AYM, Mersin'de polis şiddetine maruz kalan çocuk için ihlal kararı verdi
Anayasa Mahkemesi 2013 yılında Mersin'de polis şiddetine maruz kalan çocuk için eziyet yasağının ihlal edildiği kararını verdi. Çocuğun avukatı, "Karar önemli ancak eksik" dedi.
Fotoğraf: Mehmet Ali Özcan/AA
Metin TAŞKIRAN
İstanbul
Mersin’de karakol önünde dokuz yaşındaki D.Ö. adlı çocuğun O.D isimli polis tarafından şiddete maruz kalmasına ilişkin başvuruda Anayasa Mahkemesi (AYM), eziyet yasağının maddi ve usul boyutunun ihlal edildiğine ve D.Ö'ye 100 bin TL manevi tazminat ödenmesine karar verdi. İhlal kararını gazetemize değerlendiren D.Ö'nün avukatı Ali Bozan, kararın önemli olduğunu ancak eksiklikler barındrıdığını anlattı.
11 Eylül 2013 günü Mersin’in Şevket Sümer Mahallesi’nde 'polislerle çocukları kaynaştırmak için' açılan, içinde derslikler ve oyun salonları bulunan Siteler Polis Merkezi’nde görevli polis memuru O.D, D.Ö’yü feci şekilde dövmüştü. Olayın kamuoyuna yansımasının ardından darp eden polis açığa alınırken, karakolda görevli diğer polisler de olaydan tam 6 gün sonra soruşturmayı yürüten savcılık kararı olmadan, olay yerini gören 2 kameranın ‘çalışmadığı’ yönünde rapor tutmuştu.
Açılan davanın ardından D.Ö'yü tekme ve yumruklarla dövdüğü, başını demirlere vurduğu, çaydanlıkla yaraladığı, araca bindirip iki saat gezdirdiği için işkence iddiasıyla yargılanan polis memuru O.D. kasten yaralama suçundan 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezasına çarptırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına (HAGB) karar verilmişti. Polis memuru ise daha sonra aynı karakolda görevine geri dönmüştü.
AİLE AYM’YE BAŞVURDU
D.Ö'nün ailesi karara itiraz etmiş ancak Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesi, itirazı reddetmişti. Karar sonrası aile AYM'ye başvurmuştu.
Başvurucular, soruşturmanın polis memurlarına yaptırılmasının bağımsız ve tarafsızlığı zedelediği, MOBESE kayıtlarının silinmesinin nedeninin bu olduğu ve HAGB kararının yaptırımı caydırıcı olmaktan uzaklaştırdığını belirterek adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini belirtmişti.
AYM ‘İHLAL’ DEDİ
Cumhuriyet savcısının soruşturmayı polislere yaptırmasının mümkün olduğu belirtilen AYM kararında, kamera görüntülerinin gerektiği gibi incelenmediği yönündeki başvuruya ilişkin başsavcılığın bilirkişilere inceleme yaptırdığı ve herhangi bir tahrifat izine rastlanmadığı belirtildi.
Kararda ayrıca, ailenin adil yargılanma hakknın ilgilendiren şikayetlerinin eziyet yasağı usul yükümlülüğü kapsamında kaldığından adil yargılanma hakkı bakımından ayrıca inceleme yapılmadığı belirtildi.
HAGB kararı verilmesinin eziyet yasağının maddi ve usul boyutunda ihlal ettiğini belirtilen AYM kararında şu ifadeler kullanıldı:
"Kötü muamele faili O.D hakkındaki hapis cezasına ilişkin HAGB kararı sonucunda deneme süresi içinde suç işlememesi durumunda ceza vaki olmamış sayılarak adli ve memuriyet siciline yansımayacaktır. Verilen bu karar cezanın infazının ertelenmesinden daha güçlü bir etkiye sahiptir ve sanığın cezadan muaf tutulması ile sonuçlanmaktadır. Ulaşılan bu sonucun bu tür fiilere eğilimi olan görevlileri cesaretlendirebileceği gibi bireylerin bu kapsamda devlete ve adalet mekanizmalarına olan güvenlerini zedeleyeceği açıktır."
“İHLAL KARARI ÖNEMLİ ANCAK EKSİK”
AYM’nin ihlal kararını değerlendiren D.Ö’nün avukatı Ali Bozan, AYM'nin eziyet yasağının ihlali boyutuyla bir karar verilmiş olmasının önemli olduğunu ancak buna rağmen eksik bir karar olduğunu belirtti.
Bozan, “Biz AYM'ye başvuru yaparken sadece işkence ve kötü muamele yasağı nedeniyle bir başvuru yapmamıştık. Adil yargılanma hakkının ihlal edildiği ve etkin soruşturma yapılmadığı iddiasında da bulunmuştuk. Bu konularda açık talebimiz olmasına rağmen AYM herhangi bir karar vermemiştir. İddialarımızı kararında değerlendirmiş, içerikte tartışmış ama sonuç kısmında bu değerlendirmelere ilişkin hiçbir şey yapmamış bu haliyle eksik bir karar” ifadelerini kullandı.
“ADİL YARGILANMA HAKKININ İHLALİ KARARININ VERİLMESİ GEREKİYORDU”
Darbın karakolda meydana gelmiş olması, failin polis memuru olması ve çocuğun bundan kaynaklı hem bedensel hem de ruhsal olarak etkilenmesinin, başlı başına eziyet yasağının ihlal edilmesi kararı için yeterli olduğunun altını çizen Bozan, bu nedenle soruşturma işlemlerinin polisin değil jandarma tarafından yürütülmesini talep ettiklerini anlattı.
Taleplerinin kabul edilmediğini de aktaran Bozan, “Karakol olay tarihlerinde Türkiye'nin en iyi korunan karakollarından bir tanesi, dört bir yanı MOBESE kameralarıyla dolu olan bir karakolda çocuğun dövüldüğü ana dair bir görüntü gelmedi maalesef. Bu etkin soruşturma yapılmadığının bir göstergesiydi, bundan kaynaklı adil yargılanma hakkının ayrıca ihlali kararının verilmesi gerekiyordu” diye konuştu.
“AYM ‘İŞKENCE’ TESPİTİNDEN KAÇINMIŞ”
Ortada suç içeren bir fiil olduğunu, bu fiilden dolayı da yaptırım uygulandığını ancak yaptırımın orantılı olmadığını söyleyen Av. Bozan, “Kötü muamele ve basit yaralamadan dolayı ceza verilmişti. AYM polis memuruna verilen cezanın HAGB kararını eleştirmiş, evet doğru bir tespit ama çocuğa yönelik fiil açık şekilde işkencedir tespitini yapmamış. Bu sözü söylemekten kaçınmış” dedi.
Mersin'deki yerel mahkemenin gerekçesinin hukuken ve insani anlamda kabul edilemeyecek bir gerekçe olduğunu belirten Bozan, mahkemenin gerekçede çocuğun darp edildiğini kabul ettiğini belirterek şöyle devam etti: “Ancak 'şiddetin sistematik olmadığı ve sokakta meydana geldiği için işkence değildir' diyor. İşkence suçuyla ilgili olarak kanunda şöyle bir düzenleme yok 'bir kişi ancak sistematik olarak dövülürse işkence suçu oluşur, sistematik olarak dövülmezse işkence suçu oluşmaz.' Böyle bir şey yok, böyle bir ne kanuni bir tanımlama var ne de AYM ya da AİHM kararı var. Bu haliyle eleştiri konusu olması gerekiyor.”
Son tahlilde AYM'nin eziyet yasağının ihlali şeklinde bir karar vermesini yine de önemli olduğun vurgulayan Bozan, gelecekteki sürece ilişkin ise şunları söyledi:
“Bu karar üzerine AYM zaten kendisi de Mersin 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderecek biz de mahkemeden talepte bulunacağız. Yeniden yargılanma yapılacak, o aşamada da bizim mahkemeden talebimiz; suçun faili olan polis memurunun işkence suçundan cezalandırılması yönünde olacak.”