Kayseri Hunat Hatun Kız Yurdunda ücretsiz su hakkı 1 öğünde 1'e indirildi
Ücretsiz su hakkının bir öğünde bir suyla sınırlandırılması su ihtiyacının yeterince karşılanmadığını gösterir. Bizler öğrenci olarak senede bir kere kredi ve burslara zam gelmesiyle geçinemiyoruz.
Fotoğraf: Pixabay
Kayseri Hunat Hatun Kız Yurdundan bir öğrenci
Güzel sanatlar öğrencisi olarak resim ve grafik malzemelerimizdeki artışlarla bölümdeki öğrencilerin çoğu ürünleri alamıyor ve derslerde yeteri verimliliği gösteremiyor.
Bölümde gördüğümüz uygulamalı derslerde üniversite gerekli teknik desteği sağlamıyor. Bilgisayar, grafik tablet, çizim tablet, tuvaller, fırçalar, boyalar derken maddi olarak maliyeti fazlaca öğrencileri aşan boyuta geldi.
Aynı zamanda KYK’de kalan bir öğrenciyim ve çevremde başka KYK yurtlarında kalan arkadaşlarımla sohbet ettiğimde bazı yurtlarda yatak sayısının artmasıyla özel alanın daraltılmış durumda olduğunu görüyoruz. Öğrenci sayısı arttığından dolayı odalarda ve ortak alanlarda geçtiğimiz yıllara göre daha fazla yığılmalar olacak.
Bu durumun olacağı daha okullar açılmadan kendini gösterdi. Özellikle yemekhanelerde bu durum görülüyor. Yemek sisteminin değişmesi ve yönetimin belirlediği tek menü olması kabul edilemeyecek bir durumdur. Yemek seçenekleri daraldığından alerjisi olan veya çıkan yemeği yiyemeyen öğrenciler çıkan menüden faydalanamıyor.
Ücretsiz su hakkının bir öğünde bir suyla sınırlandırılması, su ihtiyacının yeterince karşılanmadığını gösterir. Çünkü en temel ihtiyaçlardan biridir su içmek. Su hakkımızın sınırlandırılması kabul edilemez.
Bizler öğrenci olarak senede bir kere kredi ve burslara zam gelmesiyle ihtiyaçlarımızı gideremiyoruz. Çünkü gelen zamlara göre aldığımız ürünler bizleri aşıyor. Ucuz görüp de alabileceğimiz bir ürün bile kalmadı.
Suriye’deki gelişmeler ve kapısı aralanan yeni ‘süreç’
Değişimin zorunluluğu
Dünyayı uyandırmak değil, uyutmak için miting
Almanya ABD’nin arka bahçesi mi?
22 yıllık, 72 yıllık gerileme: MEB’in, AKP’nin, milli görüşün ‘Milli Maarif’ ve ‘MESEM’ başarısı
2025’e ilk yazı: Kim av, kim avcı?
