04 Kasım 2022 04:17

Şişecam işçisi: Kârdan payımızı istiyoruz

"Biz cam işçileri hakkımız olan promosyon ve ek zam dahil, bütün şartlarımızın düzeltilmesini, insanca çalışacağımız ve yaşayacağımız koşulları istiyoruz."

Fotoğraf: Şişecam Basın Bülteni

Paylaş

Şişecam işçisi
Lüleburgaz

Şişecam cam sektöründe dünya üçüncülüğünde ve Avrupa birinciliğinde yerini korumaya devam ediyor. Tabii ki bizim emeğimizin üstünden.

Kartı basıp turnikelerden geçerken, “Dünyada ilk 3’e giriş kapısı” diye her yere yazılan yazılarla başlıyor mesaimiz! Kapıyı açtığımızda yoğun çalışmanın ve üretimin 7/24 devam ettiği bir alana giriyoruz. Gecenin kör saatlerinde “Bu 8 saat nasıl geçecek” diye birbirimize soruyor ve “Allah belasını versin bu sistemin” diyerek öfkemizi bir nebze de olsa hafifletmeye bazen de öfkemize öfke katmaya devam ediyoruz. Bu kapı, işte böyle bir kapı!

Şişecam patronunun “Dünyada ilk 3’e giriş kapısı” diyerek övündüğü kapıyı açtığımızda, bizleri sömürerek elde edilen kârların kapısını açmış oluyoruz.

DEVASA KÂRI MAİLLE DUYURDULAR

Şişecam Genel Müdürü Görkem Elverici Beyefendi’nin geçen gün tüm Şişecam çalışanlarına attığı maili okuyunca, kâr oranlarının ne kadar arttığını ve biz Şişecam işçilerinin nasıl acınası bir durumda olduğumuzun kanıtını net olarak anlıyoruz!

Şöyle yazmış beyefendi;

“Değerli çalışma arkadaşlarım. Dünya ve Türkiye’de makroekonomik ve jeopolitik dalgalanmaların hüküm sürdüğü 2022, barındırdığı tüm zorluklara rağmen Şişecam’ın dönüşüm gücü, sürdürülebilir değer yaratan yatırım ve uygulamalarıyla hedeflerine başarıyla yürümeye devam ettiği bir yıl oluyor.”

Bizlerin emeği ve alın teriyle 2022 yılı başarıyla devam ediyormuş. Yani bizleri sömürerek, sırtımızdan derimizi alarak gece gündüz demeden çalıştıran Şişecam patronu, kârlarına bir yenisini ekleyerek başarıya koşuyor. Ve devam ediyor bizleri sömürerek yapılan başarı öykümüzle, yazdığı mailine:

“30 Eylül 2022 tarihli finansal sonuçlarımıza göre dokuz aylık gelirlerimiz 66.2 milyar TL seviyesine ulaşırken, Türkiye’den ihracatımız 871 milyon dolar olarak gerçekleşti. Türkiye’den yapılan ihracat ile Türkiye dışı üretimden satışlarının toplamını ifade eden uluslararası satışlarımızın konsolide satışlar içindeki payı ise yüzde 63 seviyesinde oldu. 9 ayda 4.3 milyon ton cam, 3.6 milyon ton soda külü ve 3.4 milyon ton endüstriyel ham madde üretimi gerçekleştirdik.”

YA BİZİM PAYIMIZA DÜŞEN?

Beyefendilerin bu maili yazdıkları bilgisayar/tablet/telefonların bile bizim emeğimizle alındığını, bindikleri arabalardan, oturdukları evlerden, gittikleri lüks tatillerden tutalım da içtikleri kahveye, suya, yedikleri yemeğe, çocuklarını okuttukları okullara kadar hepsinin bizim emeğimizle yapıldığını biliyoruz!

Şişecam her dönem kârına kâr katarken bu kârları yaratan biz Şişecam işçileri ne durumdayız dersiniz?

TÜİK enflasyonu zamlarını alıp, ay sonunu güç bela getirmeye çalıştığımız, derdimize her gün bir yenisinin eklendiği, çocuklarımızın okul masraflarından tutalım da en ufak bir market alışverişine kadar içinden çıkılmaz ve çoğumuzun borçlarla döndürmeye çalıştığı bir durumdayız. Her geçen gün artan üretimden ve kâr oranından payımıza düşen yoksullaşmayı bırakın, açlık seviyesine ulaştığımız kötü yaşam şartlarımız, ağır iş koşulları, patronun baskıları, maaşlarımızın günbegün eridiği ve artık yeter dediğimiz bir nokta!

İŞ BARIŞI DA NE DEMEK?

Buradan çıkışın ne olduğu ise cam işçisi arkadaşlarımın dilinde: “Mücadele etmek şart...”

Evet mücadele şart! Başka yolu yok.

Burada mücadele etmek demişken sendikamızın başkanının geçen gün sendikal eğitimde söyledikleri geldi aklıma... Şöyle söylüyor başkanımız kısaca: “Promosyon gündemde ama alamayız çünkü yasa sadece kamu sektörüne var, özel sektöre yok diyor...”

Mücadelenin M’si yok bu söylemde! Tarihte altın harflerle yazılan ve gücünü tabanın hareketiyle ve mücadelesiyle alan sendikamızın başkanı, yasalara sığınmaya çalışarak, “Masada çözmeye çalışalım, iş barışı bozulmasın” sendikacılığıyla bizlerin mücadele azmini sönümlüyor.

Bu kâr oranlarıyla ve bizlerin yaşam şartlarının düştüğü koşullarda ne iş barışı ne yasası ne masası başkan! İşçi sınıfı yasalarla, masada ve iş barışı huzurunda hiçbir zaman hak alamamıştır. Her zaman mücadele ederek almıştır. Kristal-İş tarihinde de hep mücadele olmuştur ve böyle hak alınmıştır.

Bugün yaşadığımız kötü koşullar her geçen gün daha da kötüleşmeye devam ediyor. Biz cam işçileri hakkımız olan promosyon ve ek zam dahil, bütün şartlarımızın düzeltilmesini, insanca çalışacağımız ve yaşayacağımız koşulları istiyoruz! Şişecam’ın ettiği kârlardan payımızı istiyoruz. Bunun için ne gerekiyorsa yapmaya hazırız. Ve yapacağız da! Bu böyle biline.

ÖNCEKİ HABER

Aydın Efeler'de “Mavi Dil Hastalığı” tespit edildi: Aşı programına alınmalı

SONRAKİ HABER

Amasra’da madencilerin yıllık izinleri gasbediliyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa