Kime göre, neye göre serbestlik?

Eren Aynacı (Ahmet Adnan Saygun Lisesi 9.sınıf öğrencisi): Okulumuzda kıyafet yönetmeliğinin değişmesiyle tam bir karmaşa oluştu.İlk günlerde okulumuzda kız arkadaşlarımıza baskılar arttı. Bize renkli pantolon giymemizin bile yasak olduğunu söylediler. Aynı zamanda araya giren üniversite sınavında Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi soruları da oldukça tepkimizi çeken bir konu oldu.
Sevil Uçar (Ahmet Adnan Saygun Lisesi 9.sınıf öğrencisi): Dine inanan, inanmayan, farklı inançlara sahip milyonlarca insan var ülkemizde. Din kişiye özeldir ve üniversite sınavında sorulan diğer sorular gibi nesnel değildir. Bazı arkadaşlarımız Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi sorularının sorulmasını normal karşılıyorlar. Evet, iktidarın dayatmasını, ülkemizdeki diğer tüm inançları yok sayarsak öyle. Ancak içinde bulunduğumuz durum kesinlikle iç açıcı değil. Araştırmayan, baştaki ne derse kabullenen, sorgulamadan yönetilmeye alışmış bir gençlik istiyorlar. Ancak biz öyle olmayacağız.
Bilge Çelik (Ahmet Adnan Saygun Lisesi 10.sınıf öğrencisi): Yeni kılık kıyafet yönetmeliği sözde tek tipleştirmeye karşı olduğunu söylüyor. Ancak durum hiçte öyle değil. Biz kız öğrencilere her şey yasak. Bizi kendimizi tamamıyla gizlememiz isteniyor. Sözde tek tip kalktı ama başka bir tek tip başladı. Keza üniversite sınavında din sorularının sorulması da başka bir olay. Tabii ki birbirlerinden bağımsız değiller sonuçta biz gençler üzerinde yapılan aynı politikanın oyunları bunlar. Biz de imza toplayarak okulumuzdaki tepkileri birleştirdik.
Yaren Ergün (Ahmet Adnan Saygun Lisesi 10.sınıf öğrencisi): İktidarın ideolojik politikasını destekleyen, kadını kapatan, kısıtlayan, öteleyen, yönlendirmeye çalışan politika uygulanıyor. Özellikle de biz gençler üzerine… Tek tipleştirmenin başka bir yönünü görüyoruz.
Şule Döğer (Ahmet Adnan Saygun Lisesi 9.sınıf öğrencisi): Yeni uygulamaya koyulan kıyafet yönetmeliği okulumuzda oldukça tepki oluşturdu. Öğretmenlerimiz bize giydiklerimizle yanlış şeyler yapıyormuşuz gibi davranıyorlar. Oysa giydiklerimiz sıradan, günlük kıyafetler… Ne giysek de tepki görmeyiz diye düşünmek oldukça sıkıcı. Okul olarak tepkimiz aynı ve bunu topladığımız imzalarla da göstermiş olduk.
Emine Acar (Ahmet Adnan Saygun Lisesi 9.sınıf öğrencisi): Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi sorularının üniversite sınavında sorulmasının doğru olduğunu düşünmüyoruz. Çünkü okulumuzda, çevremizde, her yerde farklı inanca ve mezheplere sahip insanlar varken bu konuyu tartışıyor olmak bile bana zaman kaybı olarak geliyor. Yine eğitim sistemi değişiyor, içerikler değişiyor ama bize sorulan tek bir soru bile yok ne istediğimize dair.