İngiltere’de yayılan grev dalgası, sendikalar ve İşçi Partisi
İngiltere’de birçok sektörde grev kararları almaya devam ederken İşçi Partisi’nin grev karşıtı tutumu dikkat çekiyor. Demir yolu işçilerinin girişimi ile kurulan İşçi Partisi artık işçilerden uzakta.
![İngiltere’de yayılan grev dalgası, sendikalar ve İşçi Partisi](https://www.evrensel.net/upload/dosya/215404.jpg)
Fotoğraflar: Keir Starmer, Chris McAndrew/Wikimedia Commons (CC BY 3.0) (solda), Demiryolu işçileri/RMT (sağda)
İLGİLİ HABERLER
![İngiltere’de grevler yayılıyor: Tren makinistlerinin ardından sırada liman işçileri var](https://www.evrensel.net/images/840/upload/dosya/215285.jpg)
İngiltere’de grevler yayılıyor: Tren makinistlerinin ardından sırada liman işçileri var
![RMT Başkanı Evrensel’e konuştu | İngiltere’de genel grev çağrıları yükseliyor](https://www.evrensel.net/images/840/upload/dosya/215133.jpg)
RMT Başkanı Evrensel’e konuştu | İngiltere’de genel grev çağrıları yükseliyor
![İngiliz işçi sınıfı: Artık yeter!](https://www.evrensel.net/images/840/upload/dosya/215131.jpg)
İngiliz işçi sınıfı: Artık yeter!
![İşçi grevleri artıyor: Daha ilerisi için mücadele!](https://www.evrensel.net/images/840/upload/dosya/212680.jpg)
İşçi grevleri artıyor: Daha ilerisi için mücadele!
Arif BEKTAŞ
Londra
İngiltere’de hemen hemen tüm iş kollarında grev kararları alınıyor. Üstelik bu kararlar, işçilerin çoğunluğunun oylamaya katılarak “evet” demesi gibi zor koşullar altında çıkıyor. Bu da artık tüm işçilerin canına tak ettiği anlamına geliyor. Çoğu üç yıldır maaş zammı alamamış durumda.
Başta ilk kitlesel greve çıkan demir yolu işçileri olmak üzere, birlik halinde ve örgütlü bir şekilde hareket eden işçiler, genel olarak halkın da büyük sempatisini kazandılar. Kamuoyu araştırmalarında daha önce hiç görülmemiş düzeyde grevlere destek var.
DEMİR YOLCULARIN KURDUĞU PARTİNİN İHANETİ
Öte yandan 1900 yılında Demiryolu İşçileri Sendikası (RMT) tarafından kuruluş adımları atılan İngiltere İşçi Partisi (Labour Party), bugün işçilere ihanet ediyor. O dönem, kısa bir süre içinde tüm sendikalar İşçi Partisi’nin kuruluşuna katılarak politika sahnesine atılmışlardı. Daha sonra aristokratlar ve liberaller partiyi yavaş yavaş kontrollerine alarak RMT’nin hedeflediği işçi sınıfı partisinden uzaklaştırdı. Dönem dönem iktidar oldu. Ama hiçbir zaman işçileri temsil etmedi.
23 Haziran’da başlayan üç günlük RMT grevi öncesi de İşçi Partisi’nin bugünkü lideri Keir Starmer bir ültimatom vererek, parti içinde görevi olan milletvekillerinin, greve destek vermemesini istedi. Bu çağrıyı ihlal eden milletvekillerinin görevden alacağını ilan etti. Nitekim o da oldu. Gölge Ulaştırma Bakanı bir grev noktasını ziyareti sonrasında görevden alındı.
Buna rağmen birçok milletvekili işçileri desteklediğini açıkladı ve bazıları da bizzat gösterilere katılarak dayanışmada bulundu. Bu milletvekillerinin önemli bir kısmı ise, birçok işçinin parti üyesi olması vesilesiyle ve işçilerin oylarını almaya devam etme kaygısıyla grevci işçilere destek verdiğini belirtmek gerekir.
Pozisyonu uzun süredir net olan İşçi Partisi, bugün tarihi grevler yaşanırken tarafını hiç gizleyemez oldu. Starmer, iktidara geldiklerinde, işçilerin taleplerini karşılamayacaklarını ve işçiler ile patronları uzlaştıracaklarını da söyleyerek, sermayenin sözcülüğünü yapacaklarını şimdiden duyurmuş oldu.
SENDİKALARDAN PARTİYE ÇAĞRI
Son günlerde sıkça, İşçi Partisi’nin tarafını belirlemesi gerektiğine ilişkin çağrılar yapılıyor.
Birçok sendika genel sekreteri açıklamalar yaparak, İşçi Partisi’nin işçileri desteklemesini ve tarafını netleştirmesini istiyor. Bir milyondan fazla üyesiyle ülkenin en etkili sendikalarından biri olan UNITE sendikasının Genel Sekreteri Sharon Graham, “Keir ile yüz yüze gelsem, tutumlarının rezalet olduğunu söyleyip safını belirlemesini isterim” dedi. Graham da sendika üyesi birçok işçinin İşçi Partili olması kaygısıyla hareket ediyor.
Ancak yapılması gerekenin hâlâ İşçi Partisi’ne oy veren işçilere partinin iyi anlatılması, işçilerin karşısında bir parti olduğu teşhir edilmesi.
BLAIR ÖRNEĞİ
1997 yılında iktidara gelen İşçi Partisi’nin o dönemki lideri Tony Blair, yer yer işçi haklarından da söz ediyordu. İktidar olmadan önce 18 yıllık Muhafazakar Parti iktidarına son vermek amacıyla tüm sendikalar, kitle örgütleri ve kimi Troçkist partiler İşçi Partisi’ne oy çağrıları yaptılar. Blair iktidara getirildi.
Başta anti-sendikal yasalar olmak üzere işçi ve emekçilere büyük saldırılar gerçekleşti. Margaret Thatcher’ın yapamadığı özelleştirmeleri Blair gerçekleştirdi. Irak işgali başta olmak üzere 5 savaşa ülkeyi soktu ve yaklaşık 5 milyon kişinin ölümüne sebep oldu.
İşte bunları da İşçi Partisi yaptı. Şimdi İşçi Partisi’ne çağrılar yapıp işçilere destek vermesini istemek, yine tarihi bir hata olacaktır.
Sendikalar, işçiler mücadele hattındayken, buradan devam etmek zorunda. İşçiler kararlı ve öfkeli. Sendikalar Konfederasyonu (TUC) genel grev çağrısını yapmalı ve İşçi Partisi’ne sendikaların düzenli olarak verdiği milyonlarca sterlinlik aidat ve bağışlar kesilmeli. Bu tutum alınmadıkça, çeşitli oyunlarla işçilerin mücadelesi kırılma tehlikesiyle karşı karşıya kalacak. Bunun da sorumlusu sendika yöneticileri olacak.
Evrensel'i Takip Et