Renault işçileri: Artık ay sonunu getirebilmek ayrıcalık

Uğur ÖKDEMİR
Bursa

Ülkede seçim tartışmaları hararetlenirken fabrikalarda ilk gündem geçim derdi. Ekonomik krizin derinleşmesi ve kış aylarının gelmesiyle birlikte Renault işçilerinin bir kısmı ek işe yönelirken, bir kısmının gözü ise promosyon ödemelerinde. Borç içerisinde yaşadıklarını dile getiren işçiler, “Eskiden Renault’da çalışmak bir ayrıcalıktı ama artık öyle bir şey söz konusu değil. Ay sonunu getirebilmek artık ayrıcalık” dedi.

Promosyon ödemelerinin bütün fabrikaların ana gündemi olduğunu söyleyen bir işçi, “Herkesin kredi kartı patlamış durumda. Ben önceden harcamalarımı ayarlayıp bir sınır koyardım ama artık koyamıyorum. Sürekli içerideyim. Fabrikada herkes promosyon ne kadar olacak diye bekledi ve sonunda açıklandı ama para daha gelmeden bitecek. Çünkü herkesin biriken borcu var. Eskiden promosyon parası bu kadar gündem olmazdı. Parayı aldığımızda arkadaşlarla topluca yemeğe çıkardık ya da biri o parayla bir şey alır fabrikada dağıtırdı, başka bir gün başka bir arkadaş bunu yapardı. Ama şimdi böyle bir şey söz konusu değil. Çay arasında bunu konuşuyoruz, ‘Bu hale nasıl geldik’ diye. Herkes sebebini biliyor ama söylemiyor. Söylenen tek şey ‘Her şey ortada değil mi, neyi soruyorsunuz’ oluyor” dedi.

‘BORÇSUZ AY SONUNU GETİREMİYORUZ’

Her yerde olduğu gibi Renault’da da anlaşmalı çıkışların olduğunu söyleyen işçi, bunun sebebini ise şöyle açıkladı: “Fabrikada işler ağır, çalışma koşulları kötü ve artık eskisi gibi garanti bir işyeri olarak görülmüyor. Ama en büyük sebep ise işçilerin borçları. Alacakları parayla borçlarını kapatıp başka yerde yeniden işe girmek isteyen var. Ama bunun çözüm olmadığını da söylüyor arkadaşlar. ‘Bu koşullarda nerede çalışırsak çalışalım biraz nefes alsak da kısa sürede yine borç içine geri düşeceğiz’ diyorlar. Babalarından örnek vererek söylüyorlar bunu. ‘Babam tek başına çalışıp bizleri büyüttü, iyi kötü evi var, biz iki kişi çalışıyoruz, ay sonunu borçsuz getiremiyoruz’ deniyor. Artık ay sonunu getiren işçi ayrıcalıklı oldu.”

‘AKP’YE TEPKİLİ ÇOK İNSAN VAR’

Ekonomik krizin AKP’den kopuşları arttırdığını söyleyen bir başka işçi de “Tepki gösterip oy vermeyeceğini söyleyenler artıyor ama ‘CHP veya İYİ Partiye de vermem’ diyor. Tepkili şekilde ortada duran çok insan var. ‘Orada CHP var asla vermem’ diyen bir kitle var. AKP’ye tepkili olup ‘Yapacak bir şey yok, yine de vereceğim’ diyenler de var. AKP ve MHP’den kopanlar içerisinde ‘Bir kere de Kılıçdaroğlu’nu deneyelim ne olacak’ diyenler de var. Aslında kafalar epey karışık” diye konuştu.

CHP’nin türban konusuyla ilgili çıkışının kimi işçilerde olumlu karşılanırken, ‘inanmayan’ işçilerin de olduğunu belirten bir işçi, “Kılıçdaroğlu’nun açıklamasından önce fabrikada AKP’lilerden biz gidersek tekrar yasaklar gelecek, türban yasaklanacak, memur olamayacağız gibi propaganda yapanlar vardı. Sonrasında Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları olumlu bir hava yarattı ama AKP’liler ‘Bunlar göstermelik söylemler’ diyerek önceden söylediklerini yineliyorlar. Erdoğan 20 yıldır iktidarda, neden yasal düzenleme yapmadı da Kılıçdaroğlu’nu bekledi diye de tartışılıyor bir yandan” dedi.

‘GENÇLER GELECEĞİNİ GÖREMİYOR’

Genç işçilerin para dışında pek bir şey konuşmadığını söyleyen başka bir işçi de şunları söyledi: “Teknolojik ürün almak için. Fazla mesaiye kalarak biraz fazla para kazanma derdindeler. Bu şekilde çalışırken bir yandan da ‘Gençliğimizi yaşayamıyoruz, bu fabrikada çürüyeceğiz’ söylemleri artıyor. Çoğunda yurt dışına gitme hayali var. ‘Orada üç beş yıl çalışsam gelir burada evimi arabamı alırım’ diyorlar. Burada artık geleceklerini göremiyorlar.”

Renault işçileri: Yaşanan tedarik sorunun sorumlusu biz değiliz!