Kocaeli Ekmek ve Gül Kadın Dayanışma Derneği: Şiddete ve eşitsizliğe karşı alandayız

Kocaeli Ekmek ve Gül Kadın Dayanışma Derneği 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele gününde Yenikent Muhtarlığı önünde açıklama gerçekleştirdi. Dernek üyesi kadınlar adına açıklamayı Selda Arslan ve Elif Yetigin okudu. Açıklamada enflasyon rakamlarındaki artış işaret edilerek “Soframızdaki ekmek küçülürken kadınlar ise daha çok açlık sınırının altında, işsizlik ve güvencesiz çalışmayla yaşam mücadelesi veriyor” dendi.

Dernek başkanı Selda Arslan derneğin Mayıs ayında başlattığı ve ülke geneline yayılan ‘okullarda 1 öğün ücretsiz ve sağlıklı yemek her çocuğun hakkı’ kampanyasını hatırlatarak “Beslenme çantalarındaki açlığı, çocuklarımıza reva görülen eşitsizliği kabul etmiyoruz. 4 çocuktan 1’i okuldan eve aç geliyor. Peki bu çocukların açlığı eğitimlerini etkilemiyor mu? Mecliste bütçe görüşmeleri devam ediyor. O bütçeden neden çocuklarımıza 1 öğün yemek için pay ayrılmıyor da hazineden kur korumalı mevduat sistemi için 92 milyar tl pay ayrılıyor? 92 milyar tl ile 30 milyondan fazla öğrenciye 1 yıl boyunca okulda yemek verilebilirdi. Kampanyaya ilişkin partilerin sunduğu kanun teklifi AKP ve MHP oylarıyla reddedildi. Ancak şimdi reddetseniz de biz çocuklarımızın hakkı olanı alana kadar devam edeceğiz” dedi.

2022 yılında en az 336 kadının erkekler tarafından katledildiğini söyleyen Arslan “Bu katliamlara kılıf uydurmaya çalışan erkekler; iyi halli yargılamalardan, kadın-erkek eşitliğini kabul etmeyen devletin kadın politikalarından güç alarak işliyor cinayetlerini. Kadınların haklarına saldıralar hız kesmeden devam ediyor. Bu saldırıların başında yer alan kadınların yıllardır mücadelesi ile elde ettiği ‘İstanbul Sözleşmesi’nden geçtiğimiz yıl bir gecede CB Kararnamesiyle hukuksuz şekilde çekilme kararı alındı. Kadınlar hakları için mücadeleyi asla bırakmadı. Ancak bu da yetmedi 6284 sayılı yasa hedef haline getirildi. Bununla da yetinilmedi ve çocuk istismarına karşı uluslararası nitelik taşıyan Lanzarote Sözleşmesi hedefe kondu” dedi.

Açıklamanın devamında Avukat Elif Yetigin, boşanmada arabuluculuk, din görevlilerinin aile danışmanlığı yapması, nafaka hakkına dönük düzenlemeler gibi pek çok girişimin kadınların hak ve özgürlüklerini hedefe koyduğunu belirtti. Yetigin, “Tüm bu politik ve ekonomik atmosferde kadına yönelik şiddet sistematik olarak katlanarak artıyor ve giderek vahşi bir biçim alıyor. Bu saldırılar karşısında ise kadınlar; Karadeniz’de kurutulmak istenen deresinin önünde, Ege’de biçilmek istenen zeytininin önünde, ETF’de, Marlboro’da patron tarafından çalınan hakkı için fabrika önünde, her bir kadın cinayeti sonrası, katiller ceza alabilsin diye mahkeme kapılarında, işçi cinayetlerinde eşlerini, çocuklarını kaybeden kadınlar ‘adalet’ arayışları için mahkeme salonlarında, işten atılan kadınlar haklarını korumak için sokakta direniyor, mücadele ediyor” dedi.

Yetigin, Arjantin’de kürtaj hakkı, Hindistan’da eşitlik hakkı, Afganistan’da Taliban’ın şeriat uygulamalarına karşı özgürlüğü için, İran’da Molla rejiminin ahlak polislerince katledilen Mahsa Amini’nin ardından yüzbinlerce kadın eşitlik ve özgürlük talebiyle sokakta diyerek; “Fabrikada, tarlada, atölyede, ofiste, laboratuvarda, okullarda, hastanelerde, evlerde yaşam mücadelesi veren tüm kadınları, her sabah gelecek kaygısıyla uyandığı halde umudunu yitirmemek için direnen genç kadınları şiddete karşı mücadeleyi daha da büyütmeye çağırıyoruz” dedi. (Kocaeli/EVRENSEL)