Akar tekstil işyeri temsilcileri: Bizim kırmızı çizgimiz geçinebilmek
İzmir’de DERİTEKS’in örgütlü olduğu Akar Tekstil’de işyeri temsilcileri asgari ücrete yapılacak zam kadar temel tüketim maddelerine yapılan zamların durdurulmasının da önemli olduğunu ifade ediyor.
Arşiv | Fotoğraf: DHA
Eda AKTAŞ
Dilek OMAKLILAR
İzmir
Asgari Ücret Tespit Komisyonunun ilk toplantısında anket sonuçlarını paylaşan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, asgari ücret beklentisinin 7 bin 845 lira olduğunu öne sürerken, işçiler yoksulluk sınırının 25 bin lirayı aştığı dönemde 7 bin 845 liranın yetmeyeceğini söylüyor. İzmir’de DERİTEKS’in örgütlü olduğu Akar Tekstil’de işyeri temsilcileri asgari ücrete yapılacak zam kadar temel tüketim maddelerine yapılan zamların durdurulmasının da önemli olduğunu ifade ediyor.
İşyeri Temsilcisi Mihriban Erdal, “Eskiden toplu alışveriş vardı o kalmadı, artık günübirlik yaşıyoruz. İşten çıkıyorum o gün ne pişireceksem onu alıyorum ki bunlar da abartılı şeyler değil. Artık 3-4 aldığımız şeyi ikiye düşürdük. Asgari ücret bir mutfağı geçindiremez” dedi.
"ÇOCUĞUM BU PARAYLA DOYMADIM DİYOR"
Akşama kadar eşi ve kendisinin işte, iki çocuğunun ise okulda olmasına rağmen evin masraflarının bitmediğini anlatan Erdal, “Ev kira. Evde bir öğün yemek anca yiyoruz. Küçük oğlum beslenme götürüyor. Büyük oğluma günlük belli bir para veriyorum, akşam eve geldiğinde ‘Ben bu parayla doymadım’ diyor. Biz her ay içerideyiz, her ay borçluyuz” dedi.
Yemek içmek dışında kıyafet gibi başka ihtiyaçların da olduğunu ancak bunları hiç karşılayamadıklarını dile getiren Erdal, “Çarkı çevirmeye çalışıyoruz. Maaş gelmeden bitiyor. En son sinema ya da tiyatroya ne zaman gittik hatırlamıyorum. Öncelikle yaşam şartları birazcık aşağı çekilmeli artık. Çünkü ne verirlerse versinler asgari ücretle geçinemeyiz. Biz önümüzdeki yıllar için de borç içindeyiz” diye konuştu.
"GIDA FİYATLARI ARTMAMALI"
Akar Tekstil İşyeri Temsilcisi Erdal Topçu da “Asgari ücret gelmeden eriyor. İnsanlar kredi kartıyla her ay ekstra eksi 2-3 bin TL gibi rakamlarla başlıyor. Geçinme şansınız yok. Günümüzde asgari ücret zammını yüzde 70-80 de yapsalar bir ay sonra yine aynı sorunlarla karşılaşacağız. Çünkü asgari ücrete gelen zam kadar temel gıdaya, ekmeğe, suya, elektriğe hepsi aynı şekilde gelecek. Bence öncelikle temel gıdanın sabit bir fiyatta kalması gerekiyor” dedi.
İki çocuğunun okuduğunu ve beslenme çantası hazırlayamadığını anlatan Topçu, “Günü birlik bir şeyler alabiliyoruz. İkinci bir çocuğa bir çalışan nasıl yetişir? Siz düşünün artık. Bugün 5 bin 500 lira alıyoruz. Kira, faturalar demek aylık 5 bin 900 lira yapıyor. Ben her ay 400 lira eksideyim. Ayrıca ekstra şeyler çıkınca bu masraf daha çok artıyor” diye konuştu.
"ÖDEMELER BİRİKTİKÇE GEÇİM ZORLAŞIYOR"
“2-3 bin çekilen kredi ödemesi 4-5 bine çıkıyor. Aldığımız parayı kredi kartına yatırıyoruz, 24 saat geçtikten sonra geri çekiyoruz” diyen Topçu şunları söyledi: “Bu şartlarda mutlu edecek bir asgari ücret göremiyorum. Asgari ücretten sonra gıdaya, temel tüketime zam geldikten sonra biz yine 5 bin 500 lirayı konuşmuş olacağız. Ekmek şu an 5 lira o zaman 10 lira olacak. Yani pek değişen bir şey olmayacak. Kalıcı bir sistem kurulmalı. Maaşın yükselmesi değil hayatın bir standarda konması gerekiyor” dedi.
"AÇLIK SINIRI KIRMIZI ÇİZGİ OLAMAZ"
Akar Tekstil İşyeri Baştemsilcisi Erkan Helvacı da Türk-İş’in “Kırmızı çizgimiz” diye açıkladığı 7 bin 785 liranın işçilerin kırmızı çizgisi olmadığını söyleyerek, “Bizim asıl kırmızı çizgimiz geçinebilmek. Geçinemedikten sonra kim ne kırmızı çizgi çiziyorsa çizsin, o kesinlikle bizim bütçemizi belirleyen bir çizgi değildir ve olmayacak da” dedi.
Asgari ücret tartışılmaya başlandığı dönem tüm temel ihtiyaçlara yüzde 50-60 zam geldiğini ifade eden Helvacı, asgari ücrete gelen zammın da bu şekilde eridiğini söyledi. Kendi fabrikaları ve Çiğli havzasında çalışan işçilerle yaptıkları konuşmaları anlatan Helvacı, “Bir yılda gıdaya yüzde 300’leri aşan zamlar gelmiş. Tablo ortadayken asgari ücret nasıl yetsin? Asgari ücretli bu sistem böyle devam ettikçe geçinemez” diye konuştu.
ÜÇ ÇOCUKLU BİR ASGARİ ÜCRETLİNİN AYLIK MASRAFI
Helvacı, üç çocuklu eşi çalışmayan bir asgari ücretli işçiyle yaptığı görüşmeyi şu şekilde aktardı: “Ben bir asgari ücretliyim. Aldığım maaş, 5 bin 500. Aylık 2 bin 300 TL kuru bakliyata veriyorum. İki çocuğum öğrenci, onların beslenmesi ve kahvaltısı için 2 bin TL, mutfak tüpü 300 TL, bazen param olmadığında tüpü borç yazdırıp ay başı ödüyorum ve bir ay sonra zam gelirse tüpçüden zam yapmamasını rica ediyorum. Elektrik 300-320 arası geliyor, su faturası 350-370 arası geliyor. Toplamı 5 bin 290 TL gider oluyor. Ne kaldı 210 TL. Şimdi bu asgari ücretli neden geçinemiyor diyenler gelsin 210 lira ile ay sonunu getirsin diyor.”
İşçilerin sosyal hayatının kalmadığını da anlatan Helvacı, “Geçinebilecek bir ücret talep ediyoruz” dedi.