02 Aralık 2022 14:04

EMEP: Açlığı kabul etmiyoruz, yoksulluk sınırını aşan asgari ücret istiyoruz

Asgari ücrete dair açıklama yapan Emek Partisi, "Çıtayı açlık sınırına dayamak baştan açlığa mahkum, yoksulluk sınırının altında, asgari bile olmayan yaşamı kabul etmek ve ettirmektir" dedi.

İzmir | Fotoğraf: Kenan Çetin/Evrensel 

Paylaş

Emek Partisi (EMEP) Genel Başkan Yardımcısı Sedat Başkavak, asgari ücret görüşmelerine dair açıklama yaptı, "Açlığı kabul etmiyoruz, yoksulluk sınırını aşan asgari ücret istiyoruz" dedi.

Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun ilk toplasının 7 Aralık'ta yapılması kararı alındığını anımsatan Başkavak, "Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, her seneki nakaratı tekrarlayarak 'işçilerimiz, Türkiye'nin emekçileri şundan emin olsunlar, onları enflasyona ezdirmeyeceğiz' diyor. Fakat bugüne kadar açıklanan rakamlar göz önüne alındığında her seferinde, enflasyon ezip geçiyor" dedi.

"PATRONLAR HAVUCU UZATIRKEN SOPA SALLIYOR"

Patron temsilcisi Özgür Burak Akkol'un “Çalışanların beklentisini öncelikli görüyoruz” diyerek "havuç uzattığını söyleyen Başkavak, "İşletmelerin rekabetçiliği; istihdam, işletmelerin sürdürülebilirliği ve büyümesi, daha fazla ihracat yapması hem çalışanlar hem de ülkemiz için önemli” diyerek ise "sopa salldığını kaydetti.

"TÜRK-İŞ 'KURTULSAK' DİYOR"

Türk-İş'in tutumuna da değinen Başkavak, "En çok üyeye sahip sendika olarak komisyona katılan, Türk İş Genel Başkanı ise 'Asgari ücret 4 aydır herkes tarafından konuşuluyor, bir an evvel bu rakam belli olsun da bu mesele bitsin' diyerek, 'Belirlense de kurtulsak' demeye getiriyor" dedi.

Türkiye'de asgari ücretin, dünyanın aksine, işçi ailesi hesaba katılmadan belirlendiğini anımsatan Sedat Başkavak, şöyle devam etti:

"15 kişilik Asgari Ücret Tespit Komisyonunda işçiler adına sadece 5 kişilik temsil hakkı veriliyor. 5 patron temsilcisinin yanına, çalıştırdığı işçiler nedeniyle kendisi de işveren konumunda olan 5 hükümet temsilcisi eklenince Asgari Ücret Tespit Komisyonunda patronlar son sözü söylüyorlar. Sendikalar ise gerek komisyonun bileşimi gerekse asgari ücretin belirlenme şekli konusunda bu durumu değiştirmek için geleneksel basın açıklamaları dışına çıkmıyorlar."

"ÇITAYI AÇLIK SINIRINA DAYAMAK ASGARİ BİLE OLMAYAN YAŞAMI KABUL ETMEKTİR" 

Açlık sınırının 7 bin 786 TL, yoksulluk sınırının ise 25 bin 365 TL olduğunu hatırlatan Başkavak, ücretli çalışan kesimin büyük çoğunluğunun asgari ücret veya altında ücret aldığını belirtti. EMEP Genel Başkan Yardımcısı, şöyle devam etti:

"2017 yılında çalışan nüfusun %35’i asgari ücret alıyordu. Bugün ise 15 milyonluk ücretli çalışanın yarıdan fazlası asgari ücrete çalışmaktadır. Kayıt dışı ve asgari ücret altında ücrete çalışmaya zorlanan milyonları da katınca işçilerin büyük çoğunluğu kuru ekmeğe çalışmaktadır. Artan enflasyon karşısında eriyen ücretler ve düşen alım gücü nedeniyle işçiler aileleriyle birlikte sağlıklı beslenme bir yana doyacak kadar bile ücretten mahrum durumdadır. Asgari ücretten vergi alınmayacak diyen AKP iktidarı, 'vergi dilimi' hesap oyunlarıyla işçilerin sırtına binen gelir vergisi yükünü de artırmıştır.

Hal böyleyken ülkenin en büyük toplu iş sözleşmesi özelliği taşıyan asgari ücretin 'Rakam belli olsa da kurtulsak' anlayışıyla ele alınamayacağı açıktır. Çıtayı açlık sınırı olan 7 bin 786 TL’ye dayamak, 8 bini geçsin, 10 bini bulsun veya 10 bin üzeri olsun sözleri de baştan açlığa mahkûm, yoksulluk sınırının altında, asgari bile olmayan yaşamı kabul etmek ve ettirmektir."

"İNSANCA YAŞANACAK ÜCRET İÇİN BİRLEŞELİM"

"Ülkede sermaye işbirlikçisi partiler iktidar olduğu sürece; tıpkı Amasra’da olduğu gibi ölümüne çalıştırılıp, kuru ekmeğe talip edilecek ve buna da 'kader' denecektir" diyen Başkavak, şu çağrıda bulundu:

"Bu kaderi biz yazmadık, değiştiren de biz olacağız. Kimsenin gündüzleri işsiz gezmediği, geceleri aç yatağa girmediği, demokratik ve bağımsız bir Türkiye için birleşelim, mücadele edelim.

  • Vergide adalet, insanca yaşayacak bir ücret istiyoruz.
  • KDV başta olmak üzere halkın sırtındaki dolaylı vergiler kaldırılmalı, zenginlere servet vergisi getirilmelidir.
  • İşçi emekçilerin eriyen ücretlerinin gerçek enflasyon oranında arttırılmalıdır.
  • Elektrik, su, doğalgaz, telefon, internet faturalarına yapılan zamlar geri alınmalıdır." 

(HABER MERKEZİ) 

ÖNCEKİ HABER

Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesinde sağlıkçılar promosyon hakkı için eylem yaptı

SONRAKİ HABER

İzmir'de bir kişi polis kurşunuyla yaşamını yitirdi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa