TÜPRAŞ’ta planlı duruşun, plansız halleri

TÜPRAŞ'ta çalışan taşeron işçiler
İzmir

Aliağa TÜPRAŞ rafinerisinde yaklaşık üç ayı kapsayacak planlı duruş 15 Kasım itibariyle başladı. 2 bine yakın taşeron işçi ve onlarca taşeron firma artık sahada.

Bazı ünitelerde (7000, 9000, DHP, CCR) tamamen üretim durdurularak, yıkama ve soğutma işlemlerinden sonra montaj ve d montaj işlemleri yapılacak. İsmi planlı olsa da aslında tam olarak bir plandan bahsedemeyiz. Yok eğer tam anlamıyla planlıysa birkaç gün önce gazdan zehirlenen arkadaşlarımız planlı duruşa dahil miydiler?

Ağır sanayi bölgesinde çalışmanın zorluğu bir yana ayrıca planlı duruş işlerinin yoğunluğu ve stresi de eklenince ciddi bir kaza ve ölüm riskiyle karşı karşıyayız.

Plansız halleri diyorum çünkü yapılacak iş çok ciddi bir sorumluluk ve teknik bilgi istiyor. Sökülen her parçanın içinde hidrokarbon, azot kostik vb. zehirli gazlar var. Ekipman ve borular yıkanmış olsa da içerisinde yanıcı ve patlayıcı gaz kalmamış anlamına gelmiyor. Taşeron firmalar daha önce böyle bir işte çalışmamış işçileri, işleri hızlı gitsin diye kurban gibi sahaya sürüyor. TÜPRAŞ yetkilerinin de iş izni vermenin ötesinde tam anlamıyla bir denetim yaptığı söylenemez.

Dün arkadaşlarımız temiz hava tüpleriyle çalışma yaparken 10 metre yakınlarında çalışan başka bir işçi arkadaşımız gazdan etkilenerek hastaneye kaldırıldı. Böyle devam ederse can kaybı bile söz konusu olabilir.

Buradan TÜPRAŞ yetkililerine sesleniyoruz. Canımızı emanet ettiğiniz taşeron firmalar panik halinde koşturarak doğru düzgün önlem almadan, sizin yetkilendirdiğiniz saha amirlerinizin gözleri önünde ölümle burun buruna bırakıyor bizi.

Önlemlerin artırılmasını, söküm işlerinde yetkili ve tecrübeli arkadaşlarımızın çalışmasını, bütün önlemler alınmadan söküm işinin gerçekleşmemesini, yapılan işlerde iş güvenliği ve sağlığından sorumlu İSG personelinin onayı olmadan müdahale edilmemesini, “İşin acilen bitmesi gerekir” baskısının olmamasını istiyoruz ki sağlıklı ve güvenli bir şekilde işimizi tamamlamış olalım.

Diğer taraftan yemek kuyrukları 200 metreyi geçti. 12.00-13.00 arası yemek istirahati varken, saat 13.50’de halen yemek alamıyoruz. Dinlenmeye vakit kalmıyor. Kısa süreli iş olmasına karşın üç aylık bir işte bile taşeron firma, asgari ücreti bankaya geri kalan ücreti elden ödeyerek sigorta priminden kaçıyor. Koşullarımızın acilen düzeltilmesini istiyoruz.