19 Ekim 2022 10:54

SHD’de Bartın’daki patlamaya ilişkin izlenimlerini raporlaştırdı

Maden sahası, yakınlarını kaybeden ailelerle yapılan görüşmelerden derlenen raporda, Türkiye Barolar Birliği, Bartın’da kitle örgütleri ve yerel yöneticilerle de görüşmeler yapıldığı belirtildi.

Fotoğraf: DHA

Paylaş

Sosyal Haklar Derneği, 41 işçinin can verdiği TTK’ya bağlı Amasra müessesinde gerçekleşen patlamaya dair ilk izlenim raporunu hazırladı. Maden sahası, yakınlarını kaybeden ailelerle yapılan görüşmelerden derlenen raporda, Türkiye Barolar Birliği, Bartın’da kitle örgütleri ve yerel yöneticilerle de görüşmeler yapıldığı belirtildi.

Madenin Çalışma Koşullarına ve İş Cinayetine İlişkin ilk izlenimlere yayımladıkları raporda yer veren SHD, “TTK tarafından işletilen Amasra Taşkömürü İşletme Müessesesi, havzadaki kömür rezervinin nispeten küçük bir bölümünü işletmekte olup, üretime devam edebilmek için maden sahasında alt kotlara doğru yönelmiştir. Alt kotlara doğru inildikçe gerek artan metan gazı oranı gerekse de diğer yapısal zorunluluklar ile ilgili alınmayan önlemlerin katliama yol açtığı değerlendirilmektedir” ifadesi kullanıldı.

PATLAMANIN ÖLEN BARUTÇUYA YIKILMASI ENDİŞESİ VAR

“TTK tarafından işletilen Amasra Taşkömürü İşletme Müessesesi, havzadaki kömür rezervinin nispeten küçük bir bölümünü işletmekte olup, üretime devam edebilmek için maden sahasında alt kotlara doğru yönelmiştir. Alt kotlara doğru inildikçe gerek artan metan gazı oranı gerekse de diğer yapısal zorunluluklar ile ilgili alınmayan önlemlerin katliama yol açtığı değerlendirilmektedir” denilen raporda, risk analizinin yapılmadığı ve gereken önlemlerin alınmadığı söylendi: “Madendeki yapısal eksiklikler, madendeki toz patlaması riski, metan gazından kaynaklanan riskler ile makine ve teçhizatın ekonomik ömrünü doldurmuş olanların modernize edilerek değiştirilmesi gerekliliği saptanmış olmasına rağmen, risk analizi yapılmadığı ve gereken önlemlerin alınmadığı anlaşılmaktadır.”

Raporda, yapılan görüşmelerden edinilen izlenimlerde, patlamanın, ölen barutçuya yıkılarak gerçek sorumluların cezalandırılmayacak olması endişesi olduğu dile getirildi.

Raporda ayrıca izlenimini aktaran heyet, “Liyakatsiz ve tecrübesiz kişilerin kurumun yönetim kademesine atanmaları, alınması gereken önlemleri alma konusundaki basiretsizlikleri ve tercihleri; bir bütün olarak enerji politikalarının işçi canını bir maliyet kalemi olarak görmesi katliamın göz göre göre gelmesine neden olmuştur” dendi.

DELİLLERİN KARARTILAMAYACAĞI BİR SORUŞTURMA SÜRECİ

Soruşturma evresi için acil talepleri sıralayan SHD, “Cezasızlık pratiğinin yeni bir örneğinin yaşanmaması için etkin bir soruşturma yürütülmesi zorunludur. Bartın Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 6 kişilik bir savcı ekibi tarafından soruşturma yürütüldüğü ve yine Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından 6 müfettişten oluşan bir heyet oluşturulduğu duyurulmuştur. Katliamın hemen sonrasında Bartın’a giden heyetimiz, orada bulunan diğer hukukçular ve Türkiye Barolar Birliği Başkanı savcılar ile görüşememiştir; görüşme talepleri kabul edilmemiştir. Etkin bir soruşturmadan bahsedebilmek için, soruşturma işlemlerinin hızlı ve doğru şekilde yapılması yasal zorunluluktur. Katliamın üzerinden üç gün geçmiştir; geçen her gün delillerin karartılması sonucunu doğurmakta, siyasi sorumlular ile üst düzey bürokratlar dahil bütün gerçek sorumluların saptanmasını güçleştirmektedir. Etkin bir soruşturma yapılabilmesi için acil taleplerimiz; madenin kontrolü TTK’dan alınmalı ve madenin ayakta tutulması için yapılması gereken bütün işlemlerin bağımsız ve tarafsız kişi ve kurumlar tarafından yapılması, bütün bu işlemlerin sürekli olarak video kayıt altına alınması sağlanmalıdır. Soruşturma aşamasında alınacak rapora itiraz edilmesi durumunda, Mahkeme tarafından keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılması zorunluluğu dikkate alınarak, madenin kontrolü, en erken kovuşturma aşamasındaki keşif işleminin sonucuna kadar TTK’ya devredilmemelidir. Madenin güncel ve geriye dönük en az 5 seneyi içeren haritası temin edilmeli, kağıt üstündeki haritanın gerçek duruma uygun olup olmadığı saptanmalıdır. Madende bulunan sensörler ve nitelikleri saptanmalı, sensör verilerinin ne şekilde takip edildiği belirlenmelidir. Bu kapsamda ve ötesinde, madende alınan herhangi bir işçi sağlığı önlemi var ise neler olduğu ve ne şekilde kayıt altına alındığı saptanmalı, bu saptama doğrultusunda bütün kayıt ve veriler ilgili olarak arama – el koyma kararı verilmeli, bu veri ve kayıtlara el konulmalıdır. Madende metan gazı ölçümleri yapılıp yapılmadığı ve yapılmakta ise bu ölçümlerin ne şekilde kayıt altına alındığı saptanmalı, bu saptama doğrultusunda bütün kayıt ve veriler ile ilgili olarak arama el koyma kararı verilmeli, bu veri ve kayıtlara el konulmalıdır. Madende metan drenajı yapılıp yapılmadığı, yapılmakta ise ne şekilde yapıldığı, kullanılan ekipmanın niteliği saptanmalı; metan drenajı yapılmakta ise drenaja ilişkin tutulan bütün kayıt ve veriler ile ilgili olarak arama – el koyma kararı verilmeli, bu defter ve kayıtlara el konulmalıdır. Teknik nezaretçi defterleri, daimi nezaretçi defterleri, top atım defterleri, gaz ölçüm kayıtları başta olmak üzere madenin işleyişine dair kayıtları içeren bütün defter ve belgeler ile ilgili olarak arama – el koyma kararı verilmeli, bu defter ve kayıtlara el konulmalıdır. Havalandırma projeleri ile elektrik projeleri başta olmak üzere madene ait bütün projeler ile ilgili olarak arama  el koyma kararı verilmeli, bu belge ve kayıtlara el konulmalıdır.” (İŞÇİ SENDİKA SERVİSİ)

 

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

Odaları gözetleyen kameraları kıran tutuklu kadınlara ceza

SONRAKİ HABER

Fırat Üniversite’sinde Sağlık-Sen’den ücret adaletsizliği eylemi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa