PETKİM işçisi: SOCAR’da alınacak risk hayatımızın riskidir
SOCAR, PETKİM rafinerisinde "tehlikeli işleri" kadrolu işçiler yerine taşeronlara yaptırmayı istiyor, işçiler ise bunun risk anlamına geldiğini söylüyor.
Petkim işçilerinin eylemi (Arşiv) | Fotoğraf: Petrol-İş Aliağa Şube
PETKİM işçisi
İzmir
Patronların planlarını uzun vadeli yaptıklarını ve eninde sonunda en çok da kriz ve olağanüstü zamanları bahane ederek bu planlarını uygulamaya çalıştıklarını biliyoruz. SOCAR yönetiminin 4 yıl önce ortaya atıp, her fırsatta uygulamaya almak istediği nezaretçi sistemini yeniden gündeme getirdiğini duyduk.
SOCAR bu değişikliği 2019 yılında HARM uygulamasıyla pandemiyi de bahane ederek denedi. Bazı değişikliklerle kısmen istediği noktaya da getirdi. Şimdi de PTA fabrikasındaki ticari duruşu ve rafineri genelinde yapılacak olan büyük duruşu bahane ederek nezaretçi sistemini değiştirmek istiyor.
PETKİM’de nezaretçi sistemi (sıcak işlerde mutlaka bir kadrolu işçinin gözlemci olması) tehlikeli işlerde iş kazalarını engellemek için uygulamaya alınmıştı ve uygulamaya başlandığı günden itibaren gerçekten de iş kazalarında önemli ölçüde azalma oldu. 2018 yılında ise soğuk işlerde de aynı sistem uygulandı. İşveren ise kendi kârı ve fazla mesai vermemek için soğuk işler bir yana sıcak işlerde de nezaretçi sistemini taşerona vermeyi hedefine koymuş durumda.
Duruş zamanı gibi bakım işlerinin çok yoğun ve kompleks bir şekilde yapıldığı dönemlerde nezaretçi sistemi çok önemlidir. Riski ve iş kazasını ortadan kaldıran en önemli etkendir. Fabrika sahasını en iyi tanıyan, oluşacak olumsuzluklarda müdahaleyi en iyi bilen, yaşanacak tehlikelerde ne yapması gerektiğini ve önceliğin ne olduğunu ayırt eden o fabrikanın kendi kadrolu işçisidir. Bu nedenle nezaretçinin fabrika elemanı olması önemlidir. Ama patron belki de o sahaya ilk kez giren, alanı tam anlamıyla tanımayan taşeron işçilerin de nezaretçi olabileceğini iddia ediyor.
Aldıklarını söyledikleri risk kendi hayatlarının değil, o sahaya girecek olan işçilerin hayatının riskidir. Yanacak can patronun değil, işi yapan işçilerin canıdır ve SOCAR nezaretçi sistemini taşerona vermek isteyerek kâr ve para hırsı ile işçilerin yaşamını tehlikeye atar.
PETKİM’DE TİCARİ DURUŞ VE İŞÇİLERİN KAYGILARI
Eren SARAN
İzmir
SOCAR Holding, PETKİM rafinerisinde bulunan PTA fabrikasındaki duruşu “artan maliyetler ve üretimin kafa kafaya gelmesi” gerekçesiyle bir ay öne çekti. “Ticari duruş” adıyla başlatılan uygulamada PTA fabrikasının yanı sıra ACN fabrikasında da duruş devam ediyor.
Tüm fabrikaların durduğu dört yılda bir yapılan kapsamlı duruş olan TA (Turn Around) duruşunun ise 4 Eylül itibariyle başlaması planlanıyor. 70 gün süreceği söyleyen duruş döneminde işçiler sabah 08.00 akşam 20.00 şeklinde 12 saatlik mesaili sistemde çalıştırılacak.
PETKİM, ilk 6 ayda 4.3 milyar lira net kâr yaparak kârını geçen seneye göre yüzde 93 artırdı. Ayrıca bir yandan fabrikalarını kapatarak ya da ticari duruşlarla kârını arttırmaya çalışıyor.
Yıllarca kesintisiz üretim yapan işletmeler VCM, CLOR kapatılırken, ACN ve PTA’da duruşlar erkene çekildi. Temel plastik ve kimya sanayi ve tüketim malları için gerekli ürünleri üreten işletmeler, iç pazarın da yüzde 25’ini karşılıyordu.
VCM ve CLOR fabrikalarının durumunun ne olacağı henüz açıklanmış değil. Bu kapanışlar entegre olarak çalışan diğer fabrikalarda da benzer bir sürecin olup olmayacağı yönünde işçiler arasında tartışılıyor.
NEZARETÇİ SİSTEMİNİ DEĞİŞTİRMEK İSTİYOR
SOCAR, bakım duruşunda kadrolu işçilerin yanı sıra sahada 2 bin 500 civarı taşeron işçiyi de çalıştıracak. SOCAR patronu aynı zamanda, nezaretçi sistemi denilen, taşerona verilmiş işlerin başında mutlaka sahayı tanıyan deneyimli kadrolu işçilerden gözlemcinin olması şartını da taşeronla karşılamak istiyor. Üçüncü bir göz olarak taşeron nezaretçi almak isteyen SOCAR’ın, sıcak işlerde ve kapalı kaplarda çalışılan alanda her işin başına bir taşeron nezaretçi çalıştırmayı planladığı öğrenildi.
Petrol-İş’in yıllardır, “İş kazalarına davetiye çıkarırsınız. Sahayı hiç bilmeyen işçiye bu sorumluluk verilemez” uyarılarına rağmen planlanan bakım duruşları için taşeron firmaların nezaretçi ilanı paylaşmaya başladıkları görülüyor. 2013 yılında başlayan kadrolu işçilerin nezaretinde bakım işlerinin yapılması uygulaması, SOCAR patronunun gündeminden hiç düşmüyor. Üçüncü göz olarak taşeron işçi çalıştırmak isteyen SOCAR kadrolu işçiye ise aynı sahadaki gözle görülebilir işleri ve taşeron nezaretçileri de gözlemleme görevi vermek istiyor.