27 Eylül 2022 12:54

Orman Genel Müdürlüğü, dikili ağaç satışını sürdürüyor

Her yıl yangınlarla ve orman içindeki faaliyetlerle binlerce hektar orman alanı kaybedilirken bu işlemin ne kadar doğru olduğunu, OGM’nin dikili ağaç satışını Prof. Dr. Erdoğan Atmış değerlendirdi.

Fotoğraf: DHA

Paylaş

Özlem Songül ABAYOĞLU
İstanbul

Sık sık yapılan ‘dikili ağaç satışı’ Isparta, Çanakkale ve Kütahya orman bölgelerindeki ilanlarla devam ediyor. Kütahya’da 63 bin 560, Isparta’da 53 bin 496 ve Çanakkale’de 5 bin 36 olmak üzere 3 ildeki ormanlardan toplam 117 bin 56 dikili ağaç ihale yoluyla satılacak.

Ülkemizde neredeyse her yıl yangınlarla ve orman içindeki faaliyetlerle binlerce hektar orman alanını kaybederken bu işlemin ne kadar doğru olduğunu, OGM’nin dikili ağaç satışını Prof. Dr. Erdoğan Atmış ile konuştuk.

“ENDÜSTRİYEL ODUN ÜRETİMİ YÜZDE 79 ARTTI”

Dikili ağaç satışının 2010 yılından beri yapıldığını söyleyen Atmış, “Son zamanlardaki odun satışının yarısından fazlası dikili ağaçların ihaleye çıkarılmasıyla oluyor. Evet 2010’dan beri uygulanan bir işlem bu fakat önceki yıllarda yüzde 90 depodan satış, yüzde 10 dikili ağaç ihalesi şeklindeyse şimdi tam tersi bir durum söz konusu. Orman işletmesi, ormandaki belirli ağaçları damgalar, daha sonrasında bunu ihaleye çıkarır ve damgalanan ağaçları kesebileceklerine müteahhitte izin verilir. Bu daha pratik ve daha az masraflı. Diğer türlü orman idaresi müteahhitte ya da köylüye yaptırdığı odun kesimini kendi yapıp depoya getirir ve depodan satış yapar. Tabii bu durumda ağaçların kesilmesi, depoya taşınması, depoda bekletilmesi, satıldıktan sonra taşınması masraflı olduğu için ihaleye çıkarılıp her işinin müteahhitte bırakılması daha masrafsız” diyor.

Dikili ağaç yönteminin yeni olmadığını fakat asıl artan durumun Türkiye’de odun üretimi olduğuna dikkat çeken Atmış, “Türkiye’de son 4 yılda, endüstriyel odun üretimi yüzde 79 arttı. 2005 yılında 13 milyon metre küp odun üretimi varken, 2021 yılında 32 milyon metre küp odun üretimi yapıldı. Hatta Orman Genel Müdürlüğü 50 milyon metreküp üretmeyi hedefliyordu. Bu ormanlardaki yıllık odun artışının çok üzerinde bir üretim” dedi. Odun üretiminin son 4 yılda neden arttığını sorduğumuzda ise Atmış, “2018’de Türkiye’nin ekonomi politikası sıkıntılar yaşamaya ve Türk lirası döviz karşısında yüksek değer kaybetmeye başladı. Döviz pahalı hale gelince yurt dışından ham madde alan diğer şirketler Türkiye’deki Oman Genel Müdürlüğünün yapmış olduğu odun üretimini artırmasını istediler. OGM’de kendi planlarında olmayan ve planlanan üretim miktarının çok üzerinde olacak şekilde üretimi artırdı” diye söyledi.

Ormanların gençleştirilmesine de değinen Atmış, “Türkiye’de ne kadar orman varsa, hepsinde gençleştirme ya da bakım adı altında odun üretimi yapılıyor, ormanlar yok ediliyor. Bu hem kesim yapan müteahhitlere hem de orman ürünleri sanayiine rant sağlamak ve onların maaliyetini azaltıp, karını artırmak anlamına geliyor. Aslında bakıldığı zaman bu şirketlerin büyük bir kısmının yabancı ortaklı şirketler olduğunu görebiliriz” diyerek odun üretimi bu şekilde arttığı ve dikili ağaç satışı da pratik bir yöntem olduğu için satıldığını anlattı. Atmış, ağaç satımının desteklenmemesiyle birlikte asıl sıkıntının Türkiye’deki odun üretiminin aşırı artırılmış olmasının ormanları geri dönülmez bir çıkmaza sokacağını vurguladı.

AĞAÇ KESİMİ ARTIYOR  

Ormanlardaki ağaç kesiminin son zamanlarda çok artmasının ve göze çarpmasının sebebi olarak Atmış, “Seçim dönemi şaşırmadığımız bir durum. İktidar şimdi bu şirketleri besliyor ki seçim sırasında da bu şirketler iktidara destek versin. Benim aklıma bu artışın sebebi olarak bu ihtimal geliyor” dedi. CHP Milletvekili Mürsel Alban’ın “Yanan ağaçların metreküpü 150 lira gibi çok küçük bedellere satılıyor. Daha sonra alan firma aynı tomrukları yurtdışına 700 Euro’dan Avrupa’ya satıyor” iddiaları hakkındaki görüşlerini sorduğumuzda ise Atmış, “Geçen yıl yangından sonra kızılçamın metreküpünü 50 liradan bile aldılar. Yani geçen yıl orman yangınlarına karşı tüm ülke ağlarken bu şirketler, normalde aldıkları odun fiyatının onda birine kadar düşük fiyatlarla alabildikleri ve depolarını doldurabildikleri için mutluydular. Büyük bir kâr elde ettiler ve birikim sahibi oldular. Hatta bunu keşfettiler ve şimdiden sonra da şirketler ‘yanan orman artsın ve maaliyetimiz düşsün’ diye düşünmeye başlamış bile olabilirler” diyerek bu firmaların orman yangınlarını bir fırsat olarak gördüklerine değindi. İktidarın orman politikasından bahseden Atmış, “İktidarın yaklaşımı ormanlar vasıtasıyla ekonomik büyümeye katkı sağlamak. Ormanlar bu bakış açısıyla yürütülmemeli. Kaldı ki ormanlar bu politikayla ekonomik kalkınmaya fayda sağlamıyor” diye sözlerini tamamladı.

ÖNCEKİ HABER

Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin: Türkiye Zaho soruşturması için yazı dahi göndermedi

SONRAKİ HABER

Emeklilerden AKP'li Hülya Nergis'e tepki: 3 bin 500 liranın nesi çok, açız aç!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa