31 Ağustos 2022 23:47
/
Güncelleme: 22:51

Başka bir dünya da başka bir öğrenim de mümkün

“Yeteneğim yok ki” derken Heykel Atölyesi sayesinde gayet güzel işler çıkardım, kursa gidemediğim için kendimi geliştiremediğim Resim Atölyesi’nde sergiye gidecek resimler çizdim.

Başka bir dünya da başka bir öğrenim de mümkün

Kaynak: Unsplash

Dilara ÇINDIRLAR

Ege Üniversitesi

Bu benim ilk kamp deneyimimdi. Başlarda açıkçası “Acaba nasıl olur ki?​” “Bu kadar gün geçer mi, sıkılmaz mıyım?​” diye düşünmüştüm lakin kampın atmosferi o kadar farklı ve güzeldi ki sonlara doğru keşke biraz daha uzun olsaydı demekten kendimi alamadım. Bunun nedeni ise orada gerçekten başka bir hayatı deneyimlememizdi. “Nasıl sorumluluk sahibi olunur?​” “Aidiyetlik hissi nasıl gelişir?​” “Bireysel olarak üretim ve tüketimden ziyade her şeyi birlikte ve beraber deneyimlemek nasıl olur?​” gibi soruların cevabını tatmin edici şekilde aldığımız bir ortamdı.

YAN YANA, TUTKUYLA ÖĞRENMEK

Öğrenmenin kalıcı olması ve bize gerçekten bir şeyler katması için bazı koşulların sağlanması gerektiğine inanıyorum. Bu koşulların en temel olanlarından bazıları merak, eğlence ve tutku. Kamptaki atölyelerden söyleşilere, toplantılardan çeşitli aktivitelere her şey bizim bir şeyleri gerçekten öğrenmemiz ve tecrübe etmemiz için ayarlanmıştı. Herkesin düşüncesini ve duygularını özgürce dile getirebildiği tartışma ve sohbet ortamları öğrendiklerimi bir hayli pekiştirdi. Diğer yandan sanatsal atölyelerde eğlence ve tutkuyla öğrenme sürecinin nasıl gerçekleştiğini deneyimledim. Kamp günlük programını düzenli takip eden biri olarak bir haftada birçok tecrübe edindiğimi rahatlıkla söyleyebilirim.

Atölye içeriklerinin ise zengin olduğunu düşünüyorum. Örneğin uzun yıllardır resim yapmak istiyor ama yeteneğimin olup olmadığını bilmiyordum, herhangi bir kurs için de zaman ve fırsat yaratamıyordum. Kampta bunu gerçekten deneyimleyip ilgili hocalardan olumlu geri dönüş alma fırsatı yakaladım. Bir şeyi gerçekten isteyip emek verdiğimizde mutlaka elle tutulur bir sonuç alabileceğimizi anladım. Kampın sonlarına doğru sergiye konması için resimler çizip boyamayı bile başardım. Diğer yandan hâlihazırda dansa duyduğum tutkuyu profesyonel kişilerin karşısında sergileyip üzerine bir şeyler koyup ekleyerek geliştirdim. Daha önce hiç duymadığım bilgileri ilgili hocalardan öğrendim. Oyun Atölyesi’ne katılıp hayata dair düşündüren ve sorgulatan dersler aldım. Heykel Atölyesi’nde ise “Hayır, yeteneğim yok ki. Asla yapamam” deyip günün sonunda gayet güzel ve başarılı işler çıkarmanın verdiği tatmin duygusunu deneyimledim. Her şeyden öte atölyelerdeki hocalarımızla aramızda duvarlar olmadan samimi ve gerçek bir iletişim kurarak kimi zaman birlikte yiyip içip eğlendik kimi zaman ise müzikler eşliğinde tutkulu bir şekilde öğrenmenin keyfini yaşadık. Sonuçta atölyeler öğrenirken eğlenmenin ve öğrenme sürecinden keyif alıp kalıcı hale getirmenin en güzel taraflarındandı.

SORUNLARIMIZ ORTAK MÜCADELEMİZ BİR

Tartışma ve sohbetlerimizde aslında her birimizin yakından tecrübe etmek zorunda kaldığı özellikle eğitim hayatımızla ilgili duygu ve düşüncelerimizi paylaştık. Yaptığımız yorum ve değerlendirmelerle yalnız olmadığımızı ve sorunlarımızın ne kadar da benzediğini bir kez daha gördük. Kendi üniversitemde gündeme gelen %85’lik yemekhane zammının özellikle şehir dışından gelen öğrenciler başta olmak üzere hepimizi nasıl etkileyeceği ve eylül ayının en büyük gündemlerinden birinin her sene olduğu gibi öğrencilerin barınma sorunu olacağı tartışma konularımızın başlıcalarındandı. Sorunlar böylesine ortak ve gün gibi ortadayken bunları paylaşıp sesimizi duyurabileceğimiz Evrensel Gazetesi’nin maruz kaldığı zorbalığın hak, adalet, özgürlük, eşitlik gibi kavramlara nasıl aykırı olduğunu da ayrıca dile getirdik. Sonuçta Evrensel’in meyve veren ağaç taşlanır misali görevini yerine getirdiği için buna maruz kaldığını ve birlik, beraberlik ve mücadeleyle sesimizi duyurmanın kıymetini bir kez daha anlamış olduk.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
RTÜK Başkanı “Ülkemizde olumlu olaylar olmuyormuş gibi haber servis ediliyor” deyip ‘yandık’, ‘bittik’ haberleriyle karamsarlık aşılandığını savundu, ceza tehdidinde bulundu.

Evrensel'i Takip Et