Emek Gençliğinden acil talepler için mücadele çağrısı
Yeni eğitim döneminde 7 maddelik acil talep listesi yayımlayan Emek Gençliği, tüm Türkiye gençliğini bu talepler için mücadele etmeye çağırdı.
Fotoğraf: Onur Kavak/Evrensel
Artan masraflar, bilimsel ve laik eğitime yönelik saldırılar, akademinin özerkliğine yapılan müdahaleler pek çok gencin eğitim hakkına erişimini engelliyor. Eşit ve parasız eğitimin olanakları ortadan kaldırılırken pek çok öğrenci çalışmak zorunda kalıyor. Tüm bu müdahaleler karşısında Emek Gençliği 7 maddelik acil talep listesi açıklayarak tüm Türkiye gençliğini bu talepler için mücadeleye çağırdı.
September 22, 2022
Eğitim alanında yaşanan temel sorunlara dikkat çeken Emek Gençliği bu sorunlar karşısında talepleri şöyle sıraladı:
1- YURT OLANAKLARI ARTTIRILSIN
Artan konut fiyatları ve devlet yurtlarının yetersizliği nedeniyle öğrencilerin başat bir sorunu haline gelen barınma, öğrencilerin kendi çözmesi gereken bir sorunmuş gibi dayatılıyor. 7 milyondan fazla öğrenci devlet yurtlarından faydalanamıyor. Devlet yurtlarında temizlik, beslenme gibi günlük ihtiyaçları kısıtlı imkânlarla karşılayabiliyorlar. Olanakların daralması gençleri cemaat, tarikat yurtlarına mecbur bırakıyor. İktidar var olan yurtların yatak sayısını arttırarak barınma meselesini çözmüş gibi davransa da öğrencilerin alanlarının daraldığı, yurt koşullarının yetersiz kaldığı bir durum yarattı. Mevcut yurt olanakları öğrenci nüfusuna göre tesis edilsin, yurt koşullarında temel ihtiyaçlar yeterli düzeyde sağlanabilecek şekilde iyileştirme yapılsın. Her öğrencinin nitelikli barınma hakkına uygun yurtlar inşa edilsin, yurtların yetmediği koşullarda kamu kurumlarının misafirhaneleri öğrencilere açılsın. Yoksulluk sınırı altında geliri olan her öğrencinin barınma giderleri karşılansın. KYK bursu barınma giderlerini karşılayabilecek şekilde düzenlensin.
2- KYK BORÇLARININ TAMAMI SİLİNSİN
KYK kredi borçlarındaki enflasyon farkı ve faiz, gençler arasında bir tepki oluştururken oluşan bu tepki karşısında Tek adam yönetimi, gençlerin tepkisinin büyümesi sonucu geri adım attı. Enflasyon farkı ve faizin kaldırıldığı, sadece anaparanın ödeneceği bu sistem gençliğin hayata borçlu başlamasının önüne geçmiyor. 3 milyon 157 bin gencin silinen borçlarının 13 katı kadarı vergi sermayedarlardan vergi muafiyeti diyerek alınmayacak. Devlet kaynakları kapitalistlere peşkeş çekilirken gençler borç yükü altında bırakılıyor. Devlet kaynakları tekeller için değil, gençler için kullanılsın, KYK borçlarının tamamı silinsin.
3- İHTİYACI OLAN HER ÖĞRENCİYE BURS SAĞLANSIN
Ekonomik krizin derinleşmesiyle beraber barınma, beslenme, ulaşım gibi temel ihtiyaçları karşılamak giderek zorlaşıyor. Eğitim giderlerini karşılamak için aile desteğinin yanı sıra okurken çalışmak zorunda olanların sayısı giderek artıyor. Bursların yetersizliği ve kredi borcunun yarattığı kaygı nedeniyle öğrenciler eğitimleri ve diğer temel ihtiyaçları arasında tercih yapmak zorunda bırakılıyor. Burs ihtiyacı, öğrencinin barınma, sosyal kültürel ilgi ve ihtiyaçlarını, eğitim kaynaklarını ve materyallerini karşılayacak biçimde hesaplansın. KYK'nın burs kriterleri şeffafça açıklansın. KYK bursu öğrencilerin yaşam giderlerini karşılayacak, eğitim ve sosyal ihtiyaçlarına denk düşecek şekilde hesaplansın, enflasyon oranlarına uygun şekilde arttırılsın. Kredi bursu ayrımı ortadan kalksın, ihtiyacı olan her öğrenciye burs verilsin. Burs miktarı bir öğrencinin aylık giderlerini karşılayacak miktara yükseltilsin.
4- GÜVENLİK VE BARINMA TEDBİRLERİ GENELGESİ GERİ ÇEKİLSİN
Tek adam yönetimi üniversitelere rektör atayarak üniversite özerkliğine saldırıyor. Öğrenciler üniversitenin güven ortamı içerisinde sürdürülebilmesi amacıyla 81 ile gönderdiği genelge ile öğrencilerin yan yana geleceği alanların önüne geçmeyi amaçlıyor. Genelgede öğrenci kulüpleri ve kadın topluluklarını illegal olarak nitelendirirken öğrencilerin yaşadıkları problemler karşısında yan yana geldikleri alanları, birlikleri hedef göstermektedir. Bir araya gelerek kazanım elde eden gençliğin mücadele etmesini engellemeye çalışan bu genelge geri çekilsin.
5- ÜNİVERSİTE ÖZERKLİĞİNE YAPILAN MÜDAHALELERE SON VERİLSİN
Üniversiteler, demokratik ve özerk bir ortamda bilimin üretildiği yerlerdir. Atanmış rektörlerle, kulüp ve toplulukların etkinliklerine engellerle üniversitelerin bilimsel ve akademik bilgi üretiminin önüne geçiliyor. Üniversiteler, öğrencilerin ve üniversite bileşenlerinin iradesine dayanmalı, üniversite bileşenleri yaşadığı ve eğitim gördüğü alanlarda karar verici mekanizmalarla denetleme ve yönetme yetkisine sahip olmalıdır. Üniversiteler içerisinde öğrencilerin kendini temsil edebileceği mekanizmaların, kulüplerin ve toplulukların önündeki bürokratik engellemeler ve baskılar derhal kaldırılsın. Öğrenci kulüplerine bütçe ayrılsın, kulüp açmanın, üniversite içerisinde etkinlik yapmanın önündeki engeller kaldırılsın.
6- CİNSİYETE DAYALI EŞİTSİZLİĞE VE ŞİDDETE KARŞI ÖNLEYİCİ ADIMLAR ATILSIN
Hayatın her alanında şiddete ve eşitsizliğe maruz kalan genç kadınlar için kampüslerin güvenli alanlar haline getirilmesi acil bir taleptir. Akademideki cinsiyetçiliğe, kampüs içerisindeki eşitsizliğe karşı genç kadınların yan yana geleceği, talep ve ihtiyaçlarının karşılanacağı mekanizmalar genç kadınların söz ve yetki sahibi olduğu bir biçimde oluşturulmalıdır. Üniversiteler genç kadın için güvenli alanlar haline getirilsin. Kampüs içerisinde cinsel tacizi önleme birimleri aktif olarak işler hale getirilsin. Kampüs içerisinde şiddete karşı her türlü önleyici mekanizmalar kurulsun, fiili olarak işletilsin ve genç kadınların rahatlıkla ulaşabileceği şekilde konumlandırılsın.
7- PARASIZ, BİLİMSEL, DEMOKRATİK BİR EĞİTİMİN TÜM KOŞULLARI SAĞLANSIN
Ekonomik krizin derinleşmesiyle beraber yapılan zamlar kırtasiye malzemelerine ulaşımın önüne geçmiştir. Eğitimde özelleştirmenin teşvik edilmesiyle beraber ortaya çıkan özel okula, dershaneye giden gidemeyen ayrımını derinleştirmiştir. Eğitime ücretsiz bir şekilde ulaşmanın önüne geçiliyor. Eğitimde kullanılacak araç gereçlerin masrafı devlet tarafından karşılansın.
Devlet okulu-özel okulu ayrımının yaratılması eğitim niteliğini de etkilemiştir. Devlet okullarında bilimsel perspektiften uzak, dini eğitim ağırlıklı bir müfredat dayatılıyor. Bölge illerinde Kürt gençlerinin anadilinde eğitim talebi yok sayılıyor. Laboratuvarlar öğrencilerin kullanımına kapatılıyor, okul içerisinde kültürel sosyal faaliyetler kısıtlanıyor. Eğitim müfredatı bilimsel bir temelde laiklik ilkeleri gereğince yeniden düzenlensin. Öğrencilerin kültürel sosyal faaliyetlere ulaşımı devlet tarafından sağlansın. (İstanbul/EVRENSEL)