Cuma hutbesinde çocuk yaşta evlilik ve istismar konusu yer aldı
Hiranur Vakfı kurucusunun 6 yaşındaki çocuğunu evlendirip istismara maruz bırakmasına gösterilen tepkiler sonucunda bu haftaki cuma hutbesinde çocuk yaştaki evlilik ve cinsel istismar konusu yer aldı.
Fotoğdaf: DHA
Son günlerde Türkiye gündeminde büyük tepkiye yol açan "6 yaşındaki kızla evlilik ve cinsel istismar" sonrası çocuk yaşta evlilikler ve çocuk istismarı bu haftaki Cuma hutbesinde yer aldı. Bu haftaki hutbede dinde kız çocuklarının önemi ve erken yaşta evliliklerin kabul edilemeyeceğine değinildi.
Avcılar'daki Merkez Ulu Camii de de okunan hutbede, “Çocuklarımızı her türlü ihmal ve istismardan korumak, dini, ahlaki, hukuki ve insani sorumluluğumuzdur" denildi.
Son dönemde çocuklar ile ilgili vicdanları derinden yaralayan haberlerin öne çıktığı bir gündemin içerisinde bulunulduğu kaydedilen hutbede şöyle devam edildi: "Bir yanda yaşanan savaşların ve trajedilerin, mülteci kamplarının ve yoksulluğun; diğer yanda ihmal, istismar ve insanlık dışı davranışların en büyük mağduru çocuklar oluyor. Bu mağduriyetlerden biri de "küçük yaşta evlilikler", "çocuk evlilikleri", "çocuk gelinler" gibi ifadelerle gündeme gelen aşırılıklardır. Değerli Müminler! Kız çocuklarını, aile kurma sorumluluğuna sahip olmadan evliliğe zorlamak ve bunu İslam dininden hareketle meşrulaştırmaya çalışmak, büyük bir günah, ağır bir vebaldir. Bu yanlış tutum ve söylemin İslam'ın evlilik anlayışıyla hiçbir ilgisi yoktur. Çocukların emeğinin, bedeninin, geleceğinin istismar edilmesi, insanlığın iflas ettiğinin bir göstergesidir. Nerede, nasıl, ne zaman olursa olsun ve kim tarafından yapılırsa yapılsın, çocukların ihmal ve istismarı, akılla, vicdanla ve ahlakla bağdaşmayan, insanlık dışı bir eylemdir"
Hutbenin son bölümünde de; “İslam'a göre kadın ve erkek hem duygusal ve fiziksel, hem de ruhsal ve zihinsel olgunluğa erişmeden, aile kurmanın anlam ve sorumluluğunu idrak edecek rüşt yaşına gelmeden evlendirilemez. Zira evlilik için sadece ergen olmak yeterli değildir. Ergenlik biyolojik bir süreçtir. Evlilik ise reşit olmayı gerektirir. Nitekim ülkemizde evlilik yaşının asgari sınırı on sekiz olarak kanunlarla belirlenmiştir. Başta anne-babalar olmak üzere herkesin evlilik yaşı ile ilgili sınırlara riayet etmesi hem dini bakımdan gerekli bir davranış hem de ailede kalıcı huzur ve mutluluğu sağlamanın en temel şartıdır. Çocuklarımıza yönelik her türlü ihmal ve istismara karşı hep birlikte mücadele edelim” denildi. (DHA)