Bafra Cezaevinde açlık grevindeki Emir Karakum’un annesi: Oğlum için adalet istiyorum

Siyasi tutuklu Emir Karakum’un ailesi “Samsun Cezaevinden Bafra Cezaevine sevk edilen çocuklarının cezaevine girerken çıplak aramaya maruz kaldığını, mehter marşı eşliğinde darbedildiğini ve 10 aydır tek kişilik hücrede çeşitli hak ihlalleri yaşadığını” belirtti. Emir Karakum sistematik yaşadığı hak ihlallerine karşı 6 Haziran 2022 tarihinden bu yana açlık grevinde. Anne Birsen Karakum çocuğu için adalet istedi.

OMÜ tarih bölümünden mezun, atanamayan öğretmenlerden Emir Karakum 10 ay önce  evine baskın yapılarak  anne babasının yanından gözaltına alındı. 10 aydır tek kişilik hücrelerde tutuluyor. 31 yaşındaki Emir Karakum’un annesi Birsen Karakum oğlunun yaşadıklarını anlattı.

‘TEK KİŞİLİK HÜCREDE TUTULUYOR’

Anne Birsen Karakum, oğlunun  3 Aralık  sabahı evlerine baskın yapılarak kendi gözlerinin önünde gözaltına alındığını, hiçbir delil gösterilmeden sadece gizli tanık ifadesine dayanarak 6 Aralık 2021 de tutuklanarak Samsun Cezaevine götürüldüğünü anlattı. Oğlunun Samsun Cezaevinde 1 ay kaldığını daha sonra da Bafra Cezaevine gönderildiğini belirten anne Karakum; “Oğlum Samsun Cezaevinde kaldığı bir ay süre içerisinde birçok kez kötü muameleye maruz kaldı. Bu nedenle de başka yerlere nakil yaptırmak için dilekçeler verdi fakat istediği yerlere değil zorla Bafra Cezaevine gönderildi. Bafra Cezaevine alınırken daha girişte çıplak aramaya maruz kaldı, fiziki ve psikolojik baskılara maruz kaldı ve Mehter Marşı eşliğinde darbedildi” diye anlattı.

Oğlunun 5 ay boyunca müebbet hapis koşullarında havasız tek kişilik hücrede tutulduğunu günde sadece 1 saatliğine gardiyan eşliğinde havalandırmaya çıkarıldığını aktaran Karakum şunları söyledi: “Avukatı ilk 1 ay içinde görüşe gittiğinde darp izlerini şişlik ve morlukları tespit edip tutanak altına aldı. Daha sonra biz de görüşe gittiğimizde darp izlerine tanık olduk. 25 Nisan 2022’de 8-10 gardiyan koğuşuna girerek küfürler edip hep birlikte darbetmişler Kafasını duvara vurmuşlar ardından revire götürmüşler Hiçbir işlem yapılmamış. Darp olayından 1 gün sonra  babasıyla birlikte kapalı görüşe gittiğimizde oğlumuzun burnunun aşırı derecede şişmiş ve mor olduğunu, sağ gözünün şaşı baktığını, çenesinde morluklar olduğunu her iki bacağında ve kollarında aşırı morluklar olduğunu gördük. Oğlum bunları bize gösterdi ve revire götürdüklerinde doktorun gerekli muayeneleri ve tetkikleri yapmadığını her şeyin çok belirgin olmasına rağmen darp raporu tutmadığını söyledi.”

DOKTOR ‘DARP YOK RAPORU’ VERMİŞ

Oğlunun anlatımları ve görüşte gördüklerinden sonra cezaevi savcısı ve müdürü ile görüşmek istediğini belirten anne Karakum: “Bir türlü görüşemedim daha sonra eve gittiğimde çok kötü oldum hastalandım fenalaştım 28 Nisan/da tekrar kendimi toplayıp Bafra/ya giderek ısrarlarım sonucunda Cumhuriyet Savcısı ile  görüştüm savcıya her şeyi anlatarak sorumlular hakkında şikayetçi olup suç duyurusunda bulundum. Anlattıklarımı tutanağa geçirdi. Çocuğumun sağlığından endişe ettiğimi bir an önce hastanede gerekli tedbirlerin alınmasını çocuğumun Samsun’daki Fakülte Hastanesinde tedavi  edilmesini talep ettim bunun üzerine savcılığın emri ile çocuğum Bafra Devlet Hastanesine götürülmüş. Burada da doktor o haldeyken bile kelepçelerini çözmeden uzaktan bakarak sorular sorarak gerekli muayeneyi yapmadan ‘Darp yoktur’ raporu vermiş” dedi.

Yaşananlar üzerine Adalet Bakanlığına çocuğunun can güvenliği olmadığı gerekçesiyle İstanbul’a nakledilmesi için dilekçe verdiğini ama reddedildiğini anlatan Anne Karakum şöyle devam etti; “Kötü muamele ve işkence için yapılan suç duyurumuza da ‘Kovuşturmaya yer yoktur’ diye cevap verildi ve yapılan bütün işkencelerin üstü kapatıldı. Mayısın sonlarıydı kapalı görüşe gittiğimizde kasıtlı olarak telefon görüşmelerimiz kesildi ve engellenmeye çalışıldı bu görüşmeden sonra da çocuğumun anlattıklarına göre koğuşunda sürekli keyfi aramalar yapılıyormuş eşyalar kasıtlı olarak dağıtılıyor, kitapları mektupları yırtılıyormuş, küfürler hakaretler ediliyormuş. Sorunların ve baskıların devam etmesi üzerine çocuğum kendine yapılan bu haksız ve keyfi uygulamalara son verilmesi ve bir an önce mahkemeye çıkarılması için 6 Haziran 2022 de açlık grevine başladı. Hâlâ da devam ediyor.Gerekli takviye vitamin ilaçlarını da kendi  imkanlarımızla zorla karşılıyoruz.”

15 Temmuz’da ailece açık görüşe gittiklerinde oğlunun kollarında morluklar, çizikler gördüıünü belirten . Anne Birsen Karakum “Görüşe gelirken de hırpalanmışlardı. 10 aydır kolundaki plastik saati zorla çıkartmak istemişler oysa o saat cezaevi incelemesinden geçmiş Onaylanmış plastik bir saatti. Hiçbir tehlikesi sakıncası da yoktu onu zorla çıkartmak istemişler O da buna karşı çıktığı için  detaylı onur kırıcı arama ve hakaretlere maruz kalmış 10 aydır bir sakıncası olmayan plastik bir cep saati keyfi olarak görüşe çıkarken sakıncalı görülmüş. Bu yaşananlarla ilgili avukatımız tekrar suç duyurusunda bulundu. Bugün de disiplin cezaları baskılar görüş yasakları hala devam ediyor. Cezaevinde oğluma bunları yapanlar sadece oğlumu değil aynı zamanda daha fazlasıyla bizi de cezalandırmış oluyorlar” dedi.

 ‘ADALET İSTİYORUM’

Oğlunun Behçet hastalığının olduğu, safra kesesinin alındığını iki kez burnundan ameliyat olduğunu aktaran anne Karakum; “Benim çocuğum sadece bir gizli tanık ifadesi ile henüz hiç mahkemeye çıkarılmadan 10 aydır suçlu muamelesi görüyor, işkencelere maruz kalıyor. Çocuğuma yapılanların hiçbir yasal dayanağı yoktur çocuğumun sonuna kadar arkasındayım. Çocuğumu çok iyi tanıyorum ve masum olduğuna inanıyorum bir an önce bu haksızlıklar sona erene kadar adalet yerini bulana kadar çocuğum özgürlüğüne kavuşana kadar elimden gelen her şeyi yapacağım. Çocuğumuza ve bize yapılan bu işkence bu zulüm artık son bulsun çocuğumuzun arkasındayız, çocuğumuza güveniyoruz. Oğlumuzun sağlığı ve hayatı için endişe ediyoruz ailecek çok mağduruz adalet istiyoruz” dedi. (Samsun/EVRENSEL)