Soma işçilerinin eylemi devam ediyor | Özelleştirme yeni facialar demek
CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu, özelleştirmeye karşı eylemde olan Soma işçilerini ziyaret etti.
Fotoğraf, Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu'nun kişisel arşivi
Özeleştirmenin durdurulması için Soma’dan Ankara’ya yürümek isteyen ve Manisa Kırkağaç girişinde durdurulan ve eylemlerine burada devam eden maden işçilerini CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu ziyaret etti.
“Madencilerin açık ocaktaki heyelan riski ile ilgili anlattıkları yeni facialar yaşanması konusunda endişelerimizi daha da artırdı” diyen Bakırlıoğlu, “Ruhsatı TKİ’ye ait olan söz konusu sahada 17 yıl boyunca dekapaj çalışması yapan Ege Linyit İşletmeleri (ELİ) zengin kömür yataklarına ulaşmış, iş artık kömürü çıkartmaya gelmiş, yani işin kaymağını yemeye gelmiş ancak işin kaymağını yeme işi anlamsızca özel sektöre bırakılmıştı” şeklinde konuştu.
ÖZELLEŞTİRME YENİ FACİALAR DEMEK
Eynez açık ocağının bir bölümünün heyelan riski barındırdığını vurgulayan Bakırlıoğlu, şunlara dikkat çekti:
“Ocağın bu bölümü için geçmişte MİGEM'in MAPEG'in yüksek risk barındırdığına dair raporları olduğu işçi ve sendika temsilcileri tarafından dile getirilmekte.
Söz konusu maden sahasının 2014 yılında 301 madenciye mezar olan Eynez yeraltı ocağının hemen üstünde yer alması acı bir tesadüf olarak gözükmekte.
Heyelanlı sahalarda çalışmamış, uzmanlığı ve tecrübesi olmayan taşeron firmaların bu riskli sahada üretim yapması yeni Soma facialarını beraberinde getirebilir.
Bunun acısını Kahramanmaraş’ta yaşadık. Termik santrale kömür sağlayan açık ocakta yaşanan heyelanda 11 işçi hayatını kaybetmiş, 9 işçinin cenazelerine hâlâ ulaşılamadı.”
SOMA’DA ÖLÜMLER DEVAM EDİYOR
Soma’da özel bir şirkete ait kömür yıkama tesisinde şlam havuzu patlaması sonucu balçığın içinde kalan kepçe operatörü İbrahim Demir’i hatırlatan Bakırlıoğlu, “Soma’da ne şirketlerin kar hırsı bitti, ne de işçi ölümleri. Aynı risk Enez bölgesinde hala devam ediyor. Bölgenin hareketli fay hatları üzerinde olduğu bilinmektedir” dedi.
Bakırlıoğlu, “301 madencimizin katledildiği yeraltı ocağı da benzer şekilde riskli olduğu gerekçesiyle geçmişte Ciner madencilik tarafından TKİ’ye geri verilmiş sonradan ocağı Soma Kömürleri AŞ devralmıştı. Eynez yerlatı ocağında şirketin çok para kazanma hırsı ve üretim baskısı ile birleşince facia kaçınılmaz olmuştu. Şu an da benzer durum ile karşı karşıyayız” ifadelerini kullandı. (HABER MERKEZİ)