04 Ekim 2022 16:05

Barolardan açıklama: Yasalar hayvanların hakları esas almalıdır

4 Ekim Hayvanları Koruma Gününde açıklama yapan Bursa ve İzmir Barosu, “Yasalar acilen tüm hayvanların haklarını esas alacak şekilde düzenlenmelidir” dedi.

Fotoğraf: İzmir Barosu

Paylaş

Bugün 4 Ekim Hayvanları Koruma Günü. Dünya genelinde her yıl 4 Ekim’de hayvan haklarını gündeme getirmek amacıyla çeşitli etkinlikler yapılırken, dünyada ve Türkiye’de hayvanlara yönelik işkence ve kötü muamele ise artarak devam ediyor.

Bursa Barosu Hayvan Hakları Komisyonu 4 Ekim Hayvanları Koruma Günü nedeniyle basın toplantısı düzenledi. Bursa Barosu Hayvan Hakları Komisyonu Başkanı Av. Dilruba Uslu Cihan tarafından yapılan açıklamada, “Hayvanları koruyamadığımız, en temel hak olan yaşam haklarını gasp ettiğimiz sürece bugünü kutlayamayacağız” dedi.

Ülkemizde artan şiddet hali hayvanlar üzerine de sıçradı ve sayısız hayvanın işkence görmesi, öldürülmesi, zehirlenmesi gibi olaylarla karşı karşıya kaldıklarını ifade eden Bursa Barosu Hayvan Hakları Komisyonu Başkanı Av. Dilruba Uslu Cihan, 2020 yılında hazırlanan hayvanlara yönelik işkence ve kötü muamele raporunda yer alan bilgileri paylaştı.

“BURSA HAYVANAT BAHÇESİNDE 1.000 CİVARI HAYVAN TUTSAK”

Bakanlığa bağlı Hayvan Deneyleri Merkezi Etik Kurulu’nun son raporu da 2020 yılında yayınlanmış olup rapordaki sayıların bu alanda çalışan tek dernek olan Deneye Hayır Derneğine verilen resmi cevaplardan farklı olduğu, raporda 2020 yılında 209.212 hayvanın deneylerde kullanıldığı açıklandığını belirten Cihan, “İlimizde bulunan Hayvanat Bahçesinde 1.000 civarı hayvanın tutsak edildiği bilinmektedir. Bursa ilimizde resmi verilere göre 2021 yılında toplamda 5.000 civarı köpek kısırlaştırılmış olup kısırlaştırılan kedi sayısının istatistiği sisteme girilmemekte, sokaklarda kaç hayvan yaşadığına dair herhangi bir istatistik de bulunmadığını söyledi.

“DEVLETİN YETKİLİ KURUMLARININ BİZLERLE AYNI HASSASİYETİ GÖSTERMELERİNİ İSTİYORUZ”

“Havrita” isimli internet sitesi ve uygulaması ile birçok sokak köpeğinin konumu işaretlenmiş, bu da birçok bölgede zehirleme vakalarının artışına çokça hayvanın can çekişerek ölmesine sebep olduğunu hatırlatan Cihan, “2022 yılında Nisan ayına kadar yalnızca Bursa Merkez Adliyesinde Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 19 adet hayvanı kasten öldürme, yaralama ve işkence etme konulu şikayet girişi yapılmıştır. Ülkemizde gitgide artan şiddet ortamı maalesef hayvanlara da yansımış ve birçok hayvan kasten öldürme, işkence ve tecavüz gibi suçların mağduru olmuştur. Tarım ve Orman Bakanlığı Bursa 2. Bölge Müdürlüğü tarafından açılan ihaleler ile av turizmi adı altında avlanmasına izin verilen 2 adet Kızıl Geyiğin yaşam hakkının gaspı Bursa Barosu olarak açtığımız iptal davası ile şimdilik engellenmiş olup davanın nihai kararı beklenmektedir. Biz Bursa Barosu Hayvan Hakları Komisyonu olarak, tüm hayvanların yaşam haklarının korunması adına mücadele etmekteyiz.  Biz her türlü hak ihlalinde gerekli mekanizmaları hayata geçirmek için çalışırken, devletin yetkili kurumlarından da üzerlerine düşen sorumluluğu yerine getirmek konusunda bizlerle aynı hassasiyeti göstermelerini talep ediyoruz” dedi. (Bursa/EVRENSEL)


İZMİR BAROSU: BAKIMEVLERİ ÖLÜM KAMPLARINA DÖNÜŞTÜ

İzmir Barosu 4 Ekim Hayvanları Koruma Gününe ilişkin İzmir Adliyesi C kapsı önünde basın açıklaması düzenledi. Açıklamayı İzmir Barosu Hayvan Hakları komisyonu üyesi Av. Rojda Kuruş okudu.

5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunun hayvanların yaşamsal ihtiyaçlarını ve haklarını temel almaktan çok uzak olduğunu söyleyen Kuruş, “Yasada yapılan değişikliklerle hayvanların yaşam haklarının doğrudan ihlal edildiği çok temel konular es geçildiği gibi hayvanlara karşı işlenen suçlar kamu davası kapsamına alınmayarak, muhakeme şartı getirilerek, faillere yetersiz cezalar öngörülerek, belediyelere cezai sorumluluk addedilmeyerek adeta hayvanlara bireysel ve kurumsal olarak şiddet uygulanmasının önü açıldı” dedi.

Yasak ırk olarak tanımlanan kayıtsız köpeklerin yuvalarından koparılarak bakımevlerine gönderildiğini hatırlatan Kuruş, “Bu insan merkezci kanun değişikliği sebebiyle binlerce köpek sokağa atıldı veya hayatları boyunca bakımevlerinde esir hayatı yaşamak zorunda bırakıldı. Bu köpeklerin bakımevlerine hapsedilmesiyle birlikte koşulları zaten son derece yetersiz olan bakımevleri ölüm kamplarına dönüştü” diye ekledi.

“HER TÜRLÜ HAK İHLALİNE KARŞI MÜCADELE EDECEĞİZ”

“Binlerce yıldır yaşamı paylaştığımız hayvanların en temel haklarını dahi görmezden gelen türcü bir anlayışla barışçıl bir dünya kuramayacağımızı hatırlatır, eşit bir yaşam kurulana, son esir hayvan özgürlüğüne kavuşana, son kafes kırılana kadar hayvanlara karşı işlenen her türlü hak ihlalinin karşısında duracağımızı ve mücadele etmeye yılmadan devam edeceğimizi bildiririz” diyen Kuruş, yasaların acilen tüm hayvanların haklarını esas alacak şekilde düzenlenmesi gerektiğini söyledi. (İzmir/EVRENSEL)

 

ÖNCEKİ HABER

Bornova Kitap Günlerinde ekoloji söyleşisi: Ege Bölgesindeki çevre direnişlerinin kısa tarihi

SONRAKİ HABER

Ece Seramik işçileri: Kazanana kadar greve devam

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa