“Tente faciası” davasında tanık: Cenaze imamı ben anons yaptığımda beni durdurdu
Ataköy’de 3 kişinin öldüğü, 45 kişinin yaralandığı 'Tente faciasına' ilişkin davada tanık temizlik görevlisi tente esnediğinde uyarıda bulunduğunu İmam Mustafa Çiçek’in kendisini durdurduğunu söyledi.
Fotoğraf: DHA
Bakırköy Ataköy 5. Kısımda Ömer Duruk Cami'nde 2017 yılında 3 kişinin hayatını kaybettiği ve 45 kişinin yaralandığı 'Tente faciasına' ilişkin 4 tutuksuz sanık imamın "Taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma" suçundan 15'er yıla kadar hapis istemiyle yargılandığı davada, tanıklar dinlendi. Camiinin temizlik görevlisi olan tanık Ali Rıza Mülayim ifadesinde "Tente esnediğinden ben cenaze yakınlarına boş alanlarda saf tutmaları için anons yapıyordum. Ancak tam o sırada cenaze imamı sanık Mustafa Çiçek, 'Sen ne diyorsun' diyerek mikrofonu aldı ve 'Arkadaşlar hemen burada saf tutalım birkaç dakika içinde kılar çıkarız' dedi" diye konuştu.
Bakırköy 14. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya tutuksuz sanıklar Adem Karabey, Faruk Yazar, Mustafa Çiçek, ve Mustafa Kavukluoğlu katılırken taraf avukatları da duruşma salonunda hazır bulundu.
"HEMEN BURADA SAF TUTALIM BİRKAÇ DAKİKA İÇİNDE KILAR ÇIKARIZ"
Duruşmada tanık olarak dinlenen camiinin temizlik görevlisi Ali Rıza Mülayim ifadesinde "Sabah camiye girdiğimde tentelerin biraz esnediğini gördüm. Cami derneğinin görevlisi Osman Demirkaya'yı aradım. Bana ekiplerin geleceğini söyledi. Kendisi de geldi. Elimizde mevcut olan şeritleri çekmeye başladık. Ses sistemi ile orada bulunan insanları uyarmaya başladık. Tente altının riskli olduğunu, boş alanlarda durulması gerektiğini söyleyerek anons yaptık. Bu anonsu belli aralıklarla yaptık. Adem Karabey'de uyarılara devam etti. Namaz vakti yaklaştığında amirin Adem Karabey ve Faruk Yazar kendilerinin namaza gideceğini, benim namaza katılmamamı ve anonsa devam etmemi söylediler. Uyarılara ses sistemiyle belli aralıklarla devam ettim. Cenazelerin olduğu yere geldim. Mikrofonu alarak cenaze yakınlarına namaz için boş alanda saflarımızı oluşturalım diye anons ettim. Tam o anda yaşlı olan cenaze imamı 'sen ne diyorsun' diyerek mikrofonu aldı ve 'arkadaşlar hemen burada saf tutalım birkaç dakika içinde kılar çıkarız' dedi. Anonslarla ilgili 'Bir iki dakika kılar çıkarız' dendiğini insanlar da duydu. İnsanlar tepki gösterdi" dedi. Mahkeme başkanı tanığa sanıklardan hangisinin bu sözü söylediğini sordu. Tanık Mülayim'de sanık Mustafa Çiçekçi'yi teşhis etti.
İfadesinin devamında tanık Mülayim şunları söyledi, "Cenaze namazları kılındı. İlk cenaze kapıya doğru çıktı. İkinci cenazeyi alan olmayınca kapıda bir sıkışma olduğunu düşündüm ve o tarafa yürüdüm. Çat diye sesini duydum. Gücümün yettiği kadarıyla tentenin altını boşaltın diye bağırdım. Kendimde koşmaya başladım. Bana iki parmak mesafeyle ana direk yere düştü, yaralanmadım. Şok geçirdim. Ne yapmam gerektiğini düşündüm. Elektrik kabloları vardı. Yerler ıslaktı. İnsanlar elektriğe kapılmasın diye camiye doğru koştum ana şalteri indirdim" diye konuştu.
“BANA HİÇ KİMSE 'BURADA NAMAZ KILDIRMA TEHLİKE ARZ EDİYOR' DEMEDİ"
Tanık beyanlarına karşı söz verilen sanık Mustafa Çiçek, "Tanığın ifadelerinin birçoğunda yanlışlık var. Cenaze imamları olarak Mustafa Kavukluoğlu'yla camiye geldik. Bana hiç kimse burada namaz kıldırma tehlike arz ediyor demedi. Anons duymadım. Bana namazı çabucak kıldır çık dediler. Adem Karabey ve Osman Demirkaya dedi. Musalla taşının olduğu yere tek bir şerit çekildi. Tanıkta oradaydı, elinde mikrofon vardı. Mikrofonu alarak namazı kıldırıp çıkacağız dedik. Birinci cenaze namazı kılındı, prosedür tamamlandı. İkinci cenazenin cemaati azdı. Onunda namazı kıldırıldı. Tam kapının oraya geldik, olay meydana geldi" dedi. Mahkeme duruşmaya katılmayan tanıkların zorla getirilmelerine karar vererek eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
İDDİANAMEDEN
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, kılınan cenaze namazının akabinde cemaatin altında bulunduğu tentenin çöktüğünü belirterek, şüphelilerden Mustafa Kavukluoğlu ve Mustafa Çiçek'in anonslarla uyarılar yapılmasına ve etrafı çevrilmesine rağmen cemaati tentelerin altında topladığını iddia ediliyor. Şüpheliler Adem Karabey ve Faruk Yazar'ın ise Diyanet İşleri Başkanlığı Görev ve Çalışma Yönergesi'nden kaynaklanan yükümlülüklerine aykırı hareket ederek dikkat ve özen yükümlülüklerini ihlal ettikleri ve bu suretle tipik neticeye neden olduklarının değerlendirildiği ifade ediliyor. İddianamede, şüpheliler Adem Karabey (47), Faruk Yazar(35), Mustafa Çiçek (50) ve Mustafa Kavukoğlu (34) "Taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma" suçundan 2'şer yıldan 15'er yıla kadar hapsi talep ediliyor. (İstanbul/DHA)