Haber-Sen’li kadınlar: Sürgünlerinizi, keyfi uygulamalarınızı, kanunsuzluğunuzu tanımıyoruz!
Haber-Sen Kadın Meclisi, "Hukuka aykırı bir şekilde verdiğiniz bu kararlardan ve sürgünlerden bir an önce vazgeçin!" diye seslendi.
Arşiv | Fotoğraf: Damla Kırmızıtaş/Evrensel
Haber-Sen Kadın Meclisi, yaptığı açıklama ile sürgünlerden bir an önce vazgeçilmesi çağrısı yaptı. Kadınlar "Kendi gücüne, örgütlü mücadelenin önemine inanan biz kadınlar ve emekçileri; bu haksız ve hukuksuz karar ve uygulamalarla yıldıracağınızı sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Bizler kadın mücadelesi ve Tüm Haber-Sen’den bugüne kadar tüm baskılar karşısında mücadeleden geri durmadık ve bundan sonra da geri durmayacağız." dedi.
"KANUNLARA UYMAYANLARA 'HAYIR' DEDİĞİMİZ İÇİN SÜRÜLÜYORUZ"
Haber-Sen'li kadınlar yayımladıkları açıklamada, "PTT niçin bizleri sürgün ediyor?" sorusuna şöyle yanıt verdi:
"7201 sayılı Tebligat Yasasının gereklerini yerine getirmeyerek suç işleyen kurumun hukuksuzluğuna hayır dediğimiz için, 2018'den bu yana kuruma personel alımının yapılmamasının doğru olmadığını söylediğimiz için, 2014'ten beri görevde yükselme sınavları açmayıp, yönetici kadrolarına kendi yandaşlarını atamalarına itiraz ettiğimiz için, kurumun parçalı personel yapısına, performansa dayalı ve esnek çalışmaya, angaryaya, sayı dayatmasına karşı çıktığımız için, liyakatsiz, iş bilmez yöneticilerin idari kadrolara atanmasına dur dediğimiz için, usulsüzlük, yolsuzluk ve bilinmeyen zararlara karşı çıktığımız için tayin adı altında sürgün ediliyoruz."
PTT’nin yasa, kanun ve yönetmeliklere riayet etmesini istenen açıklama haksız sürgünler anlatıldı: "PTT sürgün edilen yöneticilerimizin hizmet gereği ile yaptığını ifade ediyor. Hizmet gereği dedikleri konu; insanlık dışı uygulamalardır. Bir temsilcimizi İstanbul’dan 1800 km uzaklıktaki Hakkâri Çukurca’ya, kanser hastası olan şube yürütme kurulu üyemizi tedavi olamayacağı tam teşekkülü hastane olmayan yere göndermek hizmet gereği midir? Ya da eşi de posta emekçisi olup iki küçük çocuğu olan Merkez Denetleme Kurulu üyemiz bir kadını ailesinden ayırarak Batman’dan Iğdır’a göndermek de hizmet gereği midir?"
"SÜRGÜNLERDEN BİR AN ÖNCE VAZGEÇİN!"
Üye, temsilci ve yöneticilere uygulanan bu hukuksuzluklara sessiz kalmayacaklarını vurgulayan kadınlar, "Bugün, kurumlarımızda yapılan tayin ve atamalarda kıstas siyasi iktidara yakınlıkla ölçülmektedir. Unvan alabilmek ve istediğin yere atanabilmek için liyakat ve kariyer yerine siyaseten yakınlık hakim anlayış haline gelmiş. Görevde yükselme sınavlarında yaşanan hukuka aykırılıklar ile yeni mağduriyetler ortaya çıkmış, kurum içi eşitsizlikler derinleşmiş, iş barışı bozulmuştur. Tüm bu yaşadığımız hukuksuzluklar karşısında Anayasal bir hak olan basın açıklaması yapma hakkımız, her defasında engellenmeye çalışılmakta ve sesimizi kamuoyuna duyurmamıza engel olunmaktadır. İşin özü; demokrasi söylemlerini ağzından düşürmeyip, tam aksi uygulamalar yapan siyasi iktidarın kurumlara atadığı bürokratların 'ben yaparım oldu' anlayışı sonucu pek çok hukuksuzlukla karşı karşıyayız. Bu hukuksuzluklar açıkça Anayasaya, ulusal ve uluslararası yasalara aykırı olduğu gibi 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanununa da aykırılık taşımaktadır. Bu kararların alınmasında söz sahibi olan kurum yöneticilerine sesleniyoruz; "Hukuka aykırı bir şekilde verdiğiniz bu kararlardan ve sürgünlerden bir an önce vazgeçin!" Kendi gücüne, örgütlü mücadelenin önemine inanan biz kadınlar ve emekçileri; bu haksız ve hukuksuz karar ve uygulamalarla yıldıracağınızı sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Bizler kadın mücadelesi ve Tüm Haber-Sen’den bugüne kadar tüm baskılar karşısında mücadeleden geri durmadık ve bundan sonra da geri durmayacağız" diyerek açıklamalarını sonlandırdı. (HABER MERKEZİ)