13 Aralık 2022 15:05
/
Güncelleme: 14 Aralık 2022 00:23

Genç komünist Erdal Eren idamının 42’nci yılında mezarı başında anıldı

12 Eylül darbesinin ardından idam edilen genç komünist Erdal Eren, öldürülmelerinin 42'nci yılında yoldaşları Sinan Suner ve Ercan Koca ile birlikte mezarları başında anıldı.

12 Eylül darbesinin ardından idam edilen genç komünist Erdal Eren, öldürülmelerinin 42. yılında yoldaşları Sinan Suner ve Ercan Koca ile birlikte mezarları başında anıldı. Anma programında konuşan Emek Partisi GYK üyesi Sinancem Alikoç, “Vakit Denizlerden aldığımız, Erdallardan aldığımız devrim ve sosyalizm mücadelesini; demokratik Türkiye mücadelesini en geniş kesimlerle mücadele yürütmenin vaktidir. İşçi sınıfının önderliğinde sendikalar, emek örgütleri, siyasi partiler, kadın örgütleri, LGBTi örgütleri, gençlik örgütleri, öğrenci temsilcilikleri, öğrenci toplulukları hep beraber Türkiye’yi daha güzel ve yaşanabilinir bir ülke yapmak için mücadele edelim” dedi.

Erdal Eren idamının 42.yılında yoldaşları Sinan Suner ve Ercan Koca ile birlikte Karşıyaka Mezarlığı’nda anıldı. Emek Gençliği tarafından düzenlenen anmaya, Emek Partisi il yöneticileri de katıldı. Mezarlığın 2 No’lu Kapısında toplanılarak Erdal’ın mezarına yapılan yürüyüşte, ”Gençlik gelecek, gelecek sosyalizm”, “Denizlerden Erdal’a, gençlik emeğin saflarında” sloganları atıldı.

Emek Partisi GYK üyesi Sinancem Alikoç,Sinan Süner, “Erdal Eren, Ercan Koca, Sinan Suner kendi dönemlerinin gençlik mücadelesinin , işçi sınıfının mücadelesinin kopmaz bir parçası olar şekillendi. Hayatlarının son bulması da ancak birbirlerinin peşi sıra inandıkları devrim ve sosyalizm mücadelesi uğruna oldu. Erdal’ın idam edildiği, Sinan’ın sokak ortasında vurulduğu,  Ercan’ın işkencede katledildiği o dönemde işçi hareketi, emekçiler; onların önderliğiyle diğer kesimler, kadınlar ve gençler kendi hak ve özgürlükleri için, insanca yaşayacak bir ekonomik düzen için mücadele ediyorlardı. O günden bu güne çok şey değişti. Ancak Erdal’ların bıraktığı mücadele yoluna olan inancımızda bir değişiklik olmadı” dedi.

“ERDALLARDAN ALDIĞIMIZ MÜCADELE BAYRAĞINI SÜRDÜRELİM”

Erdal Eren, öldürülmelerinin 42. yılında yoldaşları Sinan Suner ve Ercan Koca ile birlikte mezarları başında anıldı.

Fotoğraf: Damla Kırmızıtaş/Evrensel

Alikoç, Türkiye’de en hızlı yoksullaşılan bir dönemin yaşandığını ifade ederek şöyle konuştu: “İşçi ücretleri enflasyon karşısında erimeye devam ediyor. Tek adam yönetimi en ufak hak arayış mücadelesine karşı  ağır saldırı ve baskı politikaları uygulamaya devam ediyor. İnsanca yaşamak ve çalışmak isteyen, demokratik adil bir düzen isteyen emekçiler, işçiler, kadınlar ve gençler bu düzenin çarklarında eritilmeye çalışılıyor. Tek adam yönetimin bu denli baskıları sürerken bunun karşısında tutum almaya çalışan burjuva muhalefet ne demokratik düzen ne de ekonomik düzen açısından kapitalizmin dışında bir alternatifi ortaya koyamıyor. Bugün hem iktidarda olan hem muhalefette olan burjuva partileri işçilere, emekçilere, kadınlara ve gençlere hiçbir şey vaadetmiyor. Bunun için biz diyoruz ki Deniz’lerden aldığımız Erdal’lardan aldığımız devrim ve sosyalizm mücadelesini, demokratik Türkiye mücadelesini en geniş kesimlerle mücadele yürütmenin vaktidir.  İşçi sınıfının önderliğinde sendikalar, emek örgütleri, siyasi partiler, kadın örgütleri, LGBTi+ örgütleri, gençlik örgütleri, öğrenci temsilcilikleri, öğrenci toplulukları hep beraber Türkiye’yi daha güzel ve yaşanabilinir bir ülke yapmak için mücadele edelim. Erdal’lardan aldığımız mücadele bayrağını sürdürelim. İnsana yakışır bir düzen olan sosyalizm mücadelesini sürdürelim. Tarih boyunca hakim sınıfların egemenliğinde olan her yönetim yenilmiştir ve yenilmeye mahkumdur. Erdal’lar yaşayacaktır, Sinan’lar yaşayacaktır, Ercan’lar yaşayacaktır, Deniz’ler yaşayacaktır. Devrim ve sosyalizm mücadelesi yaşayacaktır.”

‘Erdal’ın mezarı başında Emek Gençliği adına konuşan İrem Hazal Kelleci, “Erdal Eren’in henüz lise öğrencisiyken yürüttüğü mücadele ve dünya görüşü bugün 42’nci yılında yeniden anılırken, yeniden öğretmeye devam ediyor. Erdal 12 Eylül Faşist cuntasının yarattığı tahribatın karşısında parasız bilimsel ve demokratik bir eğitimin mücadelesini veren bir gençlik önderiydi. Daha 17 yaşında hayatın önümüze sunulandan ibaret olmayacağını gören daha ilerisi için daha iyisi için, kendi payına düşen sorumluluğu alarak mücadeleyi en ön saflardan yürüten bir gençti. Ama aynı zamanda yaşamak istediği dünyanın yolunun işçi sınıfının mücadelesinde, onun değiştirici gücünde yatabileceğini görmüş bilimsel bir eylem kılavuzunu en kapsamlı ve planlı şekilde uygulamak için işçi sınıfının partisinde mücadeleyi örgütlemiş bir gençti. Denizlerden miras kalan devrim ve sosyalizm mücadelesini, işçi sınıfının partisinde mücadele ederek ilerletmiş bir gençti” diye konuştu.

“BİZE DÜŞEN MÜCADELEYİ OMUZLAMAKTIR”

Erdal Eren, öldürülmelerinin 42. yılında yoldaşları Sinan Suner ve Ercan Koca ile birlikte mezarları başında anıldı.

Fotoğraf: Damla Kırmızıtaş/Evrensel

Bugünün Türkiye’sinde  lise öğrencilerinin kriz ve körelmiş eğitim sistemi cenderesinde bir gelecek planı çizmeye çalıştığını belirten Kelleci, “Kaynak kitaplara ulaşamıyor, yeterli beslenemiyor ve okullara ulaşamıyor. Müfredat her geçen gün bilimden uzaklaştırılıyor. Liseli gençler hayal ettikleri geleceğin yolunu döşeyecek taşları bile bulamıyor. Meslek liseli gençler okullarından koparılıp ucuza çalıştırıldıkları MESEM’lerde, staj sömürüsünde ağır koşullarda, ucuz işçilik yapmak zorunda kalıyor. Milli Eğitim Bakanı ise piyasanın tam emrinde olmakla övünüyor! Üniversite öğrencileri tek adamın politikaları ve onun atadığı rektörlerle baskı ve tahakküm altına alınıyor, zamlar ve dersler arasında bir yaşam mücadelesi veriyor. Ancak liselerden üniversitelere gençlik tek adam iktidarının çizdiği kader planının daha fazla yoksulluk daha fazla baskıdan başka bir şey olmadığını görüyor. Bugün bize düşen de beklemek veya istemek değil tıpkı 42 yıl önce Erdal’a düşen gibi mücadeleyi omuzlamak oluyor. Öyle çekingen ve yılgın da değil tıpkı Erdal gibi kararlı ve özgüvenli olmak gerekiyor. Bugünümüz için yarınımız için daha nice yaşlarımız içim komünizmin mücadelesine yılların birikimi ile daha sıkı sarılmamız gerekiyor” dedi

“İKTİDARLAR DARBENİN NİMETLERİNDEN FAYDALANMA YOLUNU SEÇTİ”

Devrimci 78’ler Federasyonu Başkanı Hüseyin Esentürk, “Erdal’ın idam edilişi üzerinden 42 yıl geçti. 12 Eylül darbesiyle hesaplaşmak gibi bir kaygısı olmadı hiç kimsennin. Bütün iktidarlar darbenin nimetlerinden faydalanma yolunu seçtiler. 42 yıldır Erdal Eren yaşıyor. Bugünkü diktatörlüğe karşı mücadele etmek aslında 12 Eylül faşist darbesine karşı mücadele etmektir. Erdal’ın başucunda ona saygımızı özlemimizi ifade ederken onu yaşatacağımızı ve mücadele edeceğimiz bir daha söylemek istiyorum” dedi.

Erdal Eren’in mezarında yapılan konuşmaların ardından Emek Gençliği üyeleri tarafından, Sinan Süner ve Ercan Koca’nın mezarı başında Erdal Eren’in son mektubu ve ‘Güneşi içenlerin türküsü’ şiiri okunduktan sonra anma programı sona erdi.

Erdal Eren, öldürülmelerinin 42. yılında yoldaşları Sinan Suner ve Ercan Koca ile birlikte mezarları başında anıldı.

Fotoğraf: Damla Kırmızıtaş/Evrensel

(Ankara/EVRENSEL)


İSTANBUL'DA KÖPRÜLERE PANKART ASILDI

Genç komünist Erdal Eren idamının 42’nci yılında İstanbul'da da çeşitli ilçelerde köprülere pankartlar asıldı.

köprüye asılan pankart

Fotoğraf: Evrensel

köprüye asılan pankart

Fotoğraf: Evrensel

(HABER MERKEZİ)


EDREMİT'TE ANILDI: SOSYALİZM KAZANACAK

sandalyede oturan kalabalık

Fotoğraf: Evrensel

Erdal Eren, Edremit'te de anıldı. Balıkesir'in Edremit ilçesinde Emek Partisi ilçe örgütünün düzenlediği etkinliğe yaklaşık 150 kişi katıldı.

Altınoluk Türkan Saylan Kültür Merkezinde yapılan etkinliğin sunuculuğunu Sevgi Delibaş yaptı. Demokrasi ve sosyalizm mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına yapılan saygı duruşunun ardından Emek Partisi İlçe Başkanı İbrahim Gümüştaş konuştu.

Gümüştaş, Erdal Eren'in işçi sınıfı, emekçiler, ezilen halkların ve gençliğin mücadelesinde yaşadığını söyledi. 12 Eylül faşist darbesinin işçi sınıfı ve halkı ezmek istediğini söyleyen Gümüştaş, "Bugün AKP-MHP, Cumhur ittifakı 12 Eylül'ün devamcıları" dedi.

Erdal'ın uğruna canını verdiği sınıfın kurtuluşu mücadelesinin bugünde sürdüğünü belirten Gümüştaş; "Diktatörler yenilecek, gençlik kazanacak, sosyalizm kazanacak" diye konuştu.

kalabalık grup saygı duruşunda

Fotoğraf: Evrensel

Daha sonra Salim Yalçın, Nihat Behramın "Ölülerimiz" şiirini seslendirdi.

Emek Partisi İlçe Yöneticisi Mehmet Tank, Aydın Çubukçu'nun Erdal Eren'in mezarı başında yaptığı konuşmayı okudu.

Anma etkinliğine Sosyalist Meclisler Federasyonu, CHP Balıkesir Milletvekilleri Ensar Aytekin, Ahmet Akın ve önceki dönem milletvekili Mehmet Tüm mesaj gönderdi.

Emek Gençliği'nin hazırladığı sinevizyonun ardından Nazife Aksoy ve Kamil Yadırgı'nın söylediği türkülerle etkinlik sona erdi. (Balıkesir/EVRENSEL)


SAMSUN: SİNAN, ERDAL, ERCAN ONURUMUZDUR

basın açıklaması

Fotoğraf: Evrensel

Erdal Eren idamının 42 yılında Samsun'da anıldı. Samsun Devrimci 78'liler Derneği'nin çağrısıyla Süleymaniye geçidinde bir basın açıklaması yapılarak anıldı açıklamaya emek ve demokrasi güçleri katıldı.

Sık sık "Erdal Eren mlümsüzdür", "Yaşasın devrim ve sosyalizm", "Faşizme karşı omuz omuza", "Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz" sloganları atılan anmada, açıklamayı Devrimci 78'liler Samsun Şube Başkanı Cengiz Akşan okudu.

Akşan şu ifadeleri kullandı:

"Erdal Eren'i tarihin tanıklarında anıyoruz. Sevgi, saygı ve özlemle, dirençle anıyoruz ve yaşatıyoruz. Erdal Eren'i anmak ve anlamak demokrasi ve insan haklarını savunmaktan geçer, zulme ve zorbalığa karşı çıkmaktan geçer, kadına ve çocuklara yönelik şiddete, taciz, tecavüze karşı durmaktan, özgürlük ve demokrasi mücadelesi veren halkların yanında olmaktan geçer. Devrime ve sosyalizme inanmaktan ve onu kurmak için çalışmaktan geçer. Erdal Eren'i anmak aynı coğrafyada yaşadığımız kardeş halklarımızla kardeşlik bağlarımızı güçlendirmek, gençlere işçilere, emekçilere, halklarımıza yapılan saldırıları birlikte göğüslemek ve birlikte mücadele etmekten geçer.

Erdal Eren'in yoldaşları egemenlerin azgın saldırıları karşısında direnen emekçi halkların yanındadır o devrin ve sosyalizm şairi ile mücadelemizde yaşayacaktır. Biz devrimciler olarak diyoruz ki bugün Erdal olmanın, Sinan olmanın, Ercan olmanın günüdür. Kahrolsun faşizm, yaşasın devrim ve sosyalizm. Sinan, Erdal, Ercan onurumuzdur." (Samsun/EVRENSEL)

Evrensel'i Takip Et