16 Aralık 2022 17:32

Boğaziçi direnişi 712’nci gün: Meslektaşımız Tuna Tuğcu tekrar aramızda

Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri, akademisyen Tuna Tuğcu hakkındaki tedbir kararının kaldırıldığını belirterek; “Tüm arkadaşlarımızın geri dönmesini bekliyoruz” dedi.

Boğaziçi direnişi 712’nci gün: Meslektaşımız Tuna Tuğcu tekrar aramızda

Fotoğraf: Ayfer Bartu Candan

Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri, akademisyen Tuna Tuğcu hakkındaki tedbir kararının kaldırıldığını belirterek; “Tüm arkadaşlarımızın geri dönmesini bekliyoruz” dedi.

Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri haftanın her iş günü olduğu gibi bugün de 12:15’te #KabulEtmiyoruzVazgeçmiyoruz diyerek arkalarını 483’üncü kez rektörlük binasına döndü.

Akademisyenler nöbet boyunca ellerinde “Özerk, Özgür, Demokratik Üniversite”, “Kabul Etmiyoruz”, “Vazgeçmiyoruz” yazan dövizler ve üzerlerinde #KabulEtmiyoruzVazgeçmiyoruz” yazan Can Candan, Mohan Ravichandran ve Tolga Sütlü fotoğrafları taşıdılar. 

Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri 483. nöbetlerinin ardından her haftanın son iş gününde olduğu gibi haftalık açıklamalarınının 95’incisini okudu.

“GÖREVDEN UZAKLAŞTIRILAN TÜM ARKADAŞLARIMIZIN GERİ DÖNMESİNİ BEKLİYORUZ”

“Bugün bültenimize mutluluk verici bir haberle başlıyoruz” denilen açıklamada şöyle denildi; “Tüm kurum çalışanlarının, öğrencilerin ve mezunların güvenliğini korumak için Bilgi İşlem Merkezi kaynaklı veri skandalını ortaya çıkaran ve usulsüz bir uygulamayla haziran ayından beri kurumumuzdan uzaklaştırılmış olan Tuna Tuğcu hocamızın hakkındaki tedbir kararının kaldırıldığını ve kendisinin görevine devam edebileceğini öğrendik. Tuna hocamız ait olduğu yere, öğrencilerinin ve meslektaşlarının yanına geri dönüyor. Beklentimiz, bu yanlış ve mesnetsiz karardan dönüldüğü gibi hocamız hakkında açılmış olan asılsız soruşturmanın da bir an önce hakkaniyetle sonuçlandırılması. Süregiden tüm hukuksuzlukların durdurulmasını, haksızca işine son verilen veya görevlerinden uzaklaştırılan diğer tüm arkadaşlarımızın da bir an önce kampüslerimize dönmesini bekliyoruz.”

“BARINMA SORUNUNUN KALICI ÇÖZÜMÜ İÇİN LOJMAN İNŞAA EDİLMELİ”

Tuna Tuğcu’yu 6 ay araştırmalarından ve öğrencilerinden ayıran gayrimeşru rektörlüğün, merkeziyetçi, tepeden inme ve keyfî yönetim anlayışıyla kampüslere ve kampüs paydaşlarına zarar vermeye devam ettiği vurgulanan açıklamada; “Bu hafta üniversitemiz personelini temsil eden sendikalardan Eğitim İş, Eğitim Sen ve Türk Eğitim Sen, Boğaziçi Üniversitesi Genel Sekreterliğine ortak bir dilekçe göndererek yönetimin yaratmış olduğu ve birçok kurum çalışanını mağdur eden lojman krizi konusunda eleştiri ve önerilerini paylaştı. Yönetim, büyük çoğunluğu Uçaksavar Lojmanlarında yaşayan 60’a yakın üniversite mensubuna ağustos ayı itibarıyla lojmanlarını boşaltmaları gerektiğini tebliğ etmişti. Ülkede ağır bir ekonomik kriz yaşanırken yeni lojman inşaatı gerekçesiyle alelacele evlerinden çıkarılan kurumdaşlarımızın kısa süreli uzatma talepleri yönetimce reddedilmiş, kapılarına defalarca polis ve jandarma gönderilmişti. İdari liyakatten yoksun Naci İnci yönetimi, lojmanların bir hafta içinde yıkılıp hızla yeni lojman inşaatına başlanacağını vadetmişken aradan 110 gün geçmesine rağmen lojmanlar olduğu gibi yerinde duruyor; binaların yalnızca kapı ve pencereleri sökülmüş durumda ve bu kozmetik müdahale dışında alanda uzun süredir bir çalışma yapılmadığı görülüyor. Geçen süre zarfında tüm bilgi edinme taleplerine rağmen üniversite paydaşlarına yönetim tarafından herhangi bir açıklama yapılmadı. Yetkili sendika temsilcisi ise temmuz ayından beri yönetimce yeniden yapılandırılan Konut Tahsis Komisyonunun toplantılarına davet edilmiyor. Kasıtlı olarak yürütülen bu gizlilik ve dışlama politikasına karşı sendikaların gayrimeşru yönetime yönelttikleri öneri ve talepleri destekliyoruz: Yönetimce kampüslerde hizmet bazında tahsis edilmekte olan lojmanların kimlere, hangi kriterlere göre verildiğinin şeffaflık ilkesi gereği tüm çalışanlarla paylaşılmasını talep ediyor, barınma sorununa kalıcı çözüm getirmek için Kilyos Sarıtepe Kampüsünde tüm çalışanların ihtiyacını karşılayacak lojman binaları inşasını öneriyoruz” denildi.

“HAYVAN HAPİSHANESİ HAYVAN HAKKI İHLALİDİR”

Kayyım yönetiminin Güney Kampüste yaşayan köpekleri daraltılmış kafeslere hapsettiğini ve kontrollü şekilde gezdirilmelerini bile yasakladığı ifade edilen açıklamada şöyle denildi; “Yönetimin kampüs hayvanlarıyla ilgili sorunları tespit ederek, bu konuda birikim ve deneyim sahibi paydaşlarla ortak ve yapıcı çözümler üretmek yerine böylesine acımasız uygulamalara tevessül etmesi, yani kampüsümüzde bir hayvan hapishanesi yaratması açık bir hayvan hakları ihlalidir, kabul edilemez. Bu uygulamadan bir an önce vazgeçilmesini, işlevsizleştirilmiş Doğal Hayatı Koruma Komisyonunun yeniden canlandırılmasını talep ediyoruz. Beklentimiz, kampüs gönüllülerinin de katılımıyla doğaya, tüm kampüs canlılarına, Boğaziçi imgesiyle bütünleşmiş ortak yaşam kültürüne saygılı, sağlıklı ve güvenli çözümlerin üretilmesidir.”

“GAYRİMEŞRU UYGULAMALARA BİR AN ÖNCE SON VERİLMELİ”

Yönetime üniversitedeki gayrimeşru uygulamalara bir an önce son verme çağrısı yapılan açıklamada talepler yinelendi;

  • Üniversitemizdeki tüm fakülte dekanları, enstitü müdürleri ve yüksek okul müdürü seçimle göreve gelmeli ve seçilmiş kurullarla denetlenebilmelidir.
  • Şeffaf ve demokratik yollardan belirlediğimiz ve haksızca işlerine son verilen dekanlarımız ve enstitü müdürümüz bir an önce görevlerine iade edilmelidir.
  • Atama ve yükseltme kriterleri hiçe sayılarak, bölüm, fakülte ve enstitülerin onayı alınmadan, tepeden inme kararlarla yapılan tüm atamalar gayrimeşrudur, geri alınmalıdır.
  • İşlevsizleştirilen Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi ve Cinsel Tacizi Önleme Koordinatörlüğü işinin ehli çalışanlarıyla birlikte bir an önce tekrar faal hâle getirilmelidir.
  • Gayrimeşru yönetim tarafından gerekçesiz şekilde el konulan İstanbul Matematiksel Bilimler Merkezi binası eski işlevine kavuşturulmalı, yeniden araştırmacıların kullanımına sunulmalıdır.
  • Naci İnci ve yönetimi ile bugüne kadar hukuksuzca kadrolaşmış tüm isimlerin istifasını talep ediyoruz.
  • Fakülte ve bölüm kararları yok sayılarak işine son verilen ve dersleri iptal edilen meslektaşlarımızın haksızca uzaklaştırıldıkları işlerine iade edilmelerini, ayrıca öğrencilerimiz, akademik ve idari personelimiz hakkında mesnetsiz gerekçelerle açılmış tüm disiplin soruşturmalarının geri alınmasını bir kez daha talep ediyoruz. Üniversitemizi yılmadan ve kararlılıkla savunmaya devam edeceğiz.” (HABER MERKEZİ)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Tutuklu Sendikacı Mehmet Türkmen cezaevinden işçilere seslendi: Bu koşullar fabrikalardaki kölelik koşullarından daha kötü değil

Tutuklu Sendikacı Mehmet Türkmen cezaevinden işçilere seslendi: Bu koşullar fabrikalardaki kölelik koşullarından daha kötü değil

Antep’te patronların yüzde 30 zam dayatmasına karşı binlerce işçinin katıldığı grevlere öncülük ettiği için tutuklanan BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen Evrensel’e konuştu: “Tutuklanmam patronların kurduğu kölelik düzenine itiraz etmeyin mesajıdır. Vereceğimiz yanıt bizleri köleliğe mahkum etmek isteyenlere inat, BİRTEK-SEN çatısı altında birleşmektir.”

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
21 Şubat 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et