İzmir Barosu Genel Kurulu'nun ilk günü sona erdi

İzmir’de avukatlar yeni baro yönetimini belirlemek ve mesleki sorunlarını tartışmak için bir araya geldi. İzmir Barosu 2022-2024 Olağan Genel Kurulu Kültürpark Celal Atik Kapalı Spor Salonu’nda gerçekleştirildi. Kurul iki gün sürecek.

12 bin avukatın kayıtlı olduğu İzmir Barosu’nun Genel Kuruluna avukatların katılımının düşük olduğu gözlendi. Yasal olarak yüzde 10'luk katılımın sağlanması için yaklaşık 5 saat beklenildi.

Genel Kurul’un ikinci gününde ise binlerce avukat, yeni başkan ve yönetim kurulu ile TBB Genel Kurulu’na katılacak İzmir Barosu delegelerini belirlemek için sandık başına gidecek. Beş liste ile girilen seçimlerde Çağdaş Avukatlar Grubu’nun adayı Av. Sefa Yılmaz, Cumhuriyetçi Avukatlar Grubunun iki ayrı listesinde adaylardan biri Av. İlke Erol, ikincisi ise Av. Ali Barış Ercan, Mücadeleci Avukatlar Grubu’nun adayı Av. Tacettin Çolak, Avukat Hakları Grubu’nun adayı Av. Hüseyin Karako başkanlık için yarışacak. Seçimler 23 Ekim Pazar Günü saat 09.00-17.00 arasında Kültürpark Celal Atik Kapalı Spor Salonu’nda gerçekleşecek.

Genel kurul, saygı duruşu, İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından divan seçimiyle başladı.

“UMUDA VE HAKİKATE DAİR SÖZÜMÜZÜ SÖYLÜYORUZ”

Açılış konuşmasını İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel yaptı. İnsan hakları, hukuk devletini demokrasiyi ve cumhuriyetin ilkelerini savunduklarını söyleyen Yücel, “Ezilenin kimliğine değil kendisine odaklanan bir bakış açısıyla, İzmir Barosu’nu Türkiye’nin kutup yıldızı haline getirmek için söz vermiştik. Geçen 4 yıldan sonra bu sözü tutuyor olmanın gururunu yaşıyoruz” diye konuştu.

Hükümetin politikalarını eleştirdikleri için haklarında açılan soruşturmaları hatırlatan Yücel, “İşimizi yapmaya odaklandık. Hakkımızda açılan soruşturmalar göğsümüze taktığımız gurur madalyaları oldu. Çünkü bu ülkede umuda, hakikate dair ne varsa bu sözleri söylemenin baroların görevi olduğunu biliyoruz” dedi.

“HUKUKUN SİYASETİNİ YAPIYORUZ”

“Siyaset yaptınız” diyenlere cevap veren Yücel, “Evet yapıyoruz, hukukun siyasetini yapıyoruz. Eğer hak ihlalleri karşısında muktedire söyleyecek sözünüz yoksa, bu ihlallerin kaynağına karşı mücadele edecek gücünüz yoksa İzmir Barosu yönetiminde işiniz yok demektir. Sesi olmayanın sesi, sözü olmayanın sözü, ezilenin ve hak iddia edenin hak arayıcısı olamıyorsanız İzmir Barosu yönetiminde işiniz yok demektir. Barolar, elbette ki siyaset yapacak, hukukun siyasetini yapacaklar, meslektaşlarının hak ve refahı için mücadele edecekler” diye konuştu.

4 yıllık görev sürecinde; ülkenin sorunlarını, demokrasi, hukuk devleti için mücadele ettiklerini söyleyen Yücel, “Hukuk devleti, demokrasi, insan hakları için verilen mücadele aynı zamanda avukatların hakları için verilen mücadeledir. Bu anlayışla mücadele ettik. Asla teslim olmadık, vazgeçmedik, biat etmedik, etmeyeceğiz” dedi.

Açılış konuşmasının ardından 2 buçuk yıllık faaliyet raporu okundu.

SANSÜR YASASINA AVUKATLARDAN TEPKİ

Rapordan sonra listelerdeki yönetim kurulu ve TBB Genel kurulu adayları söz aldı. Çıkan adaylar neden aday olduklarını açıklamadı.

Daha sonra söz alan avukatlardan biri, yapılan konuşmaların sadece iç tartışma olduğunu Türkiye’nin birçok sorunu olduğunu söyledi. Sansür yasasına değinene avukat, “Türkiye çok antidemokratik uygulamalar içerisinde. Basın yasası çıktı. Bu yasada bütün özgürlükler kısıtlanıyor. Buna karşı ne yapılmalıdır, bunları konuşmalıyız” dedi.

TUTUKLU AVUKATLARA SELAM GÖNDERİLDİ

Ayrıca yapılan konuşmalarda, mesleki faaliyetlerinden dolayı tutuklu bulunan Selçuk Kozağaçlı ve Can Atalay’a selam gönderildi.

Avukatların sosyal, özlük ve ekonomik sorunlarını anlatan bazı avukatlar, mesleki sorunlarının ülke gündeminden bağımsız olmadığını, avukatlık mesleğinin insan hak ve özgürlüklerini savunmak olduğunu ve bunun için mücadele edeceklerini ifade etti. Genç avukatların ekonomik sıkıntıları ve staj sorunlarının dile getirildiği konuşmalarda, mesleki sorunlarına ilişkin avukatlar çözüm istedi.

“KADIN, YAŞAM, ÖZGÜRLÜK DEMEKTEN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ”

Özgürlük için Avukatlar Derneği adına söz alan Aryen Turan, Aysel Tuğluk nezdinde hasta tutuklarının durumuna değinerek, derhal serbest bırakılmalarını talep etti. HDP İzmir İl binasında katledilen Deniz Poyraz’ı anan ve kadın mücadelesine vurgu yapan Turan konuşmasını “Jin jiyan azadi” sloganı ile bitirilince salonda kısa süreli tartışma yaşandı.

Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) adına konuşan Nazlı Akın ise ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı ve ÇHD üyeleri Barkın Timtik ile Oya Aslan’ın tutuklu bulunduğu dosyanın 7-8-9-10-11 Kasım’da yapılacak duruşmaya çağrı yaptı. Gerginliğe neden olan slogana ilişkin de Akın, “Kadın, yaşam, özgürlük demekten asla vazgeçmeyeceğiz” dedi.

Avukatların konuşmasından sonra kurula kısa bir ara verildi.

Aradan sonra söz alan İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel, “Burası İzmir Barosu’nun özgür kürsüsü, genel kurul. Burada her meslektaşımız şiddete yönelmediği sürece kendisine ait her düşünceyi açıklamakta özgürdür. İfade özgürlüğü bu anlama gelir. Kadın, yaşam, özgürlük demeye her zaman devam edeceğiz” dedi. Yücel daha sonra kendisine yöneltilen eleştirilere cevap verdi.

“TARAFSIZ YARGI, DEMOKRASİ, ÖZGÜRLÜK VE ADALET İSTİYORUZ”

Daha sonra aday konuşmalarına geçildi. İlk olarak söz alan Çağdaş Avukatlar Grubu’nun adayı Av. Sefa Yılmaz, “Halkın yarısının asgari ücretle yoksulluk sınırı altında yaşadığı, büyük bir ekonomik kriz neticesinde açlık ve sefaletin kol gezdiği, avukat intiharlarının, işçi ölümlerinin, mülteci meselesinin, seçme ve seçilme hürriyetinin, kayyumların, KHK'lıların, ihraç akademisyenlerin, çevre katliamlarının, kadın ölümlerinin, çocuk tacizlerinin, devlette cemaat örgütlenmelerinin, laik devlet düzenine yönelik saldırıların gündemde önemli bir yer kapladığı bir süreci yaşıyoruz” dedi. “Bizler, Soma'da, Ermenek'te, Bartın'da iş cinayetlerinde katledilen maden emekçilerinin avukatlarıyız. Bizler, Gezi'nin ve Gezi direnişçilerinin avukatlarıyız. Bizler, erkek cinayetlerinde katledilen Emine Bulut'un, Özgecan Aslan'ın, Pınar Gültekin'in ve öldürülen yüzlerce kadının avukatlarıyız. Halkın avukatlığını yapan Selçuk Kozağaçlı'nın, Can Atalay'ın, Dört Ayaklı Minarenin önünde katledilen barışın sesi Tahir Elçi'nin dostlarıyız. Sahip olduğumuz donanımın, en önemlisi emeğimizin karşılığı olan, hak ettiğimiz koşullarda yaşamak ve mesleğimizi sürdürmek istiyoruz. Bağımsız ve tarafsız yargı, özgürlük, demokrasi, adalet istiyoruz. Hiçbir karanlığa vazgeçmeyeceğimizi, yeniden haykırıyoruz; teslim olmayacağımızı, biat etmeyeceğiz” diye konuştu.

“AVUKATLAR EKONOMİK KRİZ ALTINDA EZİLİYOR”

İkinci söz alan Mücadeleci Avukatlar Grubu’nun adayı Av. Tacettin Çolak da çok baro yasasını eleştirdi. “Baroda bir yönetim krizi var. Biz söylediğimiz her sözün arkasındayız. Yeni biz ses, yeni bir soluk getirmek için adayız” dedi.  Daha sonra söz alan ikiye ayrılan Cumhuriyetçi Avukatlar Grubun adaylarından Av. İlke Erol, “Ülkede yaşananlara ve hukuk sistemine karşı ortak açıklama yapmak istedik ama burada yaşananlar buna izin vermedi. Meslektaşlarımız ağır ekonomik kriz altında eziliyor, bizim acilen çözüm bekleyen sorunlarımız var. Mesleğe faydalı olacak bütün adımları atmak istiyoruz” diye konuştu.

“AVUKATLARIN TÜM SORUNLU ACİLEN ÇÖZÜLMELİ”

Avukat Hakları Grubu’nun adayı Av. Hüseyin Karako ise avukatların ve stajyer avukatların sorunlarını anlatarak, 48 yıldır avukatlarının mesleki sorunun aynı devam ettiğini ve hâlâ çözülemediğini söyledi. 10 yıllık avukatların ekonomik sorunlardan dolayı bürolarını kapatmak zorunda kaldığını ve KPSS’ye hazırlandığını anlatan Karako, avukatların tüm sorunlarının acilen çözülmesi gerektiğini dile getirdi.

Son olarak konuşan Cumhuriyetçi Avukatlar Grubunun ikinci adayı Av. Ali Barış Ercan da birçok soruna değindi. Ercan, tüm sorunlara çözüm için aday olduklarını anlattı.

Genel kurul önerge oylamalarıyla sona erdi. (İzmir/EVRENSEL)