Üniversiteliler kitap alamıyor: Burs 850, kitap 200 lira
Kitap sektöründeki akıl almaz fiyat artışları öğrencilerin başa çıkamayacağı seviyeye ulaştı. Öğrenciler kitap almanın lüks haline geldiğini belirterek kişisel donanımlarının eksik kaldığını söyledi.
Fotoğraf: Evrensel
Berfin KAYA
Ankara
Bütün sektörlerde olduğu gibi kitap sektöründe de gözlemlenen akıl almaz fiyat artışları öğrencilerin başa çıkamayacağı bir seviyeye ulaştı. Hacettepe Üniversitesi’nde konuştuğumuz bir öğrenci durumu şöyle özetliyor: “Devletten 850 lira olarak aldığım bursun yarısını yurt ücreti olarak ödüyorum. Bu paradan yaklaşık 200 lirayı kitaplara ayırmak zorunda olduğumu düşünürsek; kişisel ve sosyal ihtiyaçlarımı karşılama gibi bir durumum olmadığını görmek çok da zor değil.”
Hacettepe Üniversitesi Odyoloji Bölümü 3.sınıf öğrencisi Mercan Atlı, Orijinal kitap bir yana ikinci el kitap satın almakta bile zorlandıklarını belirterek, “Üniversite hayatımın kırtasiyelerdeki fotokopi sıralarında tükenmesi bir yana üst sınıflara geçince kazanacağım donanımlardan çok yaşayacağım muhtemel maddi sıkıntılara odaklanmak zorunda bırakıldım” dedi.
KİTAP ALMAK ARTIK BİR LÜKS
Üniversiteye geldiği ilk zamanlarda her ay iki roman almayı düşündüğünü söyleyen Atlı, birkaç ay sonra durumun değişmeye başladığını söyledi. Kitap alınca parasının ay sonuna yetmediğini fark ettiğini belirten Atlı, bu durumda da aç kalmak veya kitap okumak arasında tercih yapmak zorunda kaldıklarını söyledi.
İlköğretim Matematik Öğretmenliği 2.sınıf öğrencisi Sema Alpaslan da bu dönem toplamda 5 kitap alması gerektiğini anlattı: “Fakat kitap fiyatlarının yüksek olması sebebiyle 3 tanesini fotokopi olarak alıp bir tanesini de sınıf arkadaşımla ortaklaşa almak zorunda kaldım. Bir diğerini ise eğitim hayatımda oldukça ihtiyaç duyduğum bir kitap olmasına rağmen yüksek fiyatından dolayı alamadım. Devletten 850 lira olarak aldığım bursun yarısını yurt ücreti olarak ödüyorum. Bu paradan yaklaşık 200 lirayı kitaplara ayırmak zorunda olduğumu düşünürsek; kişisel ve sosyal ihtiyaçlarımı karşılama gibi bir durumum olmadığını görmek çok da zor değil. Temel ihtiyaçlarım ile eğitim ihtiyaçlarım arasında bir tercih yapmak zorunda bırakıldığım ve kendimi geliştiremediğim bir sistemde benden iyi bir öğretmen olmam beklenmemeli.”
MATEMATİK ÖĞRENCİSİ: NASIL GEÇİNECEĞİMİ HESAPLAYAMIYORUM
Yine bir başka İlköğretim Matematik Öğretmenliği Öğrencisi olan Rümeysa Gül Sümer bu durumda kimi suçlayacağını bilmediğini dile getirdi. Geçen hafta Soyut Matematik kitabının 200 lira tuttuğunu söyleyen Sümer, “Tek dönemlik bir ders için fazla bir fiyattı bu. Yine aldığım Lineer Cebir kitabım 300 liraydı. Hocalarımız fotokopi çekmemize izin vermek durumunda kaldılar ve ona rağmen 60 lira tuttu. Benim günlük 50 lira gibi bir bütçem bile yokken ne yeyip içeceğimi bir matematik öğretmeni öğrencisi olarak hesaplayamıyorum ki böyle bir hesap da yok zaten” dedi.
Ülkedeki hayat pahalılığının her geçen gün hızla artması öğrencilerin nitelikli bir eğitim almasının önünde çok büyük bir engel teşkil ediyor. Öğrenciler eğitim hayatlarında bırakın kültürel bir birikim oluşturmayı yaşanan maddi sıkıntılar yüzünden kendi alanlarında bile yeterli bilgi birikimini elde edemiyor.