Kadın gazeteciler internette şiddete maruz kalıyor
“The Chilling” isimli rapora göre kadın gazetecilerin büyük çoğunluğu, internet üzerinden şiddet söylemleri ve tehditlere maruz kalıyor.
Fotoğraf: Joppe Spaa/Unsplash
Uluslararası Gazeteciler Merkezi (ICFJ), Sheffield Üniversitesiyle birlikte 15 ülkede 1000’den fazla kadın gazeteciyle bir araştırma yaptı. Dünya çapında kadın gazetecilerin karşılaştığı zorlukları aydınlatan bu araştırmaya göre kadın gazetecilerin büyük çoğunluğu çevrim içi taciz ve tehditlere maruz kalıyor.
Bianet’in derlemesine göre kadın gazetecilere yönelik çevrim içi şiddet, basın özgürlüğüne yönelik en ciddi küresel tehditlerden biri. Ayrıca kadın muhabirlerin öldürülmesine neden olan bir konumda.
Bulgulara göre;
- Küresel olarak ankete katılan kadın gazetecilerin yaklaşık dörtte üçü işleri nedeniyle çevrim içi şiddete maruz kaldı.
- Ölüm tehditleri de dahil olmak üzere fiziksel şiddet tehditleri yüzde 25 ve cinsel şiddet yüzde 18 olarak belirlendi.
- Yüzde 13’ü çocuklar ve bebekler de dahil olmak üzere kendilerine yakın olanlara yönelik şiddet tehditleri aldı.
- Ankete katılan kadın gazetecilerin neredeyse yarısı -yüzde 48’i- istenmeyen özel sosyal medya mesajlarıyla taciz edildiğini bildirdi.
ÇEVRİM İÇİ TACİZ, ÇEVRİM DIŞI SALDIRI
Araştırma ayrıca dijital taciz ve tehditlerin nasıl çevrim dışı saldırılara yol açtığını gösteren bir haritalandırma da içeriyor.
Örnekler arasında Meksika’da Gutiérrez Zamora belediye başkanının oğlunun çevrim içi tacizini kınayan Meksikalı gazeteci María Elena Ferral’ın öldürülmesi yer alıyor.
Araştırma kapsamında görüşülen isimlerden birisi milyonlarca Facebook kullanıcısına ait kişisel verilerin İngiltere merkezli danışmanlık firması Cambridge Analytica tarafından büyük ölçüde siyasi reklamcılık amacıyla nasıl gizlice toplandığını ifşa eden gazeteci Carole Cadwalladr.
Araştırma ekibin analizine göre, Cadwalladr Aralık 2019 ile Ocak 2021 arasında 10 bin 400 ayrı bariz istismar vakasının hedefi oldu. Ekip saldırıların son derece cinsiyetçi olduğunu ve gazeteciyi hem kişisel hem de profesyonel düzeyde “Aşağılamak, küçümsemek ve itibarsızlaştırmak” için tasarlandığını tespit etti. Cadwalladr, araştırmacılara benzer şeyler birkaç yüzyıl önce yaşansa kazığa bağlanarak nasıl yakılacağından bahsetti. Kendisinin nasıl “ulusal bir kum torbası” haline geldiğini anlattı.
"ACİLEN ÖNLEM ALINMALI"
Araştırmanın Birleşik Krallık kolunda görevli olan Prof. Kalina Bontcheva “Raporumuz, şu anda kadın gazetecilere yönelik şiddet düzeyinde bir kriz noktasında olduğumuzu ortaya koydu” dedi. Bontcheva “Çalışmaya katılanların büyük çoğunluğu çevrim içi şiddete maruz kalan kişiler. Bu nedenle İngiltere’de politika yapıcıların toplumda bu kadar önemli bir iş yapanların hayatlarını korumak için acilen harekete geçmeleri gerekiyor” diye konuştu. (MEDYA SERVİSİ)