KESK: Sansüre değil, haber alma hakkına ihtiyacımız var
KESK tarafından düzenlenen basın toplantısında, "Ülkemizin ihtiyacı sansür yasası değil halkın haber alma hakkı ve ifade özgürlüğüdür" denildi.
Fotoğraf: KESK
KESK tarafından yapılan basın toplantısında, medyanın iktidarın tekeline girmesine rağmen emekçileri sesini duyurabilmesinin, iktidarı çılgına çevirdiğine dikkat çekildi. Açıklamada, "Ülkemizin ihtiyacı sansür yasası değil, halkın haber alma hakkı ve ifade özgürlüğüdür" denildi.
Açıklamada konuşan KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, basının yüzde 90’ından fazlası kontrol altına alınmasına rağmen geriye kalan birkaç gazete, TV ve sosyal medya platformunun iktidarın hışmından, baskılarından kurtulamadığını ifade etti.
Ardı arkası kesilmeyen davalarla, tutuklamalarla, RTÜK üzerinden sansür ve kapatma cezalarıyla, ilan cezalarıyla basının sesinin kısılmak istendiğini belirten Bozgeyik, insanların taleplerini sosyal medya üzerinden duyurması sayesinde birçok olayda emniyet ve yargının harekete geçtiğini hatırlattı.
Bozgeyik, “Sosyal medya çizilen pembe tabloları dağıttıkça, emekçilerin gerçek sorunları ve talepleri bu tür platformlarda seslendirildikçe, geçmişte birlikte yol aldıkları kimi kişilerin kanıtlı, delilli ifşalarını on milyonlar takip ettikçe, yargının sessizliğine isyan büyüdükçe AKP-MHP iktidar bloku çılgına dönmüş, sosyal medyayı hedefine koymuştur” dedi.
Mecliste görüşmeleri devam eden sansür yasasıyla düşünce ve ifade özgürlüğüne dair ne varsa kaldırılmak istendiğini anlatan Bozgeyik, şöyle konuştu:
“İktidardan gidici olduklarına dair işaretlerin artmasıyla korku ikliminin hızla dağılmaya başlaması, iktidarın adeta ödünü kopartmıştır. Düzenleme ve diğer uygulamalarla koyu bir korku iklimi yaratmayı hedeflemektedirler. AKP-MHP bloku susturulmuş, kıskaca alınmış muhalif basın ve bu düzenleme sonrası kontrol altına alınacak sosyal medya zemini üzerinden tek yanlı kirli propaganda ile seçimi kazanarak iktidarlarını sürdürmeyi istemektedir. Ülkemizin ihtiyacı sansür yasası değil tam aksine basın ve ifade özgürlüğünün, halkın haber alma hakkının en geniş anlamda yaşama geçeceği; demokratik standartları yüksek, çağdaş hukuk normlarına uygun, dünyada hızla değişen ve gelişen iletişim ve haberleşme süreciyle uyumlu; düşünce ve ifade özgürlüğüne aykırı davalar, tutuklamalar gibi mağduriyetleri giderecek bir yasal düzenleme ve bu paralelde fiili uygulamalardır.” (Ankara/EVRENSEL)