Dünyada nükleer başlıkların yaklaşık yüzde 90'ı ABD ve Rusya'nın elinde
Dünyada sayısı yaklaşık 13 bin olan nükleer başlıklara en çok sahip olan ülkelerin başında ABD ve Rusya geliyor. İki ülkeyi Çin, Fransa, İngiltere, Pakistan, Hindistan, İsrail ve Kuzey Kore izliyor.
Fotoğraf: Pakistan Ordu Sözcülüğü(ISPR) / AA
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, dün başlayan ve 26 Ağustos'a kadar devam edecek olan 10. Konferans kapsamında Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Antlaşması'nın (NPT) uygulanmasını ele alıyor. Dünyada sayısı yaklaşık 13 bin olan nükleer başlıklara en çok sahip olan ülkelerin başında ABD ve Rusya geliyor. Nükleer başlıkların yüzde 90'ı ABD ve Rusya'nın elindeyken, bu ülkeleri Çin, Fransa, İngiltere, Pakistan, Hindistan, İsrail ve Kuzey Kore izliyor.
Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Antlaşması (NPT), ABD'nin atom bombalarını ilk kez 1945'te Japonya'nın Hiroşima ve Nagazaki kentlerinde kullanılmasının ardından 1 Temmuz 1968'de imzaya açıldı ve 1970'te yürürlüğe girdi. NPT anlaşması, nükleer silahların yayılmasının önlenmesi, nükleer enerjinin sivil amaçlarla kullanımı ve nükleer silahsızlanma olmak üzere üç temel prensibe dayanıyor.
DÜNYADAKİ NÜKLEER SİLAHLARIN YAKLAŞIK YÜZDE 90’I ABD VE RUSYA’DA
ABD'nin nükleer bombalarını ilk kez Japonya'da kullanmasının ve binlerce kişinin ölümüne neden olmasının üzerinden yaklaşık 77 yıl geçti ancak bu süreçte nükleer silahlanma yarışına başka ülkeler de katıldı.
Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsünün (SIPRI) dünyadaki nükleer silahların geleceğine ilişkin yayımladığı rapora göre, mevcut durumda 9 ülke nükleer savaş başlıklarına sahip. Bu bağlamda ABD ve Rusya, toplamı 12 bin 705'i bulan bu başlıkların yaklaşık yüzde 90’ına sahip durumda. Ocak 2022 itibarıyla ABD’nin 5 bin 428, Rusya’nın 5 bin 997, Çin’in 350, Fransa’nın 290, İngiltere’nin 225, Pakistan'ın 165, Hindistan’ın 156, İsrail’in 90, Kuzey Kore’nin 20 nükleer savaş başlığı bulunuyor.
ABD ve Rusya’nın nükleer başlık sayısı 1952’de 1055, 1960’ta 22 bin 144, 1970’te 38 bin 899, 1980’de 55 bin 352, 1986’da ise zirveye çıkarak 70 bin 354’e ulaştı. SSCB'nin dağılmasının ardından 1992’de yaklaşık 52 bin 463’e gerileyen başlık sayısı 2000’de 34 bin 4'e, 2010’da 21 bin 234’e, 2020’de ise 13 bin 160’a düştü. Rapora göre ABD ve Rusya'nın nükleer savaş başlıklarının 2021 ve önceki yıllara göre azalmasının nedeni, eskiyen savaş başlıkların sökülmesinden kaynaklanıyor. Ancak nükleer başlık sayısının önümüzdeki 10 yılda artması bekleniyor.
"NEW START" ANLAŞMASI STRATEJİK SEVİYEDE OLMAYAN NÜKLEER SİLAHLARA SINIRLAMA GETİRMİYOR
ABD ve Rusya'nın imzaladığı 2010 Yeni Stratejik Silahların Azaltılması Antlaşması (New START) stratejik seviyede olmayan nükleer silahlara yönelik sınırlama getirmiyor. İngiltere de geçen yıl nükleer başlık kapasitesini artırma kararını ve elindeki nükleer başlık kapasitesini 260'a çıkaracağını açıklarken, sahip olduğu operasyonel nükleer başlık kapasitesi, konuşlandırılan savaş başlıkları ve füzelere ilişkin rakamları kamuoyuna açıklamayacağını duyurmuştu.
Nükleer silah konusunda şeffaf olmayan Çin ise nükleer silah kapasitesinin artışı noktasında önemli bir eşikte bulunuyor. Ülkeden alınan uydu görüntüleri inşa halindeki 300 yeni füze deposunun mevcudiyetini gösteriyor.
Kuzey Kore de mevcut askeri nükleer programını ulusal güvenlik stratejisinin merkezi unsuru haline getirdi. Ülkenin, elindeki savaş başlığı sayısı 20 civarında olmasına rağmen 40-45 savaş başlığı üretecek kadar malzemeye sahip olduğu tahmin ediliyor.
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres dün BM Genel Kurulu'nda düzenlenen konferansın açılışında yaptığı konuşmada, "İnsanlık, nükleer yok oluştan sadece bir yanlış anlama, yanlış hesaplama ötede" ifadesini kullanmıştı. (HABER MERKEZİ)