Kayserili işçiler: Ekmeği bile kredi kartıyla alır olduk
Kayseri’de işçi durağında konuştuğumuz işçiler asgari ücretle geçinmenin zorluğuna dikkat çekerek ay sonunu getiremediklerini belirtiyor.
Fotoğraf: Evrensel
Enes KAAN
Kaan ÇAKMAK
Kayseri
Kayseri’de işçi durağında servis bekleyen görüştüğümüz işçiler geçinemediklerini söylüyor. Enerjiden gıdaya kadar temel tüketim maddelerine gelen zamlar karşısında yaşayamaz durumda olduklarını ifade eden Has Kablo işçisi, “Ekmeği bile kredi kartıyla alır olduk” diyor.
AKP’nin açıkladığı orta vadeli programı ve bu programın işçilere nasıl yansıyacağını sorduğumuzda Has Çelik Kablo fabrikasında çalışan otuzlu yaşlarda bir metal işçisi siyasi meselerde çok yorum yapmak istemediğini, eleştiren insanların tutuklandığını söyüyor. Ancak konu geçim sıkıntısı olunca anlatmaktan geri durmuyor. Alım gücünün düştüğünü söyleyen Has Çelik işçisi, “Asgari ücrete 1250 TL zam yaptılar. Eyvallah dedik hemen ardından her şeye zam geldi. Ben maaşıma zam istemiyorum yeter ki akar yakıta, markete zam yapılmasın. 10 lira buradan verdilerse 10 lira başka yerden aldılar. İnsanlar zor durumda, hükümet bu gidişatın şu andan itibaren önüne geçebilirler mi, imkanı yok” dedi.
"EVİMİZDEKİ KAZAN KAYNASIN"
Aldığı ücretle ay sonunu getiremediğini söyleyen Has Çelik Kablo işçisi, “Hepimizin alım gücü düştü. Uzun zamandır da haber izlemez oldum, çünkü haber izledikçe moralim daha çok bozuluyor. Herkesin tek telaşı evimizdeki kazan kaynasın. Misal sigara içiyoruz ama herkes sigarayı kartla alıyor. Sigara alamayanlar da tütün içiyor. 300 kişi çalışıyorsa fabrikada toplasan 50 kişi tekel sigara alabiliyor. Bir lüksümüz sigara vardı, onu da alamaz olduk. Ekmeği bile kredi kartıyla alır olduk” diye sitem etti.
Her güne yeni zamlarla başladıklarını belirten Has Çelik Kablo işçisi, “Fevzi Çakmak’ta 750 liraya kirada oturuyordum. Ev sahibi evden atınca, şimdi 1500 liraya fabrikaya yakın yerden ev tuttum. Şu an her ay en aşağı 1500 lira kredi kartına borçlanıyorum. Giderim en az 7 bin 500 lira ama benim aldığım 6 bin lira. 30 bin lira kredi çektim ve dört senedir bu kredinin altından kalkamadım” dedi.
"YAZI BİTİRDİK DAHA İKİ KERE KARPUZ YİYEBİLDİK"
Sohbet ilerliyor, Has Çelik Kablo işçisi babasının önceden çifçilikle uğraştığından söz ediyor. Neden bıraktığını ise şöyle anlatıyor: “30 lira mazotla bir tarlanın kaç dönümünü serebilecek? Şimdi Ukrayna’da savaş var ama bu savaşa rağmen dışarıya buğday satabiliyorlar. Biz hani tarım ülkesiydik? Hayvancılık aynı halde. Neden yem fiyatlarını düşürmedin. Süte 1 lira zam yaptıysa yeme on kat zam geldi. Bak koskoca yazı bitirdik daha iki kere karpuz yiyebildik. Eve muz falan daha hiç uğramadı.”
40 yaşındaki Murat da Has Çelik Kablo işçisi. Arkadaşı gibi hayat pahalığından yakınıyor. “Paranın bereketi kalmadı” diyen Murat şöyle devam ediyor: “Geçen sene doğal gaz 750 TL geliyordu, şimdi en az 1200 lira gelecek. Fabrikada asgari ücretin üstüne 500 lira daha zam koyuldu ama kime nasıl yetecek? 500 lira bu dönemde çerez parası olur anca. Pazara gidiyorsun, sadece sebzeler 300 lira tutuyor. Geçen gün gittiğimde domatesi kilosu 15 liradan aldım, kışa kadar 50 liraları bulur. Daha geçen gün veresiye meyve sebze aldım, maaşı alınca vereceğim diye.”
"MAAŞA 16 GÜN VAR CEBİMDE BİR KURUŞ PARA YOK"
İktidarın ekonomi politikalarını eleştiren Murat, “Bak şimdi mazot buluyorlar ertesi gün mazota zam, gaz bulduk diyorlar ertesi gün gaza zam yapıyorlar. Şimdi buralarda 100 bin liralık en kötü daire oldu 600 bin lira. Geçen seneye kadar fazla mesaiden kafamızı kaldıramıyorduk, şimdi bir buçuk senedir fazla mesai de olmuyor. Aldığım maaşın yarısı kadar ben fazla mesai parası alıyordum, onunla da evin kirasını hallediyordum. Şimdi onu da alamaz olduk. Koskoca holding bize fazla mesai ücreti veremiyor. Maaşa 16 gün var, cebimde bir kuruş para yok” diye konuştu.
Sohbete dahil olan başka bir Has Çelik Kablo işçisi geçinemediği için hurdaya çıktığından bahsederek, “Gidiyorum mahalleri geziyorum. Fabrikadan ve hurdadan gelen para aylık toplam 11 bin lirayı buluyor. Ama bakıyorum cebime 5 kuruş para yok, hepsi borca gidiyor. Ayın sonunu yetiştiremiyoruz” dedi.
Bir metal fabrikasında çalışan başka bir işçi de eve iki maaş girmesine rağmen geçinmediklerini söyleyerek, “Üstüne bir de çiftçilikle uğraşıyoruz. Ne oldu şimdi, gene ayın sonunu getiremiyoruz” diyerek dert yandı.