31 Ekim 2022 03:05

Temizlik İşçisi Birgül: Her şeye zam geldi, bir maaşıma gelmedi!

Temizlik İşçisi Birgül, yüksek yerlere çıkıyor, ağır şeyler kaldırıyor, 11. katın camını siliyor. Ancak emeğinin karşılığını alamıyor. Birgül “Her şeye zam geldi ama bir maaşıma gelmedi” diyor.

Fotoğraf: Pixabay

Paylaş

Kıvılcım EFTELYA
Malatya

Temel gıda ürünleri… Faturalar… Ev kiraları… Tepeden tırnağa gelen zamlar vatandaşın belini bükmeye devam ederken açıklanan son raporlar da vatandaşın alım gücünün nasıl düştüğünü ortaya koyuyor. Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu ekim ayında; dört kişilik bir ailenin açlık sınırının 8 bin 223 TL, yoksulluk sınırınınsa 24 bin 513 TL’ye yükseldiğini açıkladı. Yoksulluk artmaya devam ederken kadınlar da bu yoksulluğun can yakıcı halini yaşıyor. Bir yandan ev içi işlerle ilgilenen kadınlar, bir yandan da güvencesiz işlerde çalışarak geçimini sağlamaya çalışıyor.

"FITIĞIM VAR, 11. KATIN CAMINI SİLİYORUM"

Onlardan biri de 20 yıldır temizlik işçiliği yapan Birgül. Birgül, haftalık 5-6 evin temizliğini düzenli olarak yapıyor. Başka evlere temizliğe gittiği için, kendi evinin temizliğine yetişemediğini söylüyor. Birgül çalışma koşullarını şöyle özetliyor: “Yüksek yerlere çıkıyorum, ağır şeyler kaldırıyorum. 11. katın camını çıkıp siliyorum, hayati tehlikem var. Ağır şeyleri kaldırıyorum. Buzdolabı olsun, kanepe olsun, koltuk olsun… Bir kadın olarak bana fazla geliyor. Benim belimde hem fıtık var hem de kemik kayması var. Hastaneye gidemiyorum güvencem olmadığı için. Ağrılarla tek başıma mücadele etmeye çalışıyorum.”

Birgül maaşının yetmediğini söyleyerek “Her şeye zam geldi ama aldığım ücrete zam gelmedi.” diye de ekliyor.

"ÇOCUK SINAVA HAZIRLANIRKEN ÇALIŞACAK"

Annesi ve çocuğuyla birlikte yaşadığını söylüyor Birgül: “Geçinmem mümkün değil. Evim kira. Babam vefat edince anneme bir maaş kaldı, onunla ancak geçinebiliyoruz. Çocuğum bu yıl üniversite sınavına girdi ama istediği bölüm gelmedi. Tekrar hazırlanacak. Müzik öğretmenliği istiyor. Geçen yıl kursa göndermiştim ama bu yıl kursa gönderebilme imkanım yok. Kendisinin işe girmesi, çalışması gerekiyor biraz. Hem çalışıp hem de sınava hazırlık yapacak” diyor. Gıda ürünlerine gelen zamlarla günlük olarak tek çeşit yemek yapabildiğini anlatıyor Birgül: “İki yılda bir kilo et ya yeriz ya yemeyiz. Daha önceden tavuk alabiliyorduk, şu an tavuk da alamıyoruz. Tavuk da çok pahalı. 2-3 ayda birazcık tavuk alıyoruz. Meyveyi çok az alabiliyoruz. Her tür meyveyi zaten alamıyoruz. Pazara gidiyoruz, dolaşıyoruz. Bir çeşit meyve, ya bir elma ya bir kilo üzüm alabilirsek alıyoruz. Yani öyle fazla da değil.”

Sigortasız bir şekilde çalışmaktan yakınıyor Birgül: “Tek beklentim sigortam olmasıydı. İyi kötü kendimi geçindirebiliyorum ama sigortam olmadığı için elim tutmayınca ne yapacağım? Bir güvencem olsun isterdim. Devletten de isterdim, gittiğim işlerde de isterdim. Hani gittiklerimize desek ki ‘Sigorta yap’, ‘Gelme, ben sana hem sigorta parası hem de ücret veremem’ diyecekler.”  Son olarak ücretinin biraz daha fazla olmasını istediğini söyleyen Birgül “Bu kadar emek çektiğime göre ücretimin en azından asgari ücret ya da asgari ücretin biraz üzerinde olmasını isterim. Çünkü ev işleri hayati tehlike taşıyor” diyor.

ÖNCEKİ HABER

Kraliçe Shakespeare Hollanda’da!

SONRAKİ HABER

İşsizler servisi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa