Jandarmadan tokat, polisten biber gazı… Deniz Poyraz davası Şakran Cezaevi'ne taşındı
HDP İzmir il binasında Deniz Poyraz'ı katleden Onur Gencer'in yargılandığı dava, 5. duruşmada, "güvenlik" gerekçesiyle Aliağa Şakran Cezaevi yerleşkesinde bulunan salona taşındı.
Fotoğraf: Eda Aktaş/Evrensel
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir il binasına 17 Haziran 2021'de silahlı saldırı gerçekleştirerek Deniz Poyraz'ı katleden Onur Gencer hakkında açılan davanın 5’inci duruşması bugün İzmir Bayraklı Adliyesi 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Jandarmanın Deniz Poyraz'ın kardeşi Kamuran Poyraz'a tokat attığı, polisin duruşma salonunda biber gazı kullandığı duruşmada dava, "güvenlik" gerekçesiyle Aliağa Şakran Cezaevi yerleşkesinde bulunan salona taşındı. Davanın görülmesine cuma günü devam edilecek.
AVUKATLARA ENGELLEME
Duruşmada tutulu sanık Onur Gencer ve avukatı ile Deniz Poyraz’ın ailesi ve avukatları hazır bulundu.
Kimlik tespitinden sonra Mahkeme Başkanı bir önceki duruşmada alınan, vekaletname dışında yetki belgesi olan avukatların savunma alanında bulunamayacağı şeklindeki kararı hatırlattı.
Deniz Poyraz’ın avukatları ise bu karara uymayacaklarını söyledi, yetki belgesiyle savunma yapma haklarının olduğunu ifade ederek karara tepki gösterdi.
İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel ise “Sizden sadece mesleğinizi yapmanızı bekliyoruz. Biz bir yere gitmiyoruz. Biz yetki belgesiyle yetkilendirilmiş vekilleriz. Bu koşullarda yargılamaya devam edemezsiniz. Biz bulunduğumuz yerden ayrılmıyoruz. Bizi buradan ayırmak için başka bir yöntem bulmanız gerek” diye konuştu.
Diğer avukatlar da karara tepki göstererek “Ara kararınıza uymayacağız. Yasaya uygun bir karar verilene kadar uymayacağız. Biz yetkilendirilmiş avukatlar olarak buradayız. İzleyici değiliz” dedi.
JANDARMADAN TOKAT, POLİSTEN BİBER GAZI
Daha sonra özel güvenliğin bir avukatı salona almaması üzerine avukatlar ve özel güvenlikler arasında tartışma çıktı.
Tartışmalar devam ederken Balıkesir Cezaevi'nde tutuklu bulunan Deniz Poyraz’ın kardeşi Kamuran Payroz’ın salona getirilmesi sırasında bir jandarma Poyraz’a tokat attı. Bunun üzerine salondaki tartışmalar büyüdü. Polisin biber gazı kullandığı tartışma nedeniyle salon sakinleşinceye kadar duruşmaya ara verdi.
DAVA ŞAKRAN CEZAEVİ'NE TAŞINDI
Aranın ardından mahkeme heyeti, davayı "güvenlik" gerekçesiyle Aliağa Şakran Cezaevi yerleşkesinde bulunan salona taşıma kararı aldı. Gerekçeye dayanak olarak salonda olay çıkması ve katil Gencer’in güvenliğinin sağlanamaması gösterildi. Davanın görülmesine cuma günü devam edilecek.
DURUŞMA SONRASI AÇIKLAMA: “DURUŞMA KAÇIRILMAK İSTENİYOR”
Duruşma sonrası HDP ve baro başkanları, davanın Aliağa’ya tanışmasına karşı adliye önünde açıklama yaptı.
October 12, 2022
Açıklamada konuşan İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel, “Duruşma avukat ve yurttaşlardan kaçırılmak isteniyor. Jandarma katılanları tokatlarken buna sessiz kalan bir heyet vardı. Yargılama süresince avukatları duruşma salonundan uzak tutmak için ne gerekiyorsa yaptı ama orada bulunan katılan vekilleri salonu asla terk etmeyeceğini söyleyerek yargılamanın içinde olmaya kararlı olduklarını bir kez daha gösterdiler. Deniz Poyraz için adalet istiyoruz. Yalnızca görünen katili değil, ona silah veren, azmettireni, eğiteni de bulmak istiyoruz. Bu olay örgütlenme özgürlüğüne, bir arada yaşamaya yapılmış bir saldırıydı. Şakran’a taşıdılar, sanıyorlar ki bizden kurtulacaktır. Biz orada olacağız. Adalet istemeye devam edeceğiz. Barolar olarak olayın peşindeyiz” dedi.
“TOPLUMU KARANLIĞA HAPSETMELERİNE İZİN VERMEYECEĞİZ”
Ankara Barosunun önceki başkanı Kemal Korane ise “Bugün şuna tanıklık ettik; biz avukatların duruşmaya girişi bir anlamda engellendi. Böyle bir muameleyi kabul etmiyoruz. Deniz Poyraz için adalet arayışımız her şekilde devam edecek. Çünkü amacımız maddi gerçeğe ulaşmak ve adaletin tecellisini sağlamak. Çünkü oluşturulmuş olan bu karanlık cendereye bu toplumu hapsetmelerine izin vermeyeceğiz” diye konuştu.
Fotoğraf: Eda Aktaş/Evrensel
“GERÇEK KATİLLER ADALET ÖNÜNE ÇIKACAK”
Deniz Poyraz için adalet arayışını avukatlar olarak sürdüreceklerini söyleyen Şırnak Barosu Başkanı Rojhat Dilsiz, “Bu dosyanın takipçisi olacağız. Gerçek katillerin adalet önüne çıkacağını biliyoruz. Bizler baro başkanları olarak, duruşmayı takip etmeye devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
Muş Barosu Başkanı Kadir Karaçelik de dosyanın kaçırıldığını söyleyerek, “Sadece sanık üzerinden yürütülen bu dosyalarda, araştırma yapılıp yapılmadığı anlaşılmadan dosyayı kapatma ve sadece sanığı cezalandırma peşinde oldukları görülüyor. Perde arkasındakilerin faili meçhul bırakılmaması için herkesin elinden geleni yapması gerekiyor” dedi.
HDP Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu Eş Sözcüsü Nuray Özdoğan ise “Bu dosyayı bizden kaçırarak saklayamazsınız, yer değiştirerek karartamazsınız. Bu cinayeti aydınlatmak için yine orada olacağız. Yargının bu cinayetlere ortak olmaya son vermesi gerekiyor” diye konuştu.
DURUŞMA ÖNCESİ AÇIKLAMA: “KATİLLER KORUNUYOR”
Duruşma öncesi adliye önünde yapılan basın açıklamasında, “Hakikat ortaya çıkana ve gerçek katiller hesap verene kadar mücadele edeceğiz” denildi.
October 12, 2022
Açıklamaya HDP milletvekilleri Ebru Günay, Oya Ersoy, Serpil Kemalbay, Murat Çepni, CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Barış Vakfı Başkanı Hakan Tahmaz ile EMEP, TÖP, EHP, Halkevleri ve birçok siyasi partinin temsilcisi katıldı.
Açıklamada ilk olarak konuşan HDP Parti Sözcüsü ve Mardin Milletvekili Ebru Günay, “Bugün adalet talebimiz ve hakikatlerin ortaya çıkması için tam beşinci kez İzmir Adliyesi önünde toplandık. Beş duruşma boyunca neler yaşandığını bütün kamuoyu çok iyi biliyor. Deniz’in katledildiği günden itibaren katillerin nasıl korunduğunu, faillerin nasıl gizlendiğini ve IŞİD artığı çetelerin nasıl bu suikastı düzenlediklerini ve nasıl hakikatlerin gizlenmeye çalıştığını tüm Türkiye, başta da kadınlar olmak üzere yakinen takip etti ve takipçisi de olmaya devam ediyor” dedi.
“KATİLLER HERKESE HESAP VERECEK”
Hakikatin ortaya çıkması için mücadele etmeyi sürdüreceklerini söyleyen Günay, “Geçen duruşmada avukat arkadaşlarımız bir yargılamada asıl önemli olan soru sorma aşamasına geçmeye başladılar ama hem katilin tavrı hem de mahkeme heyetinin tavrı hakikatlerin ortaya çıkmasını, katilin arkasındaki karanlık gücün ortaya çıkmasını engellemek için soru sorma işleminde bile engelleyici tutumdaydılar. Bu tutum cezasızlık tutumudur, bu tutum gerçeklerin açığa çıkmasını engelleme tutumudur, bu tutum failleri korumanın hesap sormamanın tutumudur. Bizler bunun yabancısı değiliz ama buna karşıda mücadele etmeye kararlıyız. Bu iktidar örgütlenen kadınlardan kokuyor. Biz de eşitlik ve özgürlük için 'Kadın, yaşam, özgürlük' demeye ve mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu katiller herkese hesap verecek” diye konuştu.
“BU CİNAYET HEDEF GÖSTERME ÜZERİNE İŞLENMİŞTİR”
Daha sonra söz alan CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ise “Bu katliam, bu cinayet, siyasal iktidarın yarattığı nefret söylemi, kutuplaşma ve hedef gösterme üzerine işlenmiştir. Dolayısıyla siyasal iktidar bu cinayetin ortağıdır, azmettiricisidir. Bu iktidardan hesap soracağız. Siyaseten hesabı sandıkta soracağız. Buradan bu yargılamayı yapan hakim ve savcılara seslemiyorum. Bu suça ortak olmayın, bu fikre ortak olmayın, asgari özen gösterin, kimse sizden azami bir özen beklemiyor. Sanıkları korumayın, arkasındaki güçleri korumayın. Hiç olmazsa adalet gerçekleşecek izlenimi yaratın ama onu bile yapmıyorsunuz. Bugün beşinci duruşma kaç kere heyet değişti, başkan değişti ve sanığa halen kahraman muamelesi yapılıyor. Yapılan her şeyden hesap soracağız ama bunlar gibi değil, adil bir biçimde hesap soracağız” dedi. (İzmir/EVRENSEL)
