geçtikçe zorlaşıyor. Bu fiyatlarla insanlar yeterli ve dengeli beslenemiyor, özellikle çocuklar ve yaşlılar için durum giderek kötüleşiyor" dedi.
Hayvansal kaynaklı proteinin insanların beslenmesinde son derece önemli olduğunu vurgulayan Dağ "Biz diyetisyenler besinleri 4 ana gruba ayırırız. Süt ve süt ürünleri, et, tahıllar, sebze ve meyveler. Yeterli ve dengeli beslenme dediğimizde her öğünde tabakta bu dört çeşit besinden bulunması gerekir. Fakat değerli et bile olmayan etin kilosu 200 lira, peynir 150 lira, sebze fiyatları 20 lira, meyve 20-40 lira bandında. Dengeli beslenmenin bu fiyatlarla ve gelir düzeyiyle karşılanabilmesi mümkün değil" dedi.
"KRONİK" VE "GİZLİ" AÇLIK VURGUSU
Doç. Dr. Dağ, pazarlarda artık ürünleri ayrıştırmaya çalışan insanların, askıdan ekmek temin edenlerin ve belediye ekmek büfelerinin önündeki kuyrukların "kronik açlığa" işaret ettiğini söyleyerek bu durumun yetersiz ve sağlıksız beslenme sonucunda insanların enfeksiyonlara ve diğer hastalıklara açık hale gelmesine neden olduğunu belirtti. Dağ, “Hiç şüphesiz özellikle çocuklarda yetersiz ve dengesiz beslenmeye bağlı büyüme ve gelişme geriliği yaşanıyor. Tüm hastalıklar bunun üstünden yürür. Türkiye’de bodurluk çok önemli bir sorun, toplumun yüzde 7’si bodur. Özellikle 0-5 yaş arası çocuklarda bodurluk son derece önemli bir sorun. Çocukların günde iki porsiyon süt ve süt ürünlerinden tüketmesi gerekir. Bu yaşlı grubu için de geçerli" değerlendirmesinde bulundu.
İnsanların sağlıksız ve ucuz ürünlere yönelmek zorunda kaldığını belirten Doç. Dr. Ayhan Dağ, gıda güvencesinin en temel insan hakkı olduğunu vurgulayarak "Yetersiz beslenme dediğimizde aslında ‘gizli’ açlıktan bahsediyoruz. İnsanlar gıdaya erişemiyor. Eskiden kuru fasulyeye ‘fakir yemeği’ denilirdi, şimdi fasulyenin kilosu 30 lira. Bu ülkede insanların ete ulaşımı her zaman zor oldu. Toplumun yeterli ve dengeli beslenmesi, sağlığının korunması, yaşam kalitesinin artırılması, yaşanılan bu krizde çok önemli... Yeterli gıdaya ulaşamıyor olmak yaşam hakkını tehdit ediyor.” ifadelerini kullandı. (HABER MERKEZİ)