24 Ağustos 2022 04:56

Müziği ve eğlenmeyi örgütlemek

İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Opera Bölümü Öğrencisi

Konservatuvarda eğitim görmeye başladığımdan bu yana, konservatuvar bünyesinde sayısız kez sahne deneyimim oldu. Her zaman sahne kaygısı olan bir insandım ve beni sanattan, sanatı icra etmekten uzak tutabilecek etkenlerden biriydi bu kaygı. Konservatuvar eğitim sisteminin bize dayatmış olduğu hata yapmaktan korkma durumu bugün mezun olmak üzere bir sahne sanatları öğrencisine öyle yerleşmiştir ki sahne kaygısı artık sadece sahnede değil günlük hayattaki pratiklerimize yansıdı.

Eğitim almanın dışından işi pratikte, uygulamalı olarak deneyimleyerek öğrendiğimiz bu sektörde iş imkanının oldukça kısıtlı oluşu ve tek adam iktidarının sanat alanındaki icraatlarından söz etmeden devam edemeyiz. Sanatçının sahneye çıkma hakkını elinden aldığı gibi dinleyicinin de eğlenme hakkını yasaklanan festivaller ve müzik yasaklarıyla görebiliriz. Sahne sanatları öğrencilerinin sahası olan sahnelerden, konser alanlarından uzakta kalıp sahneye çıkmadan önceki o krizi yönetme imkanından mahrum bırakıldığını da söyleyebiliriz.

Ben opera bölümü son sınıf öğrencisi ve okul temsilleri dışında sahnede şarkı söyleme pratiğinden eksik kaldım kaygısıyla boğuştuğum şu dönemde 19. Gençlik Yaz Kampı’nın ilk günü kendi arkadaşlarımla, kendi arkadaşlarımıza kendi seçtiğimiz bir repertuvarla minik bir konser hazırladık. Hayatımda ilk kez sahnede ne yaptığımı bilerek evet heyecanlı ama kaygısız bir konser deneyimi yaşadım. Peki fark neydi? Baskı yoktu, müziği ve eğlenmeyi örgütlemek vardı. Dinleyici arkadaşlar okuldaki jüriler gibi yargılayıcı değildi, bizler de sınava tabi değildik. Herkes için güvenli bir alandı. Müziği üretenler ve dinleyiciler için filtresiz bir alandı. Bizden, hayallerimizden çaldıklarına karşılık gelecekten çalacağımız nice kamplarda şarkılarımızla, mücadelemizle ve hiç kaybetmememiz gereken umudumuzla bir sonraki kampta görüşmek dileğiyle…

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Çayırhan’da çakal sofrası

Çayırhan’da çakal sofrası

AKP iktidarının özelleştirmek istediği Çayırhan Termik Santrali ve maden işletmesinin ‘adrese teslim’ ihalesi bugün gerçekleştirilecek. İşçiler ve kamuoyu özelleştirmeye karşı çıkarken, adrese teslim ihaleye sicili kabarık patronların katılması bekleniyor. Çayırhan’ı yutacak sofrada IC İçtaş, Cengiz, Kolin, Limak, Alagöz, Ciner, Yıldızlar SSS var. Ödenmeyen işçi ücretleri madenin satış fiyatından fazla!

317.36 milyon TL: Yunus Emre Termik Enerji Santralinin son 3 ayda ürettiği elektriğin değeri

204.9 milyon TL: Aynı dönemde 1000 işçinin ortalama ücretlerden patrona 'maliyeti'

0 TL: Şirket 2021, 2022 ve 2023 yıllarında hiç vergi ödemedi

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
2 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et