Barutçu Tekstil işçisi kadınlar: Sendika hakkımızdan vazgeçmeyeceğiz
Barutçu Tekstil’de sendikalaştıkları için işten atılan Öz İplik-İş üyesi 4 kadın işçinin fabrika önünde başlattığı direniş sürüyor.
Bursa Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan Barutçu Tekstil’de sendikalaştıkları için işten atılan Öz İplik-İş üyesi 4 kadın işçinin fabrika önünde başlattığı direniş sürüyor. İçerideki baskılara karşı, çalışma koşullarının iyileştirilmesi için sendikalaşan kadınlar, sendika haklarında kararlı olduklarını ifade ediyor.
Kalite kontrolünü yapmadığı ve sarmadığı bir kumaş yüzünden tutanak tutularak işten çıkarıldığını söyleyen Emine Varol, “Bu bahane. İşten çıkarılmamın gerçek sebebi sendikaya üye olmam. Bana sürekli kaç kişi sendikaya üye oldu diye sordular. Ama ben söylemedim. Beni sendikaya iten kendileri, fabrikadaki çalışma koşulları ve kadınların fabrikada daha çok eziliyor olması. Bunlara dur demek için sendikaya üye oldum ben. İçerideki sorunları kendileri de biliyor ama çözmek istemiyorlar. Ben işime sahip çıktım. Gece gündüz çalıştık. Bayram öncesi siparişleri yetiştirmek için fabrikada betonda yattık” dedi.
"BEN ÇALIŞIYORUM Kİ SEN KAZANIYORSUN"
Biri üniversitede okuyan üç çocuğu olduğunu söyleyen Varol, şöyle devam etti: “Biliyorsunuz artık 100 liranın 10 lira kadar değeri yok. Yapmadığım bir iş için beni suçlayıp işten atmaları çok kötü bir şey. Ramazan Bayramı’nda vermedikleri 5 kilo yağın konuşması yapıldı diye patron bayramda vereceği erzakı vermeyeceğini söyledi. Biz çocuk muyuz? Biz işçiler varız ki sizler varsınız. Ben çalışıyorum ki sen kazanıyorsun. İşçiye hiçbir şekilde değer vermiyorlar.”
Sendikaya üye olduktan sonra vardiya sorumlusunun kendisine bağırdığını ifade eden Varol, “Şimdi gelip bağırsınlar bakalım. Artık yalnız değilim, benim haklarımı koruyan bir sendikam var. Kendimizi savunmak istediğimizde her seferinde ‘Kapı orada, hangi kapıdan çıkmak istiyorsan çık’ diyen, ‘Burada kaç kişi sendikalı olmuş arayın bulun’ diyen kişi beni çıkarttığı gün ortada yoktu. Biz onların karşısında dimdik duruyoruz ama onlar camların arkasından bakıyorlar” dedi.
İçerideki işçilere de seslenen Varol, “Korkacak hiçbir şey yok. İnsanın hakkını araması kötü bir şey mi? Biz sendikaya karşı değiliz diyorlar ama sendika içeri girmeye başlayınca bir anda patronun kırmızı çizgisi oluyor” ifadelerini kullandı.
"NİYE HAKKIMI PATRONA BIRAKAYIM?"
“Bana işler azaldı, iş yok o yüzden sizi çıkarmak zorundayız dediler” diyen Gönül Bahadır da şunları söyledi: “Ama bir ay önce yeni işçi alınmıştı. İşin olup olmayacağı planı öncesinden belli olur, iş yoksa neden bir ay önce işçi alındı? Gerçeğin o olmadığını biliyorum. Arkadaşım sendikaya üye oldu, sürekli yan yanayız bu arkadaşla. Onlar da ‘Acaba bu da sendikalı mı’ diye sürekli soruyormuş. İşten çıkarılmamın sebebi sendikaya üye olmam. Bunu hepimiz biliyoruz. Çoğu kişi işten çıkarılma korkusu yaşıyor. İçeride ustalar işçileri korkutuyor. Başka yerlerde de çalıştım ama böyle bir ortam görmedim. Önceleri haklarımızı bilmiyorduk ama sendikaya üye olduktan sonra haklarımızı öğrendik. Niye ben hakkımı bir patrona bırakayım?” (Bursa/EVRENSEL)