25 Kasım Kadın Platformu’ndan suç duyurusu: Polis şiddetine sessiz kalmıyoruz.
25 Kasım Kadın Platformu, Taksim'deki 25 Kasım eyleminde kadınlara dönük şiddete ilişkin suç duyurusunda bulundu. Kadınlar, şiddeti kabul etmeyeceklerini ve şiddete sessiz kalmayacaklarını belirtti.
Fotoğraf: Meltem Akyol/Evrensel
25 Kasım Kadın Platformu, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü'nde Taksim'deki kadınlara dönük polis şiddetine ilişkin suç duyurusunda bulundu. “Valilik, Kaymakamlık, Emniyet kadınların canına kastediyor, suç işliyor” diyen kadınlar şiddete sessiz kalmadıklarını söyledi, o gün şiddete maruz kalan tüm kadınları da suç duyurusunda bulunmaya çağırdı.
İstanbul’da 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında, Taksim Tünel’e çıkan sokaklarda ve Karaköy’de yürüyüş gerçekleştirmek isteyen kadınlardan 216'sı gözaltına alındı. Gözaltında alınan kadınların tamamı serbest bırakılırken, 2 mülteci kadın ise Selimpaşa Geri Gönderme Merkezi'ne gönderildi ve haklarında sınır dışı kararı çıkarıldı. 27 Kasım pazar günü Kadıköy’de yapılacak eylem için buluşan 116 kadın da gözaltına alındı.
Eylemler sırasında sadece kadınlar değil, eylemi takip eden gazeteciler ve karakol işlemlerinde kadınlara refakat etmek isteyen avukatlar da şiddete maruz kaldı.
ŞİDDET, TACİZ, ÇIPLAK ARAMA DAYATMASI, TRANSFOBİ...
Çağlayan'da bulunan İstanbul Adliyesi önünde bir araya gelen kadınlar önce burada açıklama yaptı. 25 Kasım Kadın Platformu adına hazırlanan ortak açıklamayı paylaşan Meltem Yalçın her yıl olduğu gibi Taksim Tünel Meydanı’nda toplanma üzere çağrısı yaptıklarını hatırlatarak 25 Kasım günü yaşananları şöyle sıraladı: "25 Kasım günü öğlen saatlerinden itibaren Beyoğlu, Şişhane ve Karaköy polis tarafından abluka altına alındı. Metro kapatıldı, insanların seyahat hakkı engellendi. Bütün bu ablukaya rağmen Tünel'e çıkan sokaklarda, Şişhane'de, Galata'da ve Karaköy'de polis engelini aşıp toplanan ve yürüyüş başlatan kadınlar polis tarafından çevrelenip darbedilerek gözaltına alındı. Gözaltı işlemi sırasında hiç bir uyarı yapılmadı, polis en başından itibaren hakaret ve taciz içeren sözlerle, kalkanla, tekme ve yumruklarla şiddet uygulayarak, bayıltarak, kimimizin bacağını kırarak, kimimizi kan içinde bırakarak ve ters kelepçe yaparak bizleri gözaltına aldı. Gözaltılar sırasında bilinçli olarak ölüme veya sakat bırakmaya sebebiyet verebilecek kadar ağır darp, trans kadınlara dönük taciz ve transfobi, tutanaksız olarak telefonlara ve dijital aletlere el konulması, gözaltında çıplak arama dayatması, doktorların şiddete maruz kalan arkadaşlarımızı muayene etmemesi, şikayetlerini kayıt altına almaması başta olmak üzere pek çok hak ihlali, daha birçok keyfi işlem ve işkence yöntemi uygulandı."
“EŞİTLİKTEN VE ÖZGÜRLÜĞÜMÜZDEN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ"
Kadınlara uygulanan şiddeti kabul etmediklerini söyleyen Yalçın, " Valilik, Kaymakamlık, Emniyet kadınların canına kastediyor, suç işliyor. Prosedür denilerek işkence ve kötü muamelenin normalleştirilmesini, kadınların canına kastederek susturmaya çalışan bu yeni polis şiddeti ‘konseptini’ asla kabul etmiyoruz. Suç duyurularımız ve disiplin soruşturması başvurularımız devam edecek. Biz kadınlar haklarımızdan, hayatlarımızdan, mücadelemizden, özgürlüğümüzden, eşitlikten asla vazgeçmeyeceğiz. Sokaklarda görüşmek üzere" dedi.
25 Kasım günü şiddete maruz kalan kadınlara suç duyurusu yapma çağrısında bulunan kadınlar suç duyurusu yapmak üzere adliyeye geçti. (İstanbul/EVRENSEL)