Karaburun bilim kongresi müzik oturumu ile devam etti
Karaburun Bilim Kongresinin ikinci gününde politik müzik üreticileri deneyimlerini anlattı.
Fotoğraf: Evrensel
Bu yıl 16’ncısı düzenlenen Karaburun Bilim Kongresi devam ediyor. İzmir Alsancak Tarihi Havagazı Fabrikasında gerçekleşen Kongre kapsamında bugün politik müzikte eğilimler ve deneyimler konuşuldu.
Ruhi Su ve Dostlar Korosu’ndan Ilgın Su’nun oturuma başkanlık ettiği panelde, Aysun Timurcan, Geniş Bir Merdiven’den Barış Yıldırım ve Murat Mengirkaon, Birlikte Müzik Atölyesi’nden Serdar Türkmen konuşmacı oldu.
İlk sözü alan Ilgın Su, Ruhi Su Dostlar Korosu’nun kuruluşunu ve deneyimlerini paylaştı. Ruhi Su’nun müzik yaşamı boyunca korolarla çalıştığını ve bunu önemsediğini söyleyen ISu, “Babam kanserden yaşamını yitirdikten sonra birçok şefimiz oldu, 16 sene boyunca konser vermeye devam etti. Ülke içinde ve yurt dışında birçok konser verdik. Şimdi dernek çalışmalarımız devam ediyor, burada da koro ve müzik çalışmalarımız var” dedi.
"ÇEŞİTLİ DAYATMACI TAVIRLARLA KARŞILAŞTIK"
Grup Dost Yürek’in kurucusu Aysun Timurcan, 1987 yılında ‘Ayrılık’ şarkısıyla müzik dünyasında ismini duyurdu. Birçok şarkıya imza atan ve 37 yılı geride bırakan Timurcan, konuşmasında çocukluğundan beri kendi eserleriyle var olmak istediğini söyledi. Timurcan, “Yakın çevrem ‘el alem ne der’ dese de yapmak istediğim müziğimi bırakmadım. 1989 senesinde turneye çıktım. O yıllar birçok sanatçının politik nedenlerle sorun yaşadığı yıllardı. İlk albümümden sonra konservatuara girdim. Şarkı sözlerimden dolayı engel olunsa da bölüm hocamın desteğiyle konservatuara başladım. İlk grubumuzu kurduk, ikinci albümünü Kalan Müzik etiketiyle yayınlandı. Dost Yürek adlı grubumuzla mutluyduk ama kadın grubu olduğumuz için çeşitli sorunlar yaşadık. Televizyonlarda yer alabilmemiz için çeşitli dayatmacı tavırlarla karşılaştık; albüm kapağı çekiminde mini etek giymek, çiğ köfte partilerine katılmak gibi teklifler geliyordu. Yerellerde de yöneticilerin kültür sanat alanında üretimleri yeterince desteklenmiyor, pek çok festivalde ‘halk böyle istiyor’ denilerek popüler olan tercih ediliyor” diye konuştu.
"SAHNE SEYİRCİ İLİŞKİSİNE YENİLİK KATMAK İSTEDİK"
İzmirli iki müzisyenin bir araya gelmesiyle oluşan Geniş Merdiven’in hikâyesini kurucularından Murat Mengirkaon ve Barış Yıldırım anlattı.
Grubun isminin Mikis Theodorakis’in ‘Mauhtausen Kantatı‘ndaki üç şarkıdan biri olan ‘Geniş Merdiven’den ilhamla edinildiğini aktaran Mengirkaon, ilk konserlerini bir kafede verdiklerini ancak kendi tarzlarına büyük salonlu sahnelerin uygun olduğu düşüncesiyle ikinci konserlerini Ahmed Adnan Saygun’da verdiklerini söyledi. Şarkılarını epik oratoryo tarzıyla sahneleyen Geniş Merdiven’in bu türde çalışmalarına devam edeceğini belirten Mengirkaon, seyirciyle sunumları arasında bekledikleri ilişkiyi yakaladıklarını belirtti.
Grubun solistlerinden Barış Yıldırım ise konser ve tiyatro formunu yan yana getiren epik oratoryo tarzıyla klasikleşen sahne seyirci ilişkisine yenilik katmak istediklerini söyledi. Epik oratoryonun ortaya çıkışından ve başta Bertolt Brecht olmak üzere bu türün ustalarının eserlerinden örnekler vererek konuşmasına devam eden Yıldırım, şimdiye kadar ortaya çıkan şarkılarını sunmaya devam edeceklerini ve Şeyh Bedrettin Destanı üzerine de çalıştıklarını aktardı.
"ÖZGÜRLÜK HAYALİMİZİ BİRBİRİMİZE TAŞIYORUZ"
Oturumun son konuşmacısı Serdar Türkmen oldu. Birlikte Müzik Atölyesi’ni anlatan Türkmen "Atölye, sözümüzü daha fazla kişi tarafından söylenebilinmesini amaçlıyor. 2019 yılından beri devam eden Birlikte Müzik Atölyesi çeşitli sivil toplum merkezleri ve kültür mekanlarında gerçekleşti. Atölyelerde müzikle doğrudan ilişkisi olmayan insanlara ulaşmaya çalışıyoruz. Gelenler varsa enstrümanını alarak yoksa çeşitli eşyaları kullanarak devam ediyor. Temel hedefimiz kolektif üretmek, öznesi olmak ve herkesin yapabileceğini göstermek. Eşitlik özgürlük mücadelesi hayalini birbirimize taşıyoruz, müzik ile başka bir dünyanın mümkün olduğunu göstermeye çalışıyoruz.” dedi. (İzmir/EVRENSEL)