06 Eylül 2022 04:34

Espark işçileri: Enflasyona ezilmek istemiyoruz

ESPARK işçileri ücretlerine önce asgari ücret zammının yansıtılmasını, sonrasında ise yüzde 35 artı enflasyon oranında zam yapılmasını talep ediyor.

Fotoğraf: DHA

Paylaş

Çağlar KAZAK
Eskişehir

Eskişehir Büyükşehir Belediyesine bağlı ESPARK AŞ bünyesinde çalışan 2 bin 700 işçiyi ilgilendiren toplu iş sözleşmesi (TİS) süreci devam ediyor. Belediye yönetimi 2 yıllık sözleşme için ilk yıl yüzde 5 ikinci yıl yüzde 8 önerirken işçiler ise bunu kabul etmiyor. Geçen hafta bu teklifi, yaptıkları eylemle protesto eden işçiler, ücretlerine önce asgari ücret zammının yansıtılmasını, sonrasında ise yüzde 35 artı enflasyon oranında zam yapılmasını talep ediyor. İşçiler yol ve yemek ücretlerinin de 30 gün üzerinden ödenmesini, resmi tatillerde yapılan fazla mesailerde de 2 günlük değil 3 günlük ücret istiyor.

Yol Bakım ve Onarım Dairesinde çalışan bir işçi belediyenin bizlere önerdiği zam oranını öğrendikten sonra hayal kırıklığı yaşadığını söyledi. Kadrolu işçilerin yüzde 50 zam aldıklarını ifade eden işçi, “Ancak bizler de kadrolu işçilerle aynı işi yapıyoruz, aynı emeği veriyoruz. Bizlere neden yüzde 5’lik gibi komik bir zam reva görülüyor” dedi. Asla kadrolu işçilerle karşı karşıya gelmek istemediklerini belirten işçi, “Fakat ister istemez arkadaşlarımızla aramızda bu konuları konuşuyoruz. Bizim çalışma koşullarımız ortada, yaptığımız iş, harcadığımız emek ortada. Açlık sınırında, hele hele tüm tüketim maddelerine zamların yağdırıldığı şu ortamda bize reva görülen ücretlerle çalışmayacağız” ifadelerini kullandı.

‘BU KADAR HAKSIZLIĞA TAŞ OLSA ÇATLAR’

Belediyenin önerdiği teklifle “İki sene aynı maaşla geçinin” dediğini belirten işçi, “Hiç kimse kusura bakmasın bu ücretle geçinilmez, çocuk okutulmaz, ancak karnımızı zar zor doyururuz” şeklinde konuştu. Taşeron işçilerin iş güvencesinin olmadığını da aktaran işçi, “En ufak bir talebimizi dile getirdiğimizde bizlere hemen kapıyı gösteriyorlar, elimizde binin üzeride CV var diyorlar, bizim işsiz kalmamız, aç kalmamız umurlarında bile değil. İstiyorlar ki hiç sesimiz çıkmasın. Ama bu kadar haksızlığa karşı da insan taş olsa çatlar” dedi.

Bir başka belediye işçisi ise Belediyenin her şeye zam yaptığını, iş işçi ücretlerine geldiğinde ise belediye bütçesinden sadece yüzde 30’luk bir pay ayırabileceklerini söylediklerini kaydetti. Eskişehir’de yapılan su zammını hatırlatan belediye işçisi “Şebeke suyuna bir senede neredeyse yüzde 90 zam yaptılar. Tramvay ve belediye otobüsü biletlerini 6 TL yaptılar. Biz kazandığımız parayı zaten belediyeye tekrar geri veriyoruz” şeklinde konuştu.

‘KIZIM ÜNİVERSİTEYİ KAZANSIN İSTEMEDİM’

“İşçi hakkını istediği zaman kötü oluyor” diyen işçi şöyle devam etti: “Eylem yaptık diye zorlarına gidiyor. Bizimle görüşmeleri sürdüren yetkililer Büyükerşen’in itibarını sarsıyorsunuz, sizler birilerinin provokasyonuna geliyorsunuz diyorlarmış. Ben buradan söyleyeyim, eğer ortada bir provokasyon varsa, onu işçiye bu zam teklifiyle gelenler yapıyor. Büyükerşen’in itibarı benim çocuğumun geleceğinden önemli mi? Madem bu kadar itibarını düşünüyorsunuz insanca yaşanacak bir ücret verin, bizleri enflasyona ezdirmeyin.”

Belediyenin işçilere ayırdığı bütçenin düşük olmasını eleştiren bir başka işçi de “Ben Eskişehir’de kültür, sanat, festival olmasın demiyorum ancak örneğin 2 Eylül’de Eskişehir’in kurtuluş günü için düzenlenen konsere yüksek miktarlarda paralar harcandığını biliyoruz. Demek ki belediyenin bütçesi var ki harcama yapabiliyor. Bütçe sadece işçiye yok. Sonra bize ‘Gidin konsere eğlenin’ diyorlar. Bizim bu dönemde hiç eğlenecek halimiz yok. Okullar açılıyor kırtasiye malzemeleri, okul kıyafetleri el yakıyor. Bu sene kızım üniversite sınavına girdi, kazanmasını istemedim. Bir babayı bu hale düşürmüşler. Sonra da gelin işçiler eğlenin diyorlar” ifadelerini kullandı.

Belediyenin “Bütçemiz yeterli değil” açıklamasına da tepki gösteren işçi sözlerini şöyle sürdürdü: “Şebeke suyu, ulaşım, çöp vergisi, ev vergisi, kaldırım vergisi, asfalt vergisi... Bunlar nereye gidiyor? Buradan genel sekretere, genel sekreter yardımcılarına, daire başkanlarına sesleniyorum, aldıkları maaşlarını açıklasınlar, şeffaf olsunlar, bizlere bordrolarını göstersinler. Bizler de onlara hak verelim, teklif ettikleri zamma razı gelelim. Atamayla gelen insanlar yukarıdan yukarıdan parmak sallıyorlar.”

SÖZLEŞMEYİ GİZLİCE İMZALAMAYIN

Açlık sınırının biraz üstünde ücret aldığını belirten bir diğer işçi de “Bizim karşımıza geçip yoksullaşmanın nedenine hükümet diyorlar, tek adam rejimi diyorlar. Bu doğru, ben de bunları kabul ediyorum zaten ancak benim işverenim sensin. Beni bu enflasyona ezdirme, ücretimi insan onuruna yakışır bir seviyeye yükselt” ifadelerini kullandı. “Pandemide dur durak bilmeden çalıştık” diyen işçi sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizler herkesin iğrenerek baktığı, pis kokudan yanından geçmeyeceği yerlere girip çalışıyoruz. Kovid salgını yüzünden hayatını kaybeden vatandaşlarımızı biz defnettik. Her türlü işlerini yaptık. Şimdi hak ettiğimizi isteyince suçlu oluyoruz. Biz çok bir şey de istemiyoruz. Eşit işe eşit ücret istiyoruz.”

Sendikacıların görüşmelerdeki tutumunu da değerlendiren işçi, “Görüşmelerde işverenden fırça yiyen sendika mı olur? Yapılan görüşmelerin bilgileri bizlere de geliyor, işveren tarafı çocuk azarlar gibi sendikacıları azarlıyormuş. Hiçbiri de ağzını açıp bir kelime etmiyormuş. Zaten sendikadan istifa eden arkadaşlarımız da var. Eğer gizli kapaklı bu TİS’i imzalarlarsa hepimiz istifa ederiz. Belediye-İş sanki biz işçilerin değil de işverenin sendikası gibi davranıyor. Zaten bunlara onay verdikleri için gelip burada örgütlenebildiler” dedi.

ÖNCEKİ HABER

Ehliyetsiz sürücünün öldürdüğü Ezgi Alya Yiğit’in ailesinden imza kampanyası

SONRAKİ HABER

Ford Otosan içisi: Fabrikada araba yapar, sanki kendi biner gibi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa