Atışkan Alçı işçileri grevde 100 günü geride bıraktı: "Bizi ne patron bölebilir ne de Çimse-İş"
Atışkan Alçı’da Kristal-İş Sendikası üyesi işçilerin başlattığı grev 100 günü geride bıraktı. Patronun Çimse-İş'i fabrikaya sokmaya çalıştığını söyleyen işçiler "Tüm hamleler boşuna, kararlıyız" dedi.
Fotoğraf: Evrensel
Çağlar KAZAK
Eskişehir
Eskişehir’de kurulu Atışkan Alçı’da, Türk-İş’e bağlı Kristal-İş Sendikası üyesi işçilerin başlattığı grev 100 günü geride bıraktı. Patronun grevi kırma çabaları arttı. Patronun, Türk-İş’e bağlı Çimse-İş'i fabrikaya sokmaya çalıştığını söyleyen işçiler Çimse-İş’i uyardı. Grevin 100. gününde Evrensel'e konuşan işçiler, patronun işçileri bölmek ve yıldırmak için hamle yaptığını ifade ederken, “Tüm hamleler boşuna. Biz ilk günkü heyecanımız ve birlikteliğimizle grevi zafere ulaşıncaya kadar sürdürmekte kararlıyız” dedi.
Atışkan Alçı’da aylar süren toplu sözleşme görüşmelerinin tıkanması üzerine greve çıkan işçiler, 100 günü tamamladı. Evrensel'e konuşan bir işçi, son günlerde patronun Çimse-İş'i devreye soktuğunu söyledi. “Grevde olan bizleri bölmek, moral bozmak ve kafa karıştırmak için zaten patronun çeşitli hamleleri oluyordu” diyen işçi, “Gelinen noktada sadece 12 işçi arkadaşımızı ikna ettiklerini biliyoruz. Çimse-İş’e bir şekilde üye olan arkadaşlarımıza Evrensel aracılığıyla seslenmek istiyorum. Bu sendika zaten patron sendikası olmazsa grev sürerken gelip böyle bir işe kalkışmaz. Bizi bölmek için patrondan da icazet alıp bu işlere girişmez. Atışkan Alçı patronu iş yerinde örgütlü, bilinçli, haklarına sahip çıkan işçilerle çalışmak istemediği için zaten süreci bu kadar uzatıyor” dedi. Patronun "eski düzenin devam etmesini" istediğini belirten işçi, “Biz zaten bunlara itiraz ettiğimiz için sendikalı olduk ve greve çıktık. Eski düzen madem devam edecekti, biz neden 100 gündür dışarıdayız” ifadelerini kullandı.
"BİZ KRİSTAL-İŞ İLE MASADAYIZ"
Eğer masaya oturulacaksa ve sözleşme imzalanacaksa bunun Kristal-İş Sendikasıyla olacağını kaydeden işçi, “Sendikadan istifa edenler olsa bile bunlar bizim moralimizi bozmadı, birliğimizi dağıtamadı. Biz ilk günkü kararlılıkla işte buradayız. Moralimiz yüksek, Atışkan Alçı patronu bilsin ki bu sendika bu işyerine girecek ve biz de insanca çalışma koşullarında çalışıp, insanca yaşayacağımız bir ücret alacağız” şeklinde konuştu.
"BİZE SORULMADAN SÖZLEŞME İMZALANMAMALI"
Çimse-İş'in üye yapmak için ev ev gezdiğini ve işçilerin kafasını bulandırmaya çalıştığını aktaran bir başka işçi ise, “Çimse-İş’in yaptığı bu hamleler ahlak dışıdır, etik değildir. Buraya belki onlarca belki yüzlerce sendika, dernek, siyasi parti temsilcileri ve üyeleri geldi. Her birisi dayanışmalarını gösterdi. Aynı konfederasyona bağlı olmamıza rağmen sizler bir kere bile gelmediniz. Bir kere yanımızda durmadınız. Şimdi ise gelip ‘Atışkan işçisi gelin bize üye olun’ diyorsunuz. Bizler sizin nasıl bir sendika olduğunuzu çok iyi biliyoruz” ifadelerini kullandı.
Atışkan Alçı işçisi sözlerini şöyle sürdürdü:
“Çimse-İş’in örgütlü olduğu Yurtbay, Çimsa gibi fabrikalardan işçi arkadaşlarımız var. Onlar bize diyor ki ‘Aklınız varsa Çimse-İş’e geçmezsiniz, hayatınızın en büyük hatası olur’. Biz de bu sendikadan kurtulmak istiyoruz. Bunlar gider kapalı kapılar ardında bir gecede sözleşmeyi imzalarlar, işçiye hiçbir şey sormazlar. İlk fırsatta biz de Çimse-İş’i göndermek istiyoruz. Biz de 100 gündür grevdeyiz hangi sendikanın mücadeleci, hangi sendikanın sarı sendika olduğunu anladık. Bu sebeple Çimse-İş yetkililerine söylüyorum. Biz sizi iyi tanıyoruz ve biliyoruz. Burada işçi düşmanlığı yapmayın. Biz Kristal-İş’le yola çıktık sözleşmeyi de Kristal-İş’le imzalayacağız. Mücadele eden işçilere gölge etmeyin yeter.”
"PATRON KANUNLARI ÇİĞNEMESİN"
Grev sürecinde maddi konularda sıkıntı yaşadıklarını anlatan bir diğer işçi ise “Evet, maddi olarak kimi zorluklar yaşıyoruz. Ancak bir şekilde idare ediyoruz. Sendikanın bize nakdi desteği oluyor. Tepebaşı ve Odunpazarı Belediyeleri okullar açılırken kırtasiye yardımlarında bulundu. Başkaca kurumlar da desteklerini sundular. Cam işçileri de yine bu süreçte bizlerin yanında oldular. Biz artık bu meseleye sadece ücret zammı olarak da bakmıyoruz. Bu iş bizim için bir onur ve gurur meselesi de oldu. Biz anayasal hakkımızı kullanarak sendikalı olduk. Patron bizim anayasal hakkımızı tanısın, sendikamızı tanısın ve masaya otursun. Kanunları çiğnemekten vazgeçsin. Biz artık kölece yaşamak, kölece çalışmak istemiyoruz” ifadelerini kullandı.
“Bu artık sadece bizim mücadelemiz de değil” diyen işçi, “Bu grev artık 100 gündür bizimle birlikte olan diğer sendikaların, cam işçilerinin ve siyasi partilerin de mücadelesi. Grevi kırmak için yöntemler denemekten vazgeçsinler diyen işçi kazanan en sonunda biz olacağız” ifadelerini kullandı.
"TÜRK-İŞ GEREĞİNİ YAPMALI"
Kristal-İş Eskişehir Şube Başkanı Erdal Akyazı da konuya dair basın açıklaması yaptı.
Akyazı, “Sendikamız işverenle TİS masasına oturmuş, ancak işverenin uzlaşmaz tavrı nedeniyle greve çıktı. İşveren, bölgemizde sarı sendika olarak bilinen, Çimse-İş Sendikasını davet etmiş, işçiyi bölmeye çalışmış, fakat başarılı olamayınca işverenin talimatı ile işyerindeki fabrika müdürü hariç bütün işletmedeki beyaz yakayı üye yapıp grevimizi kırmaya ve üretim yapmaya amaçlamıştır” dedi.
Çimse-İş yetkililerini uyaran Akyazı, “Aynı konfederasyonun, aynı iş kolunda faaliyet gösteren sendikalarız. Sendikal rekabeti anlarım ama ne demek bir işyerinde işverenin desteği ile grev kırmaya çalışmak! Sendikalı çalışma düzenine karşı işlediğiniz bir dolu günah var. Utanma duygunuza ne oldu sizin? Grev bitsin sözleşme imzalansın sonrasında gelin demokratik bir biçimde işçinin kantarında tartılalım ama grev çadırı kurulu bir işyerinde örgütlenme çabası ‘sendika’ adına ihanettir. İşçi sınıfına hainliktir. Umuyor ve bekliyorum ki bu ihanet nedeniyle konfederasyonumuz Türk-İş gereğini yapacaktır” ifadelerini kullandı.