TTB eski başkanları: Yaşananlar TTB’nin kaderi değil, Türkiye’nin ayıbıdır!

TTB’nin önceki dönem Merkez Konseyi başkanları tarafından yapılan açıklamada “TTB’nin adından işleyişine her türlü dış müdahaleyi reddediyoruz” denilerek baskılara karşı mücadele çağrısı yapıldı.

01 Aralık 2022 15:34
Paylaş

Türk Tabipleri Birliği (TTB) aralarında Selim Ölçer, Eriş Bilaloğlu, Özdemir Aktan, Raşit Tükel, Sinan Adıyaman ve Gençay Gürsoy’un da yer aldığı önceki dönem Merkez Konseyi başkanlarının katılımıyla “Meslek Örgütümüze Sahip Çıkıyoruz” başlıklı basın açıklaması gerçekleştirildi. Açıklamayı okuyan TTB 2010-2012 yılı Eski Merkez Konseyi Başkanı Dr. Eriş Bilaloğlu, “ Türk Tabipleri Birliği’nin adından işleyişine her türlü dış müdahaleyi reddediyoruz. TTB eksiğiyle fazlasıyla hatasıyla doğrusuyla kendi yolunu yürümelidir, yürümektedir. Müdahale hakkı hekimlere aittir, demokratik, meşru yolları bellidir. Dolayısıyla hekimleri, tabip odalarınının meslek birliğinin bağımsızlığına sahip çıkmaya, antidemokratik baskılara karşı durmaya çağırıyoruz” diye konuştu.

“TÜRKİYE HANGİ YÖNE GİDECEĞİNİN SANCISINI YAŞAYAN BİR YOL AYRIMINDA”

TTB Genel Merkezi’nde yapılan açıklamaya Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Eş Genel Başkanı Hüsnü Yıldırım ve beraberindeki MYK üyeleri ile Ankara Tabip Odası Genel Sekreteri Mine Coşkun da destek verdi. Açıklamayı TTB 2010-2012 yılı Eski Merkez Konseyi Başkanı Dr. Eriş Bilaloğlu okudu.  Türkiye'nin bir eşikte, bir yol ayrımında olduğu ifade eden Bilaloğlu, ülkenin hangi yöne gideceğinin tercihini yapmanın sancılarını yaşadığını söyledi. “Ya karanlık kapkaranlık bir çıkmaz sokağa tamamen girecek ya da bu topraklarda doğmuş olmanın bütün güzelliklerini yaşayacağı özgür eşit bir iklime yönelme şansını yakalayacak” sözlerine yer verilen açıklamada bu sebeple TTB’nin özel bir anda olduğunun altı çizildi.

“Bizler neredeyse 50-60 yıllık bir sürecin Türk Tabipleri Birliği özelinde emek verenleri/ TTB MK Başkanları olarak güncel bir “mesele üzerinden” yerimizi almak istiyoruz” diyen Eriş Bilaloğlu; “TTB Başkanları olarak hayatta olmayan dostlarımızı saymazsak bugün bir sandalyenin boş kaldığını biliyorsunuz: Mevcut TTB Merkez Konseyi Başkanı aramızda yok! Nerede? Ankara’da Adalet Bakanlığı Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’nde, yani cezaevinde! 1953’te kurulmuş 70 yıla ulaşan bir meslek örgütünün başkanı hapiste!! Durum budur” diye konuştu.

“TTB’DE YARGILANMAYAN, GÖZALTINA ALINMAYAN, SIKINTI YAŞAMAYAN YOK”

Şu an karşınızda olan eski başkanların hemen çoğu da TTB Merkez Konseyi Başkanı iken ya haklarında soruşturma/dava açılmış, yargılanmış ya şu ya da bu süre gözaltı, hapis vb. sıkıntılarla karşılaşmıştır” diyen Bilaloğlu, bunun “TTB’nin kaderi” olmadığını, Türkiye’yi yönetenlerin ayıbı olduğunu sözlerine ekledi. Bugün Şebnem Korur Fincancı’nın mesleki, kişisel vb. donanımı üzerine bilinenleri tekrarlamayacaklarını, daha öte bir cümleyi misyon olarak gördüklerini sözlerine ekleyen Bilaloğlu, “Bugünlerde yine gündeme gelen TTB’ye antidemokratik, var olanı daha da ağırlaştıracak vesayetçi “yasa yapma” girişimlerini meslek örgütüne saldırı olarak değerlendiriyoruz. Hekim örgütünün yolunu, seyrini, çizgisini hekimler belirler, onlar karar verir, vermeli diyoruz. Türk Tabipleri Birliği’nin adından işleyişine her türlü dış müdahaleyi reddediyoruz. TTB eksiğiyle fazlasıyla hatasıyla doğrusuyla kendi yolunu yürümelidir, yürümektedir. Müdahale hakkı hekimlere aittir, demokratik, meşru yolları bellidir. Dolayısıyla hekimleri, tabip odalarını meslek birliğinin bağımsızlığına sahip çıkmaya, antidemokratik baskılara karşı durmaya çağırıyoruz” dedi.

TTB’nin bu girdaptan çıkacağı üzerine sözlerine son veren Dr. Bilaloğlu’nun ardından Diyarbakır’dan bağlanarak basın açıklamasına katılan TTB 1990-1995 yılı Eski Merkez Konseyi Başkanı Dr.Selim Ölçer söz aldı. Dr. Ölçer: “Demokratik hakları sınırlayan hareketler ve siyaset bu memleketin hayrına olmayacaktır. Bu memleket darbesinden tutunda daha birçok sıkıntı yaşadı. Hepsi çekip gitti. Bu da öyle olacaktır.” dedi.

“TTB’NİN 60 YILINA ŞAHİDİM, BÖYLE BİR SÜREÇ YAŞAMADIK”

Ölçer’in ardından söz alan TTB 2006-2010 yılı Eski Merkez Konseyi Başkanı Dr. Gencay Gürsoy da basın metninde de yer aldığı gibi Türkiye'nin bir yol ayrımında olduğu sözlerini tekrarladı. Türkiye’nin ya pre-faşizmden faşizme ya da bugünden demokrasinin taşlarının örüleceği bir ufka geçeceğini sözlerine ekleyen Gürsoy, bunun kolay olmayacağını da sözlerine ekledi. TTB’nin 60 yıllık sürecine şahit olduğunu ifade eden Gençay Gürsoy; “Askeri yönetimlerle allak bullak edildik. Hiçbir dönemde bu kadar insan haklarının yerlerde süründürüldüğü, kendilerine muhalefet eden herkesin terörist ilan edildiği başka bir süreç yaşanmadı, yaşamadık” dedi. İktidarın bu hareketine yönelik muhalefete de seslenen Gençay Gürsoy, “Ümidimiz birliğimizdedir. Özellikle meslektaşlarımızdan dayanışma bekliyoruz” diyerek konuştu.

“TTB’NİN KAMUSAL NİTELİĞİNİ KALDIRMAK İSTİYORLAR”

TTB 2016-2018 yılı Eski Merkez Konseyi Başkanı Dr. Raşit Tükel ise, Adalet Bakanı’nın açıklamasındaki “Türk” ibaresinin kaldırılmasının TTB’nin kamusal niteliğinin ortadan kaldırılmasını amaçladığını ifade etti. Dr. Tükel devamında “TTB ortadan kaldırılırsa, çoklu odalarla bu birlik dağıtılırsa, barolarda uygulanmak istendiği gibi bir iş ortaya çıkarsa şöyle bir sonuç doğurur; hekimlik mesleğinin nasıl uygulanacağına hekimler tarafından değil, iktidar tarafından dikte verilir” dedi.

“HALKIN GÜNDEMİNDE NE VARSA TTB’NİN DE GÜNDEMİNDE O VARDIR”

Konuşmasında TTB’nin Dünya Tabipleri Birliği’nin kurucularından biri olduğuna yer vererek söze başlayan TTB 2012-2014 yılı Eski Merkez Konseyi Başkanı Dr. Özdemir Aktan, “Bu saldırlar bizi üzmüyor aksine bizi güçlendiriyor.” dedi.

2018-2020 yılı Eski Merkez Konseyi Başkanı Sinan Adıyaman ise, TTB’yi  diğer meslek birliklerinden ayıran en temel özelliğin her şeyin açıkça tartışılıp, soruna müdahale edilen bir ortamın söz konusu olduğuna vurgu yapıp halkın gündemi olan her şeyin TTB’nin de gündeminde olduğunu ifade etti. Dr. Adıyaman, hukuku zorlayan bu ısrardan ve yasal düzenlemeden vazgeçilme çağrısı yaptı. (Evrensel/ANKARA)

ÖNCEKİ HABER

AGİT toplantısında hedef Rusya

SONRAKİ HABER

Ercüment Akdeniz: Asgari ücret yoksulluk sınırı baz alınarak belirlenmeli

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa