İşten atılan evde bakım işçileri: İcralık olduk, borçlarla geçiniyoruz
İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde taşeron olarak çalışırken işten atılan evde bakım işçileri borçla geçinmeye çalıştıklarını, ciddi zorluklar yaşadıklarını anlattı.
Fotoğraf: Evrensel
Büşra ÇETİNKAYA
İzmir
İzmir Büyükşehir Belediyesine bağlı taşeron firmadan 21 Temmuz’da işten atılan evde sağlık ve bakım işçileri, işe iade için belediye önünde 24 gün direndi. İzmir Büyükşehir Belediyesi Tunç Soyer’den işe iade sözü alan işçiler işsiz oldukları için geçim sorunu yaşadıklarını, borçla geçindiklerini ifade etti.
İlkokul çağındaki iki çocuğu ve eşiyle birlikte yaşayan işçilerden İrfan Yılmaz, 3 aydır ev kirasını ödeyemediğini söyleyerek, “Eşim çalışmıyor. Ben 31 Mayıs’tan beri çalışmıyorum. Hiçbir gelirimiz yok. Kiralarımızı ödeyemiyoruz. Şu an ev sahibiyle kavgalı haldeyiz. Kiram 1400 lira. 3 aydır kiramı veremiyorum” dedi.
"İŞSİZLİK ÖDENEĞİ YETERSİZ"
Çocuklarına yeterince bakamadığını ifade eden Yılmaz, ailesiyle de problemler yaşadığını dile getirdi. Enflasyonun yükselmesi ve açlık sınırının 6 bin 839 lira olduğu bir dönemde işsiz kaldıklarını söyleyen Yılmaz, “Elektrik, su faturamı ödemekte zorluk çekiyorum. İşsizlik maaşına başvuru yaptık, o da aylık 2 bin lira para. Bu hayat şartlarında işsizlik ödeneğinin 2 bin lira olması resmen insanlarla dalga geçmektir” şeklinde konuştu.
İşsiz kaldıkları süre boyunca geçim sıkıntısı yaşadıklarını dile getiren Yılmaz, 2 ayda aldığı borçların 10 bin liraya ulaştığını söyledi. Çocuğunun okul masrafını nasıl karşılayacağını bilemediğini ifade eden Yılmaz şunları ekledi: “Bizim haklarımız ayaklar altına alındı. Biz işimizi geri istiyoruz.”
"BAKKAL ARTIK BORÇ VERMİYOR"
Pandemi döneminde hastalarla birebir temas halinde çalıştığını söyleyen işçilerden Yüksel Fidan da “4 yıl 3 ayımı verdim oraya. 3 sene temizlik, 1 sene hasta bakımı yaptım. Yağmur çamur demeden çalıştık” dedi. Fidan, yaşadığı zorlukları şöyle anlattı: “6 çocuğum var. Evimiz kira, gecekondu. Kiraya 750 lira ödüyorum. 7 kişi 1 odanın içinde kalıyoruz. 2 ay kiramı ödemedim. Ev sahibi ya kiramı ver ya evi boşalt dedi. 2 çocuğum cezaevinde, onlara para gönderemiyorum. Şu an evde çalışan tek kişi eşim. Eşim asgari ücret alıyor, o da kredi borcuna gidiyor. Bir çocuğumun beyninde ödem var. 6-7 aydır doktora bile götüremedim. 15 yaşındaki kızıma ise ayakkabı alamıyorum, komşunun eskisini giyiyor. Her gün avukat arıyor. İcralık olmuşum. Bakkal artık bana borç vermiyor. Gerçekten psikolojimiz bozulmuş durumda.”
4 yıldır çalışan işçilerden Mehmet Ecer de sağdan soldan borç alarak geçindiklerini dile getirdi. Pandemi sürecinde hiç izin verilmeden çalıştıklarını belirten Ecer, “Şu an 3 kiram birikti. Elektriği ev sahibi ödüyor. Eşim ve 3 yaşındaki çocuğumla yaşıyorum. Köyde olmasına rağmen kiram 1100 lira. Elektrik de her ay 250 lira geliyor. Eşimle birlikte çalışıyorduk, ikimiz de işten atıldık. 2 aydır doğru dürüst pazara gidemiyoruz” dedi.
"OKUL AÇILDIĞI ZAMAN NE YAPACAĞIM?"
İşçilerden Savaş Şanlı da “Evin tek çalışanıyım. 2 çocuğum okuyor. 2 bin lira işsizlik parası alıyorum evin kirası da 2 bin lira. Eşim çalışmıyor. İşyerinde tutanağımız yok, çürük elma diye bizi işten çıkardılar. İşten atılmadan önce kıt kanaat bir şekilde idare ediyorduk, şimdi kardeşimden borç alıyorum. 4-5 aydır kira ödeyemiyorum” dedi.
Ev sahibinden işe girene kadar idare etmesini istediğini anlatan Şanlı, “Başka ne yapayım? İşsizlik ödeneği yetmiyor. Okullar kapandı, kardeşim bilet aldı, çocukları köye yolladım. Ama okullar açılacak, çocuklar gelecek. Biz yine kuru ekmekle idare ediyorduk ama okul açıldığı zaman ne yapacağım?” şeklinde konuştu.
Ailesiyle birlikte yaşayan işçilerden İpek Yazıl da “Eve gelen icraların haddi hesabı yok. 6 kişilik bir aileyiz. Kardeşlerim çalışıyor. Bu ekonomik krizde işten çıkarılmamız bizi kötü etkiledi. Ev kirasını ödeyemiyoruz. Buraya gelmek için yol parası veriyoruz... Oradan buradan borç alarak geçinmeye çalışıyoruz. Yetişkin bir insansın, zor oluyor aileden para da alamazsın. İşimizi alana kadar buradayız. Mücadelemize devam ediyoruz.”