Öğretmenlerden sendikalara ÖMK çağrısı: İş yerlerinde ortak mücadele örgütlenmeli

Damla KIRMIZITAŞ
Ankara

Öğretmenlik Meslek Kanunu'na (ÖMK) karşı öğretmenler, Eğitim Bir Sen’in tabandan gelen baskı nedeniyle eylem kararı aldığını ifade ederken, ortaklaşan 14 eğitim sendikasının yarattığı umudun iş yerlerine taşınması gerektiğine vurgu yaptı.

19 Kasım’da yapılacak olan uzman öğretmenlik ve başöğretmenlik sınavı yaklaşırken öğretmenlerin ÖMK’ye ve sendikaların tutumuna tepkileri sürüyor.

14 eğitim sendikası, 2 Kasım için ortak grev çağrısında bulunurken öğretmenlerin "ÖMK’nin mimarı" olarak adlandırdığı Eğitim Bir Sen, ÖMK’nin düzenlenmesi için 1 Kasım’da ilk ders saatine girmeme kararı aldığını duyurdu.

Öğretmenler ile sendikaların ÖMK’ye dair tutumunu konuştuk.

KARİYER DEĞİL İYİ ÜCRET İSTİYORLAR

Ali Şir Nevai Ortaokulunda öğretmenlik yapan Sultan Saygılı, ÖMK’nin ilk çıktığı zamandan beri öğretmenler açısından çok şeyin değiştiğini belirtti.

Bütün sendikaların itiraz örgütlemek için bir çalışma yürütmediğini söyleyen Saygılı, “Öğretmenlerin hayat pahalılığı karşısında giderek yoksullaşmış, uzmanlık ile vadedilen ücretin bile önemli olduğunu düşünerek öğretmenlerin çoğunluğu sınav başvurusu yaptı. Yaz tatili başında öğretmenler belgelerini göndererek başvurularını tamamladılar. ÖMK'de çıkacak konuları görünce şok oldular, çünkü kendi alanlarına ilişkin soruların sorulacağını düşünüyorlardı. İlk başta, ‘Uzmanlaşıyoruz işte, 2 bin lira ücret alacağız’ derken şimdi işin boyutu değişti. Aslında herkesin ortaklaştığı nokta ise geçinebilecek bir ücretti. Ama şu bir gerçek; sendikalı, sendikasız hiçbir öğretmen ÖMK’yi doğru bulmuyor ama ücretlerinin de iyileştirilmesini istiyorlar” dedi.

"SENDİKALARIN ORTAKLAŞMASI UMUDU YEŞERTTİ"

Eylemlilik noktasında öğretmenlerin çekimser tutumda olduğunu söyleyen Saygılı, “Sınav çok kolay olacak diyerek Bakan, İlçe Milli Eğitim Müdürleri tarafından sınava girilmesi için bir ortam hazırlanıyor. Uzmanlık meselesine dönüştürmeden ‘Bak, az da para değil’ deniliyor. Haliyle öğretmenler de eylemlilikte bulunmak yerine sınava girmeyi, girmezse herkesten daha az ücret alacağını düşünüyor. Eğitim alanında yetkili sendika Eğitim Bir Sen, ÖMK'ye hazırlık için destek vermiş, itiraz etmemişti. Bugün artan hayat pahalı ve maaşların erimesi karşısında Eğitim Bir Sen’e üye öğretmenlerde bir tepki söz konusu. Artık bir beklenti yok. 'Diğer sendikalar bir araya gelmişse, ortak bir çalışma yürütüyorsa ve bunun liderliğini yetkili sendika yapmıyorsa bu sendikanın işlevi bitmiştir' diyorlar. ‘Madem yetkili sendikasınız o zaman sesimizi duyun’ diyorlar. Ses çıkarmayan öğretmenler ses çıkarmaya da başlıyor. 'Sendika yanımda değil o zaman neden sendikalı olayım' diyorlar haklı olarak. Bu nedenle toplu istifalar konuşuluyor Eğitim Bir Sen'den. Bundan tepkilerden kaynaklı olarak da  Eğitim Bir Sen'de 1 Kasım’da ilk derse girmeme kararını açıkladı. Henüz Türk Eğitim Sen’den hiç ses yok, bu sendikada örgütlü öğretmenler halen bekleyişte. 'Niye bu kadar sessiz sendika' diyorlar. Eğitim Sen’de de benzer durumlar vardı. Sendikanın üstten aldığı tutum tabanla uyuşmadı. Üyeleri bu sürece dahil etmek ve buradan bir yol haritası çizmek önemliydi. Asıl iş yerlerinde, sendikası ne olursa olsun ya da sendikasız olsun buralardan örgütlenerek karar almak gerekliydi. Öğretmenler başta umutsuzdu ve sendikaları ortak tutum almaya çağırıyordu. Ama sendikaların ortaklaştığını görünce ve yetkili sendikanın da eylem kararı alması öğretmenlerin umudunu yeşertti. Asıl olan buraya bakmak, öğretmenlerin umudunun beslendiği yeri görmek” dedi.

"ÖĞRETMENLER EKONOMİK NEDENLERLE SINAVA GİRİYOR"

Borsa İstanbul Mehmet Akif Ersoy Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde öğretmenlik yapan Yurdagül Çabat, öğretmenlerin önemli bir kısmının sınava salt ekonomik sebeplerden katıldığını aktardı.

Öğretmenlerin neredeyse açık sınırına yakın ücret aldıklarını belirten Çabat, "En yüksek kademede bir öğretmenin aldığı maaş 11 bin lira dolaylarında. Bu da vergi dilimine giriyor ve o ücreti de alamıyor. Tamamen ücret nedeniyle bu sınava giriyorlar ve çok kızgınlar. Sınavların doğru olmadığını söylüyorlar. Yaz boyunca izletilen videoları neden izlediklerini, videoların alakasız olduğunu ve eğitime nasıl bir katkı sunacağını söylüyorlar” dedi.

İŞ YERLERİNDE BİRLEŞİK MÜCADELE

Öğretmenlerin ÖMK’ye gösterdiği tepkilerin sendikaların tutumunu gün yüzüne çıkardığını vurgulayan Çabat, “Özellik Türk Eğitim Sen ve Eğitim Bir Sen’e olan tepkiler giderek artıyor. Tepkilerden sonra eylem kararı alan Eğitim Bir Sen'i öğretmenler gerçekçi bulmuyor. Alay ederek, bunun bir karşılığının olmadığını söylüyorlar. Çünkü bu sendikaların öğretmenler için için mücadele ettiklerini düşünmüyorlar. Sendikaların bir araya gelerek eylemlilik koyması çok önemli. İş yerlerinin talebi de bu: İş yerinde birleşik bir mücadele. Sendikalar bir araya gelsin, haklarımız için mücadele etsin. 14 sendikanın bir araya gelmesi ve eylem kararı alması öğretmenleri umutlandırdı. İş yerlerinde de birleşmeyi sağlamak, ortak çağrılar ve eylemler yapmak; merkez yönetimleri, temsilcilikleri, şubeleri zorlayarak kalıcılaştırmak önemli” diye konuştu. 

"ORTAK MÜCADELE ÖRGÜTLEMEKTE GEÇ KALINDI"

Mehmet Hikmet Ayberk İlkokulunda öğretmelik yapan Murat Durmuş, ÖMK’nin yasalaşması sürecinde birleşik ortak bir mücadelenin örgütlenemediğini belirterek, “Eğitim Bir Sen, üyesi öğretmenleri ders programlarını ayarlayarak, okullardaki yönetim kadrosuna ayarlayarak ya da buna benzer davranışlar sergileyerek tutuyor. Ama bu hocalar da ÖMK’ye karşı tepkili. Doğru bulmuyorlar. Ama ortak eylem konusunda bir hareket göstermiyorlar. Arafta kalmışlar. Bir yandan hakları için bir şey yapmak istiyorlar ama bir yandan da korku ve endişe halindeler. Sendikanın yandaşlığına sığınma durumu da var.  Ekonomik olarak öğretmenler zor durumda. Eğitim ödeneği verildi. Geçen yıla göre sadece yüzde 5,6 oranında artış var enflasyon bu haldeyken. Sendikaların birleşmesi bir umut yarattı ama geç kalındığını düşünüyorum” dedi.