26 Temmuz 2022 15:43

Salihli Çevre Derneği, Marmara Gölü’ne dışarıdan su taşınması projesi konusunda uyardı

Salihli Çevre Derneği Marmara Gölü’ne Bozdağ’dan getirilecek suların verilmesinin yeni bir ekolojik felaket olacağı uyarısında bulundu.

Fotoğraf: Özer Akdemir / Evrensel

Paylaş

Yanlış su politikaları ve iklim değişikliğinin de etkisiyle tamamen kuruma noktasına gelen Ege Bölgesi’nin en önemli göllerinden Marmara Gölü’nün başka yerlerden su taşınarak doldurulması projesi protesto edildi. Salihli Çevre Derneği Marmara Gölü’ne Bozdağ’dan getirilecek suların verilmesinin yeni bir ekolojik felaket olacağı uyarısında bulundu.

MARMARA GÖLÜ GÖZ GÖRE GÖRE KURUTULDU”

Dernek üyeleri ve yöre köylülerinin katılımı ile Tekelioğlu köyü yakınlarında, kuruyan göl kıyısında gerçekleştirilen basın açıklamasında konuşan Salihli Çevre Derneği Başkanı Av. Seçil Ege Değerli, Türkiye’nin en önemli sulak alanlarından birisi olan Marmara Gölü’nün göz göre göre kurutulduğunu ifade etti. Konuya dair pek çok kereler yetkili, idari makamlara çağrıda bulunduklarını ve öneriler ilettiklerini aktaran Değerli şunları söyledi; “Maalesef ki dikkate alınmadı ve Ege Bölgesi'nin, Manisa'nın gözbebeği olan bu sulak alan yok edildi. Şu an göl yok olmuş durumda. Balıklar ölmüş, balıkçılık bitmiş ve bu göl, etrafta yaşayan kimi yurttaşlar tarafından rant amacıyla işgal edilmeye ve hatta toplumsal felaketlerde yaşanmaya başlamıştır. Ekolojik felaketin yanında bir de toplumsal felakete yol açan bir mevzuuyla karşı karşıyayız. Ülkemizin taraf olduğu Ramsar sözleşmesine göre bu sulak alanın zaten koruma altında olması gerekirdi ve ülkemizin dahil olduğu uluslararası sözleşmeler gereğince de tescilli bir alandı ancak. Hem derneğimizin hem de diğer çevre örgütlerinin yapmış olduğu pek çok uyarı dikkate alınmaksızın bu uluslararası sözleşmelere de aykırı olarak koruma statüsü sadece kağıt üzerinde kaldı ve gerçek anlamda bu gölün kurumasının önüne geçecek önlemler alınmadı.”

BÖLGEYİ YENİ BİR EKOLOJİK FELAKET BEKLİYOR”

Geçtiğimiz günlerde DSİ İkinci Bölge Müdürlüğü tarafından gölün kurtarılması adı altında bir planın devreye sokulduğunu ve Bozdağ'ın sularının göle aktarılacağı yönünde açıklamalar yapıldığını belirten Değerli, “DSİ’nin bu projesinin gerçekleşmesi halinde bölgeyi yeni bir ekolojik felaket beklemektedir. Çünkü Bozdağ'ın verimli sularının bu göle aktarılması halinde Salihli’nin hem yeraltı hem yer üstü sularının biteceği, kuruyacağı açıktır. Bizim tescilli Allahdiyen kirazın artık üretilmeyeceği açıktır. Gümüş çayı üzerine yapılan HES projesi de üstüne Bozdağ'ın sularının gümüş çayından gelmesi halinde Gümüş çayının yok olacağı açıktır. Kurşunlu çayının kuruyacağı açıktır” dedi.

GEDİZ ACİL EYLEM PLANI DEVREYE SOKULMALI”

Yöre halkı ve dernek olarak Gediz Acil Eylem Planının devreye sokulmasını talep etiklerini belirten Değerli, “Gediz nehrinin üzerine yerel yönetimler tarafından yapılan engellemeler bulunmaktadır. Demirköprü barajının seviyesinin artık çok düşük miktarda olduğunu biliyoruz. Gediz nehrinin Uşak'tan doğduğu andan itibaren kirlene kirlene buraya kadar geldiğini biliyoruz. Bu sadece Gölmarmara gölünü kurtarma projesi olmamalıdır. Bir bütün Gediz havzası projesi olarak bu konuya el atılması ve bu bölgenin Gediz nehrinin Göl Marmara’yla birlikte çözüme kavuşturulması, ekolojik bütünlüğünün korunması, aynı zamanda tarımın da dikkate alınması, üreticinin haklarının da korunması gerekiyor” dedi.

Değerli bu konuda bilim insanlarının, ekoloji örgütlerinin ve bu toprakların üreticilerinin sözlerinin dikkate alınması ve ortak hareket edilmesi gerektiğini düşündüklerini ifade etti.

Basın açıklamasının ardından Tekelioğlu köyünde köylülerle sohbet edilirken, köylüler gölün kuruması sonrası hem geçim kaynakları, hem de başkaca sorunlar açısından çok ciddi sıkıntılarla karşılaştıklarını söylediler.

ÖNCEKİ HABER

Uzmanlık derneklerinden ortak açıklama: Maske ve HES kodu geri gelmeli, eksik aşılar hızla tamamlanmalı

SONRAKİ HABER

EMEP’ten Diyarbakır Barosuna dayanışma ziyareti

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa