07 Ekim 2022 04:44

PETKİM’de fazla saatler ve kuralsız çalışma işçi sağlığını tehlikeye atıyor

Taşeron firmalar PETKİM için İŞKUR üzerinden verdikleri ilanda bile günlük çalışma süresinin 12 saat olacağını açıklamaktan çekinmiyor.

Ekran görüntüsü PETKİM tanıtım videosundan alınmıştır.

Reklam

Eren SARAN
İzmir

İzmir’de bulunan PETKİM’de geçtiğimiz günlerde bakım duruşu esnasında flayer hattında gerçekleşen ve dört işçinin yaralanması ile sonuçlanan kaza fazla mesai ve taşeron çalışmanın sonuçlarını yeniden gündeme getirdi.

Haftanın 6 günü sabah 08.00 akşam 20.00 şeklinde çalışan işçiler, zehirli gazlara maruz kalırken, dinlenme alanlarından yemeklerin yetersizliğine, barınma sorunundan duş alamamaya kadar bir dizi sorunla da yüz yüze.

Dört ana yüklenici firma ile yürütülen bakım çalışmaları kapsamında yaklaşık 2 bin 500 taşeron işçi de tanımadıkları sahada yoğun mesailerle çalıştırılıyor. Taşeron firmalar İŞKUR üzerinden verdikleri ilanda bile günlük çalışma süresinin 12 saat olacağını açıklamaktan çekinmiyor. Yasalar haftalık çalışma süresini 45 saatle, fazla mesaiyi günlük 3, yıllık 270 saatle sınırlarken, İŞKUR ilanı ise günde 12 saat çalışmanın devlet kurumları nezdinde olağan görüldüğünü gösteriyor.

PETKİM bakım çalışmasında bir önemli husus da PETKİM’in kadrolu işçileri tarafından yapılması gereken teknik nezaretçilik işinin hiçbir tecrübesi olmayan taşeron işçilere yaptırılmak istenmesiydi. Rafineride örgütlü Petrol-İş Sendikası buna ilk günden beri karşı çıkarken, SOCAR Holdingle yapılan görüşmelerde işin PETKİM işçileri tarafından yapılması kararı ile sonuçlandı.

İŞ BİR AN ÖNCE BİTİRİLSİN DİYEREK ÇALIŞILIYOR

Fener Mekanik şirketinde işbaşı yapan bir boru kaynak işçisi “Yevmiyeyi 1000 liraya kadar çıkardılar. Bu pek çok kişiye cazip geliyor. Ama bunun içinde hiçbir hak hukuk yok. Günde 12 saat çalışma, yetersiz dinlenme ve beslenme, evinden uzakta çalışma var. Sabah gün ışımadan işbaşı yapıp ne olduğunu bilmediğimiz gazların ve atıkların olduğu bacaların tepesinde cirit atıyor, akşam karanlığında da dönüyoruz. Eve geldiğimizde saat 21.00’i buluyor. Şu an piyasada işlerin açık olduğunu söylemek zor. Böyle bir dönemde de kısa süreceği söylenen bir işte ne kadar yoğun da olsa çalışmak kaçınılmaz. Şu an pek çok şantiye işçisi burada toplandık” dedi.

Bir başka taşeron şirkette çalışan işçi de şunları söyledi: “Kaynakçı olarak çalışıyorum. Kaynakçılar diğerlerine göre daha kısa süre çalışıyor ama iş yükü ve yoğunluğu tabii ki normalden fazla. Herkes işin bir an önce bitirilmesi için uğraşıyor, Diyebilirim ki geri kalan her şey boş. İş güvenliği de işçilerin sağlığı da buna dahil. Yemekten toplu zehirlenme durumu da oldu, temizlik yaptığı yerde gaza maruz kalıp zehirlenen de. Baş dönmesi, kusma halsizlik gibi etkileri oldu ama yeterli dinlenme süresinden mahrumuz, bunu demek istiyorum.”

Gerçekleşen kazadan sonra denetimlerin biraz arttığına değinen işçi, “Biraz nefes alma imkanı verdiler ama yine de kontroller olsun, çalışma baskısı olsun sürüyor. Yemekhaneler ayrı bir dert, servisler ayrı. Bu kadar adamın birden burada çalışması için yeterli altyapının sağlandığını söyleyemem ama biz idare etmeye çalışıyoruz” dedi.

‘FAZLA MESAİ İSTENİYOR, ÇÜNKÜ ÜCRET YETMİYOR’

PETKİM işçisi de işlerin 12 saat çalıştığını nadiren ise 16 saat çalışıldığını ifade ederek, “İnsanlar çalışmak istiyor çünkü ücretler yeterli değil. Bir de geçici bir durum ve mecburi bir hal var. 16 saat çalışmanın daha nadir olması şirkete maliyeti daha fazla olmasından kaynaklı. Artı 8 saat fazla mesai yaparsa 5 yevmiye, 4 saat fazla mesai yaparsa 2 yevmiye vermek zorunda. Parlama olayı genelde boşaltma yaparken oluyor ama patlamaya ve yaralanmaya dönmesi, yeterli ekipman ve deneyimsizlikle birleşince sansasyonel bir duruma dönmüş. Büyük acıların meydana gelmemesi ile teselli bulduk” diye konuştu.

Bu çalışma temposunun her ünitede değiştiğini belirten işçi, “Şimdi PETKİM’de konuşulan bakım çalışması bittikten sonra şirketin kıyak yapacağı. Kendi aramızda konuşurken de söylüyoruz, kıyakçılığın sonu ayakçılık diye. Bu kıyak tartışması banka promosyonları tartışmasında ortaya çıktı. Banka promosyonu alınırsa hak alınmış olur, ama öbür türlüsü kıyak olarak para dağıtmak beklenticilik de dahil başka durumlar yaratır” dedi.

YANMAZ KUMAŞ ETİKETİYLE PAMUKLU KIYAFETLER

Geçtiğimiz günlerde flayer hattında yaşanan parlama sonucu 4 işçi yaralanmış, işçilerden 1’inin vücudunda ciddi yanıklar oluşmuştu. Kaza taşeron firmaların maliyeti ucuzlatmak için işçilerin canını nasıl tehlikeye attığını da gösterdi.

Hazar isimli firmada çalışan işçilerin, yanmaz kumaştan yapıldığını gösteren Nomex arması taşımasına rağmen pamuklu kıyafetlerle çalıştırıldığı öğrenildi.

Kazanın ardından SOCAR’ın Hazar isimli şirketi prosedürlere gerçekten uygun niteliklerde kıyafetler tedarik etmesi konusunda eksiğini tamamlayarak, çalışanların sahaya gönderilmemesi konusunda uyardığı belirtiliyor.

SOĞUK İŞLERDE DE SICAK İŞ PROSEDÜRÜ UYGULANACAK

Kazada yaralanan işçiye ilk müdahalenin PETKİM bakım sürecinde görevli kadrolu işçiler tarafından yapıldığını ve nezaretçi sisteminin önemine değinen Petrol-İş Sendikası Aliağa Şube Başkanı Hasan Toptan, “Bu olay ile bazı gerçekler bir kez daha altı çizilerek görünür oldu. Örneğin bizler taşeronların sahayı tanımadığını ve kadrolu işçinin deneyimi ile taşeron işçinin deneyiminin aynı olmayacağını belirtmiştik. Nezaretçilik denen üçüncü bir gözün mutlaka kadrolu işçilerden olması gerektiği hususunda uzun tartışmalar yapılmıştı. Kazada yaralanan işçi arkadaşlarımıza en iyi şekilde ilk müdahalesi kadrolu işçiler tarafından gerçekleştirildi. Yemek arası olmasına rağmen orada olan formen ve teknisyen arkadaşlarımız sayesinde parlama kısa sürede söndürüldü ve yaralanan işçiye revirde bulunan yanık jelleriyle müdahale edildi” dedi.

Patron temsilcileri ile şube yönetimi arasında yapılan görüşmenin ardından SOCAR Holdingin alınacak ve arttırılacak önlemler başlığıyla bir dizi tedbir açıkladığını belirten Toptan, “Artık, riskli soğuk işlerde de sıcak iş prosedürü uygulanacak ve sabit kadrolu işçilerden oluşan, nezaretçiler bulundurulacak. İşçilerin iş çıkmadan önce ekipmanlarının tam olup olmadığı (Nomex yanmaz kıyafet, eldiven, ayakkabı gibi kişisel koruyucu donanımları) nezaretçiler tarafından kontrol edilecek. Körleme işlerinde pirinç ve bronz gibi kıvılcım çıkartmayacak el aletleri kullanılacak ve işçilere yapılacak işle ilgili Toolbox konuşmaları gerçekleştirilecek. Yangın ekipmanları uygun alanlarda gerekli olduğu kadar bulundurulacak” diye konuştu.

Bakım sürecinde 67 günlük planlamanın da artık güne göre değil işin ihtiyaçlarına göre ilerleyeceğini söyleyen Toptan, “Eskiden gün hesabı yapılırdı artık 70-80 güne çıkabilir, ayrılan bütçe yüzde 30-40 şaşabilir. Gas Free süreçlerinde 10 gün dinlenmeden çalışılan süreçler oldu. Şimdi 6+1 sistemi ile çalışıyoruz. 6 gün çalışılıyor bir gün dinleniliyor. Pazar günleri en az limit ile çalışma devam ediyor” dedi.

Taşeron işçilerin yemek, barınma gibi sorunlarıyla ilgili sendikaya da ulaştıklarını belirten Şube Başkanı Hasan Toptan, “Kalacakları yerlerde duş gibi olanaklarının sıkıntılı olduğu, dinlenme alanlarında oturakların kaldırıldığı ve yemek porsiyonlarının hem küçük hem de yemeklerin ihtiyaç duyulan besinlerden oluşmadığı yönünde eksikler hem bizler tarafından tespit edildi hem de işçilerden de bizlere söyleyenler oldu. Bu konuyla ilgili de düzenlemelerin yapılması için işverenle görüşmeler yapıldı” diye konuştu.

Reklam