06 Kasım 2022 05:27

Bütçe görüşmelerinde 'Okullarda 1 öğün ücretsiz yemek' tartışması: Muhalefet ‘bütçe’ istedi, AKP ‘Abartıyorsunuz’ dedi

2023 yılı bütçe görüşmelerinde "Okullarda bir öğün ücretsiz, sağlıklı yemek" için sunulan ek bütçe teklifleri AKP ve MHP'nin oylarıyla reddedildi.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

Paylaş

2023 yılı bütçesi Meclis Plan Bütçe Komisyonu’nda görüşülmeye başlandı. Görüşmeler 25 Kasım’a kadar sürecek. Komisyonda şu ana kadar Milli Eğitim Bakanlığı ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının bütçeleri görüşüldü. İki bakanlığın bütçe görüşmelerinde de Ekmek ve Gül’ün pek çok kadın derneği, veli derneği, mahalle inisiyatifleriyle birlikte “Okullarda bir öğün ücretsiz, sağlıklı yemek” hakkı için yürüttüğü kampanya talebi büyük yankı buldu.

Meclis açıldığında CHP, HDP, İyi Parti ve TİP, bu talebi Meclis kürsüsünde dile getirmiş ve dört parti de aynı konuda ayrı ayrı kanun teklifleri ve soru önergeleri vermişti. Kanun teklifleri AKP ve MHP oylarıyla reddedilirken, soru önergelerine ise henüz yanıt gelmedi. Bütçe görüşmelerinde de okullarda her öğrenciye bir öğün ücretsiz, sağlıklı yemek hakkı için Milli Eğitim ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının bütçesinden pay ayrılmasını isteyen muhalefet vekillerinin çocuk yoksulluğuna ilişkin verdikleri örnekler, AKP’li vekiller tarafından “Yok öyle bir şey, abartılıyor” gibi cümlelerle “yalanlanırken”, CHP, HDP, İYİ Parti tarafından verilen ek bütçe önerileri, tıpkı kanun teklifleri gibi AKP ve MHP oylarıyla reddedildi.

Okullarda bir öğün ücretsiz, sağlıklı yemek hakkı konusunda bütçe görüşmeleri sırasında yaşananları, AKP’li vekillerin tutumlarını, ek bütçe önerilerinin hangi gerekçeyle reddedildiğini CHP, HDP, TİP, İYİP vekilleri ve bu taleple çalışma yürüten Emek Partisinin Genel Başkan Yardımcısı Selma Gürkan sayfamızda değerlendirdi. 

KOÇYİĞİT: AKP-MHP HALKIN GERÇEK İHTİYAÇLARINI HİÇE SAYIYOR

HDP Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit: "Artan enflasyon, işsizlik ve geçim sıkıntısı yüzünden aileler çocuğuna beslenme koyamaz hale geldi. Yavan ekmekle çocuğu okula göndermek zorunda kalanlar var. Bu son derece temel bir sorun çünkü beslenme çağındaki çocukların yeterli besini alamaması insan hakları ve çocuk hakkı ihlalidir, anayasa ihlalidir. Bir çocuğun düzenli beslenmesi, sağlıklı bir çevrede büyümesi öncelikle devletin sorumluluğundadır. Ama maalesef AKP-MHP iktidarı bu sorumluluktan kendini azade tutan ve kulağını tıkayan bir pozisyonda.

Eğitimin en can yakıcı ve önemli sorunu budur. Birçok kadın örgütü, okul aile birlikleri, veli dayanışmaları da bunun ne kadar yakıcı bir sorun olduğunu çok başarılı bir biçimde duyurdu. Zaten yetersiz olan MEB bütçesi eğer iyileştirilecekse bu çocukların lehine ve aç kalmalarını engelleyecek şekilde olmalıydı. Plan Bütçe komisyonunda ek bütçe önergesi ile çocuklara bir öğün süt, temiz su, meyve sağlanmasına dikkat çektik. Ne yazık ki AKP-MHP oylarıyla reddedildi. Biz bunun peşini bırakmayacağız.

Bugün aileler geçim sıkıntısından çocuklarını okuldan alıp sanayiye veriyor ya da çocuklar yarım gün okuyup yarım gün tezgahlarda çalışıyor. Bu yıl 700’e yakın çocuk işçi ölümü var. Bütün bunlar ortadayken, çocuğu ucuz iş gücü gören, zincir marketlere pazarlayan ve çocuğun yararını hiçbir biçimde gözetmeyen bir AKP-MHP iktidarı var.

Bütçe görüşmeleri sırasında AKP’li vekillerin çocuk yoksulluğuna ilişkin verdiğimiz örneklere, rakamlara tepkisi “Yok öyle bir şey” oldu. AKP vekilleri nerede yaşıyor? Çocukların aç olduğu gerçeği çıplak gözle görünürken, AKP-MHP iktidarının yaptığı gündem değiştirmek, görmezden gelmek. Ülkenin gerçek gündeminin Mecliste, halkın kürsüsünde konuşulmasını engellemeye çalışan çiğ ve çirkin bir yaklaşım görüyoruz. Bunlarda ne toplum yararına siyaset kalmış ne vicdan kalmış. Her şey kendi çıkarlarına, yandaşlarına.

Ben “Okullarda bir öğün ücretsiz, sağlıklı yemek” kampanyasını başlatan her bir örgüte, derneğe çok teşekkür ediyorum. İnanıyorum ki birlikte mücadele ederek bu hakkı kazanacağız. Pes etmek yok."

KARACA: ÇOCUK YOKSULLUĞUNU GÖZDEN KAÇIRMAYA ÇALIŞIYORLAR

CHP Milletvekili Gülizar Biçer Karaca: "Her 4 çocuktan biri okula aç gidiyor. Çocukların yaşadığı açlık ve yoksulluk bodurluğa, zihinsel ve fiziksel gelişimin yavaşlamasına sebep oluyor. Çocukları da etkileyen derin bir yoksulluk var. Bu konuda önemli bir kampanya yürüyor. Biz de kanun teklifleri, bütçe görüşmelerinde ek bütçe önergeleri vererek konuyu Meclis gündemine taşıdık.

Bütçe görüşmelerinde çocuk yoksulluğuna dair sunduğumuz veri ve örneklere AKP milletvekilleri Yaşar Kırkpınar ve Uğur Aydemir “abartı” dedi. AKP’li vekiller insanların içine hiç girmiyor herhalde. Vekilliği ihale takipçiliği ve aracılığı zannettikleri için, insanların tepkisinden, öfkesinden dolayı dışarı çıkamıyorlar.

Gerçekleri biliyorlar, eminim ki ellerindeki veriler de bunları gösteriyor. Bunların konuşulması, artık insanların ‘açlıkla terbiye edilmeye çalışılması’ onlar için ciddi bir tehdit unsuru. Kendileri bilse bile halkın bilmemesini istiyorlar.

Hep seçime yönelik yardım desteği yaptılar. “Biz gidersek yardımlarınız kesilir, bu yardımları AKP veriyor, Recep Tayyip Erdoğan veriyor” diyerek yoksul insanların sefaleti üzerinden siyaset devşirdiler. Onların sosyal devlet anlayışı para vererek yardım sağlamak. Bir sosyal devlet vatandaşlarına oy kaygısıyla, siyasi emellerle para vermez; yoksulluğu bitirir. Yoksul insanların sayısını azaltır. Bir kadın bakanın çıkıp da sosyal yardım alan birey sayısı 23 milyona yaklaştı demesi utanılacak bir şeydir.

Bütçe tartışmalarında önü kesilmiş olsa da biz okullarda bir öğün ücretsiz, sağlıklı yemek konusunu gündem etmeye devam edeceğiz."

KADIGİL: ÇOCUKLARI DEĞİL, DOLAR MİLYARDERLERİNİ BESLİYORLAR

TİP Milletvekili Sera Kadıgil: "4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırının 24 bin lira olduğu, açlık sınırının 7 buçuk bin liraya ulaştığı, yoksul çocuk sayısının 7 buçuk milyonu aştığı bir durumda; yasa yapıcılar olarak bizim asli görevimiz çocuklarımızın karnını doyuracak formüller üretmek olmalı. Muhalefet partilerinin milletvekilleri olarak, verdiğimiz okullarda bir öğün ücretsiz yemek kanun tekliflerinin işleme alınmaması nedeniyle tam da MEB bütçesi görüşülürken, çocuklar için önergeler verildi. Diyoruz ki; kur korumalı mevduat sisteminde dolar milyarderleri zarar etmesin diye verdiğimiz paralar var ya, bir avuç müteahhit iş yapsın diye kuş uçmaz kervan geçmez yerlere geçiş garantisiyle hava alanı, yollar yaptırıyoruz ya, işte bunlara ayrılan paranın çok az bir kısmını çocuklar için harcayalım!

Tüm bu yoksulluk, ekonomik kriz, işsizlik, güvencesizlik ve başımıza gelen binbir musibet AKP’nin bilinçli tercihlerinden kaynaklanıyor. Bize, tercihlerini emekçiden değil sermayedardan yana kullandıklarını, halkın çıkarları için değil kendi menfaatleri için çalıştıklarını her şekilde anlatıyorlar. Türkiye’yi, anonim bir şirket gibi yönetmek isteyen bir tek adam var, bu şirketin en büyük ortağı Saray ve avanesinden oluşuyor, bu şirket batmasın diye çalışan suç çeteleri bulunuyor. Bunlar kendileri için “gereğini” yapıyorlar. Bir de onların servetine servet katmak için gece gündüz çalışmak zorunda olan ve ancak sadece ucuz iş gücü olarak varlığını sürdürebilen halk var. Şimdi artık biz onların gereğini yapmasını bekleyecek eşikte değil, kendimiz için gerekli olanı yaratma vaktindeyiz. Ve gereğini biz yapacağız!"

ÇOCUKLARIN BESLENMESİNİ DEĞİL, ZENGİNLERİN SERVETİNİ ARTIRMAYI TERCİH ETTİLER

Emek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selma Gürkan: Ekmek ve Gül’ün 'Okullarda bir öğün ücretsiz, sağlıklı yemek' hakkı için uzun zamandır yürüttüğü kampanyayı Emek Partisi olarak sahipleniyoruz ve işyerlerinde, mahallelerde, okullarda bu çalışmayı yürütüyoruz. Devletin, bu hakkın gereğini yerine getirmek için acilen plan yapması, bütçe ayırması ve derhal harekete geçmesi gerekiyor.

Meclisteki bütçe görüşmelerinde bir kere daha görüldü ki bu bütçe zenginleri daha zengin etmeye, seçim yatırımlarıyla iktidarın bekasını korumaya, yandaş şirketleri, müteahhitleri beslemeye devam etmeye yönelik sermaye yanlısı bir bütçe. Halka ise iktidara bağımlılık üzerine kurulu sosyal yardımlar, yoksulluğu sürdürmeyi ve iktidarın elinde bir şantaj malzemesi haline getirmeyi hedefleyen sadaka ödemeleri dışında bir şey yok. Hem Ekmek ve Gül’e yansıyan hem de bizim “okullarda bir öğün ücretsiz, sağlıklı yemek hakkı” için yürüttüğümüz çalışmada ortaya çıkan çok açık bir gerçek var; halkın geniş kesimleri bu hakkın gereğinin yerine getirilmesinin çok acil olduğunu ortaya koyuyor. Çünkü yoksulluk derinleşiyor, artan zamlar, yükselen enflasyon çarşıyı pazarı ateş pahası hale getirirken gündelik ihtiyaçlar neredeyse lüks haline gelmiş durumda ve bu durumdan en çok çocuklar ve kadınlar etkileniyor. AKP’li vekillerin “Ülkede çocuklar aç diye bir şey yok” sözleri ise bu yakıcı sorunu bilmediklerinden değil, kesinlikle umursamadıklarından ve ülke gerçeklerinin konuşulmasını istememelerinden kaynaklanıyor. Mecliste iktidar ve ortağı MHP yasa yapıcı güçlerini halkın en temel ihtiyaçlarını gidermek için değil, halkın en temel taleplerinin üstünü örtmek için kullanıyor.

Oysa, her dört çocuktan birinin okula aç gittiği, ebeveynlerin çocukların açlığıyla sınandığı bu ülke gerçeğini değiştirmek mümkün. Biliyoruz ki kaynak var, imkân var. Ama tek adam yönetimi, kaynakları halkın hayati ihtiyaçları için ayırmayı tercih etmiyor. Evet, bu bir tercihtir. Bütçenin en büyük gider kalemleri yandaş şirketlere verilen garanti ödemeleri, büyük bir kara delik haline gelen şehir hastanelerindeki şirketlere ödenen “kullanım bedelleri”, Kur korumalı mevduat için ödenecek faizler, 6 bakanlığın bütçesinden fazla bütçe ayrılan Diyanet’e ayrılmış durumda. Peki ücretsiz okul yemeği sağlanmasından sorumlu bakanlık bütçelerine baktığımızda ne görüyoruz? Yağma, talan ve rant…

Bu bütçenin halkın, çocukların, kadınların bütçesi olmadığı gerçeğini her yerde dile getireceğiz.  Okullarda bir öğün ücretsiz, sağlıklı yemek hakkının gereğinin yerine getirilmesi için yan yana gelmeye, bu talebi görmezden gelenleri teşhir etmeye ve çocukların hakkını kazanmak için mücadele etmeye devam edeceğiz. Tüm halka çağrımız, yönetici pozisyonları işgal edenlerden bu hakkın gereğini yerine getirmelerini daha güçlü talep etmek. Tüm emek ve demokrasi güçlerini de “Okullarda bir öğün, ücretsiz sağlıklı yemek” talebini daha fazla sahiplenmeye, özellikle eğitim, sağlık ve sosyal hizmetler alanında örgütlü sendikaları bu talebi işyerlerinde gündem etmeye çağırıyoruz.

CESUR: MUHALEFET ÖNERGELERİ OTOMATİKMAN REDDEDİLİYOR

İyi Parti Milletvekili Aylin Cesur: Çocuklarımız maddi yetersizlikten dolayı beslenemedikleri için birçok çocuk da okula gidemiyor. Parti olarak çocuklara okullarda yemek sağlanması için ek bütçe önergesi verdik. Sosyal devlet eğitim hakkını güvence altına almalı ve yoksulluğu gidermeli. Ama “Yoksulluk, yolsuzluk ve yasakları kaldıracağız” diyen iktidarın Türkiye’yi bunlarla çevrili hale getirdiğini görüyoruz. Dört kişilik bir ailede herkes çalışsa bile yoksulluk sınırını geçemiyor. Bu ülkede hiçbir zaman gelir dağılımının bu kadar dengesiz ve vatandaşın bu kadar yoksullaştığı bir dönem olmadı.

AKP’li vekillerin bütçe görüşmeleri sırasında söylediğimiz çocuk yoksulluğuna ilişkin gerçeklere kulaklarını tıkamasına, çocuğuna yemek yediremeyen ailelerin olduğu bir ülkede “abartıyorsunuz” denmesine şaşmamak imkânsız. Çocuklarını doyuramayan, açlıktan çocukların kansız kaldığı eğitim hakkına bile erişemediği bir ülkede sosyal devletten bahsedebilir miyiz? Muhalefetten gelen tüm önergeleri reddetmeye kanalize olmuş iktidar. Bu demokrasi değil.

BÜTÇENİN ‘ASLAN PAYI’ KİME?

  • AKP hükümeti sözcüleri “Milli Eğitim Bakanlığına aslan payını ayırıyoruz” dedi, ama karşılaştırmalı rakamlara bakınca görülüyor ki MEB bütçesinin merkezi yönetim bütçesinin toplamına oranı beş yıl içinde yüzde 2 oranında geriledi.
  • Bütçeden asıl “aslan payını” Diyanet aldı. Diyanet İşleri Başkanlığına yüzde 117 artışla 35 milyar 910 milyon 653 bin liralık bütçe ayrıldı. Günlüğü ortalama 98 milyon liraya denk düşen bu bütçeyle Diyanet, İçişleri, Enerji ve Tabii Kaynaklar, Çevre ve Şehircilik, Ticaret, Dışişleri ile Kültür ve Turizm Bakanlığının bütçesini geride bıraktı. Diyanet’e ayrılan bütçenin 28,7 milyar lirası personeli için harcanacak. Diyanet’in 2023’te, “Manevi destek hizmeti” adı altında ulaşmayı planladığı kişi sayısının 525 bin olacak. Diyanet temsil ve tanıtım için 3 milyon 312 bin lira harcayacak. Vakıf ve derneklere 2023 yılında 196 milyon 217 bin lira aktarılacak. Bu bütçenin sadece bir kalemiyle bir sene boyunca tüm ilkokul çocuklarına bir öğün ücretsiz, sağlıklı yemek sağlanabilir.
  • Saray’ın bütçesi bir önceki yıla oranla yüzde 72 artışla 6 milyar 637 milyon liraya çıkarıldı. Erdoğan, seçimlerin yapılacağı 2023’te alacağı maaşa zam yapmadı, ancak Cumhurbaşkanlığının harcamaları korkunç derecede arttı, bütçe onaylanırsa Cumhurbaşkanlığının günlük harcaması 18 milyon lira dolayında olacak.
  • Bütçenin en büyük kalemlerinden biri ise geçmediğimiz köprüler, yollar, yandaş müteahhitlere ve şirketlere verilen garanti ödemeleri, şehir hastanelerinde şirketlere ödenen “kullanım bedelleri”ne ayrıldı. Karayolları Genel Müdürlüğünün bütçesinden garanti ödemeleri için günlük 146 milyon liralık ödenek ayrıldı. Şehir hastaneleri için müteahhitlere ve işleten firmalara 2023’te Sağlık Bakanlığı bütçesinden 46 milyar lira ödenecek. Şehir hastaneleri için ayrılan günlük ödenek 126 milyon lira.

(EKMEK VE GÜL)

ÖNCEKİ HABER

Türkiye Artistik Cimnastik Dünya Şampiyonası'ndan bir altın madalya ile dönüyor

SONRAKİ HABER

Sivas'ta mültecileri geri gönderme merkezine taşıyan otobüs devrildi, 2 kişi öldü

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa