14 Eylül 2022 20:46

Derslerde anlatılanlarla yaşadıklarımız bir değil

Bizim yaşadığımız hayatla okulda gördüğümüz şeyler çok ayrı işliyor, bence bunların iç içe geçmesi gerek. Bu sağlanabilir, Köy Enstitüleri bunun bir örneğiymiş mesela.

Fotoğraf: Pixabay

Paylaş

Deniz

Batıkent/Ankara

 

Ben 11. sınıf öğrencisiyim, lise hayatım boyunca en belirgin olarak fark ettiğim şey derslerde gördüğümüz, işlediğimiz şeylerle üniversite sınavında çıkan sorular arasındaki uçurum. Mesela şimdiye kadar ezber şeklinde işlenen dersleri anlatan öğretmenler TYT’deki soru tiplerine değinemiyorlar. Bu sorular genellikle mantık kurarak çözülüyor ancak biz okulda formül ezberliyoruz. Bizim günlük olarak yaşadığımız hayatla okulda gördüğümüz şeyler çok ayrı işliyor ki bence bunların iç içe geçmesi gerek. Bu sağlanabilir, Köy Enstitüleri bunun bir örneğiymiş mesela.

OKULLAR DA EĞİTİM DE YETERSİZ

Öğretmenlerin tahta üzerinde anlattığı çoğu şeyi bizim pratikte de görmemiz gerekiyor ki anlayalım. Mesela fizikte dalgalar anlatılıyor, bizim bunu laboratuvarda da deneyimlememiz gerek. Ama laboratuvarları yetersiz oldukları için kullanamıyoruz. Laboratuvarlar da eğitim sistemi gibi göstermelik. Artık okullar zaman kaybı olarak görülüyor, herkes açık liselere geçti. Parası olan son sene özel liselere geçiyor. Not ortalaması YKS sınavına etki ettiği için ve özel liselerde notlar şişirilerek verildiği için bu tercih ediliyor. Eğitimin eşitsiz ve kâr amaçlı döndüğüne şahit oluyoruz.

ÖNCEKİ HABER

CHP'den Tunç Soyer'i hedef alan Erdoğan'a tepki: Saygısızlık

SONRAKİ HABER

Millet İttifakının HDP ve Kürt sorununa dair tutumu - "5'li çete"nin yatırımları ne olacak? - Özgür Özel | Ankara Baskısı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa