16 Eylül 2022 15:25
/
Güncelleme: 17 Eylül 2022 01:06

Gözaltındayken direniş çadırları polislerce sökülen ETF Tekstil işçileri çadırlarını yeniden kurdu

ETF Tekstil’de gasbedilen alacakları için 57 gündür direnen işçiler, patronun kamyonlarla mal kaçırmasına engel olmak istedikleri gerekçesiyle gözaltına alındı. Kamyonların önünde duran ve makinelerin fabrikadan çıkışına izin vermek istemeyen işçiler ve sendika temsilcileriyle beraber 32 kişi gözaltına alındı. Polisler ise işçilerin direniş çadırını söktü. İşçiler  yıkılan çadırlarını yeniden birlikte inşa etti.

POLİSLER İŞÇİLERİ SÜRÜKLEYEREK GÖZALTINA ALDI

İstanbul Tuzla’da bulunan ve DERİTEKS’in örgütlü olduğu ETF Tekstil’de işçiler direnişlerini devam ettirirken sabah 11.00 sularında 2 kamyon fabrika içerisine girmek isteyerek kalan malları çıkarmak istedi. İşçiler kapının önüne yığılarak geçişlere engel olmaya çalıştı. Saat 12.30 civarı fabrika önüne gelen çevik kuvvet ekibi, polis koridoru oluşturarak işçilerin etrafını sardı. Dağılma uyarısına karşı emeklerinden vazgeçmeyeceklerini söyleyen işçiler, “Bir kere bizim yanımızda olun, hep patronu koruyorsunuz” diye haykırırken polisler işçileri sürükleyerek yaka paça gözaltına almaya başladı. Fabrika önündeki kapıdan ayrılmamak için kendilerini plastik kelepçe ile kapıya bağlayan işçiler de sert müdahaleye maruz kalarak ve ters şekilde kelepçelenerek gözaltı otobüsüne bindirildi. Sadece yaşananları kaydetmeye çalışan işçiler dahi gözaltına alındı. DERİTEKS Genel Başkanı Makum Alagöz, Tuzla Şube yöneticisi Hikmet Numanoğlu, ve yöneticileri de gözaltına alınanlar arasında.

"KANUN DA ADALET DE HIRSIZDAN YANA!"

Direnişteki işçilerden Songül Bakan, “Biz kapıda direndik kamyonlar çıkmasın diye. 6 arkadaşımız kendisini zincirledi kapıya. Herkesi yaka paça, kelepçe vurarak, sürükleyerek götürdüler. Hakkımı arıyorum sadece. Kanun da adalet de hep içerideki hırsızdan yana. Biz sadece hakkımızı istedik ama polisin bize gösterdiği muameleye bakın. Arkadan ters kelepçelenerek içeri atılıyoruz.” dedi.

Gözaltına alınan işçilerden Canan Gündüz ise “Arkadaşlarımız kelepçelendi ve gözaltına alındı. Hepimiz zor durumdayız. Diyecek bir şey bulamıyorum. Hırsız içeride emeğimizi çalıyor, biz de emeğimizi korumak, hakkımızı gasbettirmemek için buradayız. Biz işçiler direndikçe de bize şiddet uyguluyorlar. Sürükleyerek gözaltına alıyorlar” dedi.

İŞÇİLER GÖZALTINDAYKEN POLİS DİRENİŞ ÇADIRLARINI SÖKTÜ

Gözaltına alınan işçiler, Tuzla'daki karakola götürüldü, ifadeleri alınıyor.

İşçiler gözaltındayken polisler ve zabıta ekipleri fabrika önünde işçilerin kurduğu çadırları sökmeye başladı. Polisler çadırları sökme gerekçesi olarak izinsiz eylem olduğu gerekçesini savundu. 

İŞÇİLER ÇADIRLARINI YENİDEN KURDU

Polisler tarafından çadırları yıkılan ETF işçileri çadırlarını yeniden inşa ederek açılışını yaptı. Emek Partisi (EMEP) il yöneticisi Ali Doğan, "ETF işçileri bütün baskılara, karşı koymalara, patronun bütün dalaverelerine rağmen haklarını söke söke alacaklar. Bu çadır da bunun şahidi olsun. Gecenin bu yarısında kurduk, haklarımızı da söke söke alacağız" dedi.

"YILGINLIK YOK DİRENİŞ VAR!"

Gözaltına alınan işçilerden Pembe Maden, Songül Baş, Tülay Akdemir ve Gülşen Balta Ekmek ve Gül'e konuştu.

(İstanbul/EVRENSEL)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Gabar petrolü sömürüsü: 1 milyon liralık üretime  6 liralık ücret

Gabar petrolü sömürüsü: 1 milyon liralık üretime 6 liralık ücret

Saray iktidarının “Milletimiz zenginleşecek” propagandasını yaptığı Gabar petrolünün arkasında ağır bir işçi sömürüsü var. Günde 12 saat çalışma, taşeronlaştırma, sendikasızlık, yoksulluk sınırının yarısı bile etmeyen ücretler… Öyle ki sadece 12.5 saatlik üretim tüm işçilerin ücretini karşılıyor, geri kalan patronların kasasına akıyor.

Şırnak’ta bir günde çıkarılan petrol, Batman’da çıkarılanın yüzde 87 fazlası.

Serbest piyasada ham petrolün varil fiyatı yaklaşık 75 dolar.

İşçiler iki günde çıkarılan petrol kadar ücret alsaydı aylık ücret 160 bin lira olurdu.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
RTÜK Başkanı “Ülkemizde olumlu olaylar olmuyormuş gibi haber servis ediliyor” deyip ‘yandık’, ‘bittik’ haberleriyle karamsarlık aşılandığını savundu, ceza tehdidinde bulundu.

Evrensel'i Takip Et