Ölüm gemisi São Paulo 5 Ağustos tarihinde Brezilya’dan yola çıkıyor
Atık maddeleriyle yüklü ölüm saçan São Paulo gemisinin 5 Ağustos tarihinde Brezilya’dan yola çıkacağı bildirildi.
Fotoğraf: Netmarine.com/Wikimedia Commons (CC BY-SA 3.0)
Ramis SAĞLAM
İzmir
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın izni ile Brezilya’dan Aliağa’ya getirilmesi planlanan tehlikeli maddeler içeren São Paulo gemisinin 5 Ağustos 2022 tarihinde Brezilya’dan yola çıkacağı bildirildi.
Uluslararası çevre örgütlerinden alınan bilgiye göre Brezilya bandıralı savaş uçak gemisi São Paulo’nun yola çıkacağı, gemiyi çekecek olan römorkların Rio Limanı’na ulaştığı bildirildi.
İSPANYA ÇEVRE BAKANLIĞINA UYARI MEKTUBU
Geminin yola çıkış haberinin kaynağı olan Brezilya merkezli São Paulo/Foch Enstitüsü'nün (Instituto São Paulo/Foch), 18 Temmuz 2022 tarihinde Enstitü Müdürü, emekli hava kuvvetleri subayı Emerson Miura imzası ile uyarı mektubu yazıldı. Geminin karasularından geçeceği Cebelitarık geçişini kontrol eden ülkelerden İspanya Çevre Bakanlığı'na yazılan uyarı mektubunda, bu haliyle geminin uluslararası kara sularına çıkmasının Basel Sözleşmesi'ne aykırı olduğu ifade etmişti.
São Paulo Enstiüsünün, İspanya Çevre Bakanlığı'na yazdığı ve geçişe izin vermeme uyarısında, Brezilya'nın ihraç, Türkiye'nin de şartlı ithal izni verdiği São Paulo'nun İspanya'nın terittoryal sularından geçişinin, bu izinlere rağmen geminin gövdesinde taşıdığı tehlikeli maddeler nedeniyle, kaza ihtimali ve söküm sürecinde ciddi bir uluslararası çevre riski oluşturduğunun altı çizildi.
SÃO PAULO TOKSİK NÜKLEER TESTLERİN NEREDEYSE HEPSİNE KATILDI
São Paulo'nun Fransa Donanması'nda Foch adı altında Fransız Polinezyası'nda yapılan en toksik nükleer testlerin neredeyse hepsine katıldığını belirten Emerson Miura mektupta, AVEN (Fransa Nükleer Test Mağdurları Derneği) tarafından en azından 24 Eylül 1966 tarihinde yapılan ve 125 bin kilo tonluk devasa bir nükleer bombanın da kullanıldığı bilgisini aktardı. Fangataufa Lagün'ünde yapılan "Rigel" atmosferik nükleer testi sırasında bizzat nükleer kontaminasyona uğradığının kanıtlandığı, belgesi ile ibraz edildiği bilgisine de yer verildi.
ASKERİ MÜZE OLSUN
Askeri sır arz eden bu tip nükleer operasyonlar hakkında bilgi almanın zorluğuna işaret eden Miura, gövde içindeki radyoaktivite hakkında şüphelerin ortadan kalkmadığının altını çizmiş. Brezilya ordusundan emeklilerin kurduğu enstitünün geminin Brezilya'da bir askeri müze olarak işlevlendirilmesi ve satış ihalesinin iptaline dair açtığı bir dava ise henüz sonuçlanmadı.
“BASEL SÖZLEŞMESİNE AYKIRI”
Akademisyen Aslı Odman, son gelişmeleri gazetemize değerlendirdi. Odman, “Basel Sözleşmesi'nin altıncı maddesine göre, ithalatçı ülke olan Türkiye'nin tüm bu ülkelere tek tek haber vermesi ve tehlikeli madde içeren gemilerin geçtiği tüm terittoryal suların çevre bakanlıklarının da geminin geçişine tek tek izin vermesi gerekiyor” dedi.
Odman değerlendirmesini şöyle sürdürdü; “İthalatçı ülkenin verdiği haberden 60 gün sonra transit ülkelerden (bu durumda İspanya, Birleşik Krallık, Fas ve Akdeniz'de motorsuz olan dev gemiyi çeken römorkörün rotasında karasularına girilen tüm ülkeler) her hangi bir itiraz gelmez ise bu transit ülkeler izin vermiş sayılıyorlar.”
“GEMİNİN ÜLKEMİZDE SÖKÜLMESİNE KARŞIYIZ”
İzmir’de ALÇEP, FOÇEP, EGEÇEP, İYA, Polen Ekoloji gibi çevre örgütleri hazırladıkları ortak metinde, “Anayasa'dan kaynaklı yaşam ve çevre hakkımızı kullanarak, içindeki tehlikeli maddelere ve işlemlerine dair envai şaibe olan bu geminin ülkemizde sökülmesinin karşısındayız” dedi.
“ALİAĞA DÜNYANIN ÇÖPLÜĞÜ DEĞİLDİR”
On yıllardır kapalı bir kutu gibi işleyerek işçileri, çocukları, denizi, toprağı, havayı zehirleyen gemi sökümü sanayinde onlarca São Paulo söküldüğü belirtilen açıklamada, “Bugüne kadar çok azını durdurabildik. Kanunu kullananlar, hızlı davranıp, sonrasında kazandığımız davalara konu radyoaktif ve zehirli gemileri sökmüşlerdi bile. Ne São Paulo gemisini, ne de bu şekilde sökülen dünyanın ıskartaya çıkarılmış, gözden çıkarılmış tehlikeli atık dolu yüzlerce gemisini, ne de Aliağa'yı bir avuç şirketin kârı için ard arda yaptığı ağır kirletici sanayi yatırımlarını bu haliyle kabul etmeyeceğiz” denildi.